İYİ Parti'nin yeni genel başkanı Müsavat Dervişoğlu oldu: 3. turda seçildi

Meral Akşener'in görevden ayrılışıyla boşalan genel başkanlık koltuğuna dört aday talip olmuştu

İYİ Parti’nin yeni Genel Başkanı belli oldu. İlk turu 472 oy alarak önde tamamlayan Koray Aydın, 370 oy alan Müsavat Dervişoğlu’yla birlikte ikinci tura kalmıştı. 327 oy alan Tolga Akalın ise adaylıktan çekildi ve kendisine oy veren delegeleri serbest bırakmıştı. İkinci turda ise Dervişoğlu 570, Aydın 565 oy aldı. Üçüncü turda 611 oy alan Müsavat Dervişoğlu İYİ Parti’nin yeni genel başkanı seçildi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Kurultayda, partinin yetkili kurullarının seçimine geçilecek. Bu kapsamda da delege, 50'si asıl, 25'i yedek 75 Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi ile 11'i asıl, 7'si yedek 18 Merkez Disiplin Kurulu üyesini belirleyecek.

Eski İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partinin genel başkanlığına seçilen Müsavat Dervişoğlu'nu tebrik etti. Akşener, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "5. Olağanüstü Kurultayı'mızda İYİ Parti Genel Başkanı olarak seçilen Sayın Müsavat Dervişoğlu'nu tebrik ediyor, başarılar diliyorum." ifadelerini kullandı.

Dervişoğlu'ndan "aile" mesajı

Genel başkan seçilen Müsavat Dervişoğlu ilk konuşmasında şunları söyledi: 

Ben bir yarış kazanmadım çünkü kimseyle yarışmadık biz. Herkesin gözü bu kongredeydi. Allah hepinizden gani gani razı olsun. En küçük bir tatsız olay bile yaşanmadı. Bu iyiler ve cesurlar hareketinin nasıl bir hareket olduğunun, nasıl bir siyasi hareket olduğunun, nasıl bir siyasi ahlaka ve ferasete sahip olduğunun en büyük delilidir. Konuşurken de ifade ettim. Sayın Koray Aydın benim aile büyüğüm ve ağabeyimdir. Sayın Tolga Akalın da benim kardeşim ve ailemin bir ferdidir. Sizlerin adayları olarak bu yolculuğa çıktık. Siz asıl çok büyük bir ailesiniz. Size mensup olmaktan hepimiz iftihar ediyoruz. Bugün itibariyle bugün itibariyle birbirimize sarılarak yaralarımızı saracağız. Ondan sonra da Allah'ın izniyle konuşmamda ifade ettiğim gibi iktidar yolculuğunu yine ağabeyim Koray Aydın'la, kardeşim Tolga Akalın'la ve bu dava için alın teri döken sizlerle yolculuğumuza devam edeceğiz. Herkes emin olsun artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpüyorum. Ne mutlu Türk'üm diyene. Allah hepinizden razı olsun. Sağ olun, var olun.

Siyasilerden tebrik mesajları

Dervişoğlu'nun seçilmesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yeni genel başkanı tebrik etti. Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, İYİ Parti'nin yeni lideri Müsavat Dervişoğlu ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede Erdoğan, Dervişoğlu'nu tebrik ederek, kurultayın ülke ve millet için hayırlara vesile olması temennilerini dile getirdi. Dervişoğlu da bu nazik jest için Cumhurbaşkanı'na teşekkürlerini iletti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 484. Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali kapsamında düzenlenen Fener Alayı etkinliğinin ardından yaptığı açıklamada, Dervişoğlu'nu en yakın zamanda ziyaret edeceğini belirterek "Müsavat Dervişoğlu benim birlikte grup başkan vekilliği yaptığım, İYİ Parti'de çok emeği olan çok kıymetli bir isimdir. Bundan sonra İYİ Parti Müsavat Bey'le birlikte yol yürüyeceğine göre kendisine hayırlısı olsun diyoruz. En kısa zamanda kendisini tebrik etmek için gideceğim" dedi.

Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu'nu sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla tebrik etti. Davutoğlu, "İyi Parti’nin 5. Olağanüstü Kurultayı’nda Genel Başkanlığa seçilen Sayın Müsavat Dervişoğlu’nu tebrik ediyorum. İyi Parti ailesine ve ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum." ifadelerini kullandı.

DEVA Partisi lideri Ali Babacan, sosyal medya hesabaından yaptığı paylaşımda "İYİ Parti’nin 5. Olağanüstü Büyük Kurultayı’nda genel başkanlığa seçilen Sayın Müsavat Dervişoğlu'nu tebrik ediyorum." dedi.

Kurultayda neler oldu?

31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde beklenen başarıyı yakalayamayan İYİ Parti, 27 Nisan 2024 tarihinde Ankara'da 5. Olağanüstü Kurultayı'nı gerçekleştirdi.Kurultayda, Meral Akşener'in genel başkanlık görevinden ayrılmasının ardından boşalan koltuğa 4 aday yarıştı, adaylardan Akalın ilk turdan sonra adaylıktan çekildi.

Genel başkanlık yarışında ilk turda Koray Aydın 472, Tolga Akalın 327, Musavat Dervişoğlu 370 ve Günay Kodaz 2 oy aldı. Bu sonuçlara göre, ikinci oylama yapılacak. İkinci oylamada da salt çoğunluk sağlanamazsa 2. Turda en çok oyu alan iki aday arasında son bir oylama yapılacak.

 İYİ Parti 5. Olağanüstü Kurultayı'nda genel başkanlık seçimi için yapılan oylamanın ikinci turu tamamlandı. ATO Congresium'daki kurultayda, genel başkanlık seçiminin ikinci tur oylaması sırasında Göç Politikaları Başkanı Tolga Akalın'ın adaylıktan çekilmesi üzerine, Grup Başkanı Koray Aydın, Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu ve Kurucular Kurulu Üyesi Günay Kodaz yarıştı. Seçimde genel başkan adaylarından Dervişoğlu 570, Aydın 565, Kodaz ise 3 oy aldı. İkinci tur oylama yapıldığı sırada adaylıktan çekilen Akalın ise 15 oy aldı. İkinci tur oylamada da salt çoğunluğun sağlanamaması üzerine genel başkanlık seçimi 3. tura kaldı. Seçimin 3. turunda Dervişoğlu ve Aydın genel başkanlık için yarışacak ve en çok oyu alan genel başkan seçilecek.

Bu arada Kodaz, ikinci tur sonuçlarının açıklanmasının ardından platforma çıkarak, "Ben oyumu Koray Aydın'a verdim. Bana oy veren 3 kişinin de Koray Aydın'a oy vermesini istiyorum" dedi. Bunun üzerine salondakiler Kodaz'a tepki gösterdi. Kurultayın yapıldığı salonda zaman zaman delegeler, "Müsavat başkan" ve "İktidara doğru Dervişoğlu" ile "İYİ'ler kol kola Koray Aydın'la" sloganları attı. 

Akşener: Son kez karşınızdayım

Adayların ve Genel Başkan Akşener’in salona gelmesinin ardından kurultay başladı. Divan Kurulu’nun seçiminin ardından Meral Akşener veda konuşması için kürsüye çıktı.

Konuşmasına “Bugün karşınızda bu kürsüden son kez konuşuyorum. Çünkü bugün emaneti devretme günü” diye başlayan Akşener, özetle şunları söyledi: ,

Hayatımın 30 yılını farklı dönemlerde, farklı mekanlarda, farklı imkanlarla siyaset sahnesinde çalışarak geçirdim. Siyasi kariyerim boyunca beni motive eden tek bir şey vardı. Tüm eğitim hayatımda beni yatılı okutan milletimize, cumhuriyetimize ve devletimize karşı vefa borcumu ödemekti. Bu uğurda 30 yıl boyunca, bir kadın olarak zorluklarla, iftiralarla, tehditlerle karşılaştım. Her devrin fırsatçılarıyla, ahlaksızlarıyla, zalimleriyle mücadele ettim. Ama içtenlikle söylüyorum ki, zihnim de vicdanım da hep rahat oldu. Çünkü kişisel bir hesabım olmadı, utanacak bir yaram, vicdanımı susturabilecek bir güç olmadı. Tehdite, baskıya, zorbalığa eyvallahım olmadı. Allah şahit, toz zerresi kadar korkum da olmadı. Çünkü ecel, ne bir nefes evvel, ne bir nefes sonradır; buna iman etmişim.

“Verdiğim tüm kararların hep arkasında durdum”

Milletin hakkı için karşısında durduklarımın parmak sallayan elleri beni yıldıramadı cazip teklifleri beni susturamadı makam vaatleri beni durduramadı tutuklanacaksın tehditleri umurumda bile olmadı. Verdiğim tüm kararların hep arkasında durdum bugün de durmaya devam ediyorum. 28 Şubat'ta ölümle tehdit edilmeme rağmen vesayetçilere karşı tutum aldım. 2010 yılında herkes yetmez ama evet diye diye ortalıkta gezinirken iktidarın en tepesi dahil olmak üzere önde gelenlerine bizzat gittim söyledim yapmayın bu garabet sizi de vuracak dedim maalesef ki milletimiz devletini sokaktan köprüden toplamak zorunda kaldı ve haklı çıktım.

2018'de 2019'da 2020'de ve 2023 yılında da milletle inatlaşılmaz diyerek hem iktidar hem ana muhalefeti uyardım. Herkes sustuğunda bile milletin sesini haykıran oldum. Şahsıma her türlü hakareti küfrü edenler iftiraya sarılanlar bugün benimle aynı şeyleri söylemeye başladılar. Bazıları kısık sesle de olsa haklıymış bile diyenler var. Ne diyeyim sabah şerifleriniz hayır olsun.

Gelelim bugüne yani 2024'e... Yetkili kurullarımızın kararı doğrultusunda 31 Mart seçimlerine hür girdik. İYİ Parti'yi kavgalara korkulara mahkum edilen milletimize yeni bir seçenek kurmak için kurmuştuk. Ben de bugüne kadar hem kendimin hem de partimizin aldığı tüm kararların arkasında durduğum gibi bu kararın da arkasında durdum. Ne kadar zorlu bir yola çıktığımızın farkındaydım. Satın alınmışlara karşı yürekten inanmışların mücadelesini yürüttüğümüzün farkındaydım.

“Üzerime düşen her şeyi yapmış olmanın huzuruyla son kez karşınızdayım”

Ez cümle; aldığımız riskin elbette farkındaydım. İşte bu yüzden, bugüne kadar olduğu gibi bugün de Türkiye'nin alıştırılmış normallerinin dışında, sadece söz söyleme sırasında değil, bedel ödeme sırasında da en önde, karşınızda duruyorum. Bugüne kadar olduğu gibi, kimseden bir beklentim olmaksızın bedel ödemeyi bildi. Bundan dolayı da asla pişman olmadım. Bugün de pişman değilim. Çünkü, haklılığımızın elbet bir gün anlaşılacağını biliyorum. Ve bugün, üzerime düşen her şeyi yapmış olmanın huzuruyla son kez karşınızdayım. Hiçbir hesaba, hiçbir pazarlığa, hiçbir sahtekarlığa girmeden, milletin sesini duyurmuş olmanın mutluluğuyla son kez karşınızdayım. İYİ Parti olarak, varlığımızı, onurumuzu, duruşumuzu pazarlık masalarına meze ettirmemiş olmanın gururuyla son kez karşınızdayım.

Duruşumuzu pazarlık masalarına meze ettirmemiş olmanın gururuyla son kez karşınızdayım. İYİ Parti'yi kurduğumuz ilk günkü gibi bir an bile pes etmeden mücadele etmiş olmanın gönül rahatlığı ile karşınızdayım. Allah herkese böyle veda etmeyi nasip eylesin. Biz bugünlere çiçek bahçelerinden değil mayın tarlalarından geçerek geldik. Türkiye'nin çok yarası var biz merhem olacağız dedik. Hiçbir zaman bir yerlere sırtımızı dayayarak ilerlemedik. Bu partiyi kurarken nereden ve nasıl geldiğimizi unutmayın demiştim.

Haksız olduğumuz için değil başarısızlığı ben aldım artık başarıyı sizler yakalayacaksınız. Bedeli ben ödedim artık hesabı siz tutacaksınız. Kiminiz abla kardeş diye geldiniz benden bir yuva istediniz ben de İYİ Parti'yi sizlere bir ev yuva yaptım. Yıkmak dağıtmak isteyenlere çökmek isteyenlere müsaade etmedim. Bugünden sonra artık bu evi siz koruyacaksınız. Bu eve artık siz bakacaksınız. Yolunuz bahtınız açık olsun. Allahaısmarladık

Dervişoğlu: Biz bunlarla mücadele etmek zorundayız

Adaylar arasında kürsüye ilk Musavvat Dervişoğlu çıktı. Biz, 2018'de başlayarak, son yerel seçime kadar çeşitli ittifakların içinde bulunduk" diyen Dervişoğlu, "2019 yerel seçim ittifakının asıl amacı ve hedefi, hepinizin bildiği gibi, bu iktidarın seçim yoluyla yenilebileceği ve AKP iktidarına son verilebilme arzusuydu. 2019 yerel seçimlerinde biz bunu başardık. Muhalefetin de kazanabileceğini ve hatta bu iktidarın gidebileceğini büyük milletimize gösterdik. Biz, o seçimdeki ittifakı 2023 yılındaki genel seçim için yapmıştık. İktidarın yenilebileceğini gösterip, ondan sonra da 2023 seçimlerinde iş başında bulunan iktidarın artık siyasi ömrünün tamamlanmasını sağlamaya çalışacaktık. Ama süreç öyle akmadı” dedi Dervişoğlu konuşmasında özetle şunları söyledi:

“Kolay günler beklemiyor bizleri”

Türkiye’de dert çok. Türkiye iktidarına aday bir partinin dertleri de çok olacaktır. İYİ Parti kurulduğundan bu yana var olan dertler devam ediyor. Eksiğimiz yok sadece moral bozukluğumuz var. Bu kongre bu salonda bitmeyecek. Bu kongre İYİ Parti’nin sorunlarını çözmek üzere sakin limana yanaştırmak için yapılıyor

 Hepinizin bildiği gibi, İYİ Parti'nin tüm çabalarına rağmen, maalesef birtakım stratejik hatalar yüzünden 2023 seçimleri kaybedildi ve Türkiye bu seçimin akabinde bir yerel seçime gitti. Bu seçime partimiz, özgün kimliğini muhafaza edebilmek ve 2028 genel seçimlerine layıkıyla hazırlanabilmek adına, tüm yetkili organlarını toplayarak, müstakilen girme kararı aldı. Bu kararın alınmasıyla birlikte, yine İYİ Parti, çeşitli saldırıların muhatabı kılınmaya çalışıldı. Onun sonucudur ki, o sürecin akabinde, girmiş olduğumuz yerel seçimlerde maalesef başarılı olamadık ve bu başarısızlığı henüz değerlendirmeden, özeleştirimizi yapamadan bu kongreyle karşı karşıya kaldık. 

Aslında, meselenin doğru anlaşılması, doğru yorumlanabilmesi ve uzun vadede partimize kazandıracaklarının hatırlanması lazımdı. Bunları yapamadık ve netice itibariyle de bu kongre salonunda toplandık. Sayın genel başkanımız, milletimize verdiği sözün gereği olarak aday olmayacağını açıklamak suretiyle, bu kurultayın zeminini oluşturdu. 

Kolay günler beklemiyor bizleri. Sadece kongre yapmayacağız, bu kongre ile İYİ Parti'nin yaralarını saracağız. Biliyorum derdimiz var, biliyorum kırgınlıklarımız var. Birleşmeli ve aşmalıyız. Onun için geliyoruz. 

Yerel seçimlerden çıktık. Başarısızlık tanımlaması yapılıyor. Müştereken bir karar aldık, fakat bu kararı uygularken, müştereken uygulayamadık. Özellikle büyük şehirlerde AKP'nin baskın kampanya uygulamaları münasebetiyle halk kutuplaştırıldı. Dolayısıyla, seçmen kimin kazanacağına bakmak yerine, kimin kaybetmesi gerektiğine baktı ve maalesef öyle oy kullandı. İktidarın baskın kampanyası seçmeni o kadar kutuplaştırdı ki, aman ha AKP gelmesin diye vatandaşlarımız ve belki de parti tabanımızın bazıları oy kullanma tercihini şekillendirdiler. Oyunu bu şekilde kullananlara diyecek bir şeyim yok.

 Ama bu işin içinden elimizi yıkayarak çıkamayız, bunun da böyle bilinmesini istiyorum. Biz bazı yerlerde çok az oy aldık ama işte şu anda Divan'da oturan Nevşehir belediye başkanımız yüzde 52 oy aldı. AKP'nin seçim kaybetmediği Nevşehir'de yüzde 52 oy almayı başabiliyorsak, bana sorarsanız İYİ Parti'nin oy oranı yüzde 5 değil, yüzde 52'dir arkadaşlar. Meseleleri doğru kavrayıp, hükümleri doğru vermeyi becerebilirsek, gerçekleştireceğimiz bir durumdur. Aramızda Ordu Büyükşehir Belediye Başkanınımız var, Sayın Enver Yılmaz. O da Ordu gibi bir yerde, AKP'nin yüzde 70'e yakın oy aldığı yerde yüzde 37 oy aldığı görüldü. Bana göre, seçimi kazandı ama Beştepe seçimi elinden çaldı. O kıstastan bakarsanız, İYİ Parti'nin oyuna yüzde 37 de diyebilirsiniz. 

Tayyip Erdoğan’la hesaplaşmak istiyorum

Erdoğan hükumeti kutuplaştırarak süreci yönetiyor. Kamu kaynaklarıyla yandaşlarını ihya ediyor. Erdoğan hükumeti Lozan’ın yandaşları marifetiyle tartışmaya açılmasına dayanak oluşturmak istiyor. Biz bunlarla mücadele etmek zorundayız. Bu mücadele kongre salonlarında verilecek bir mücadele değildir. Sizlere yalvarıyorum.  Allah rızası için diyorum. Bana bir fırsat tanıyın. Türkiye’nin meydanlarında Tayyip Erdoğan’la hesaplaşmak istiyorum

Akalın:  Erdoğan bir şövalye, bir alp değildir.

Dervişoğlu’nun ardından kürsüye Tolga Akalın çıktı.  Akalın da özetle şunları söyledi:

Bugün eski Türkiye'nin, yani Tayyip Erdoğan iktidarının son günü. Bugün iktidar yoluna girişimizin ilk günü. Elbette bu yürüyüşte Türk yurtseverleri, Türk demokratları ve samimi muhafazakarlarla omuz omuza yeni bir dönemi açıyoruz. Biz, Türk siyasi tarihinin en ceberut iktidarına karşı, onun en ceberut olduğu dönemde kurulmuş bir siyasi partiyiz.
MHP'den ne istedik biz? Birincisi, güvenlikçi, devletçi milliyetçilikten demokratik milliyetçiliğe geçilmesini istedik. İkincisi, iktidar hedefini kaybetmiş bir siyasal hareketle yol yürünmeyeceğini tespit ettik ve bu kapsamda bir yürüyüş başlattık.

"İYİ Parti'nin milliyetçi, demokrat ve kalkınmacı olarak tanımlamasını doğru buluyorum"

Erdoğan bir şövalye, bir alp değildir. Erdoğan, bir pusucudur. Erdoğan, rakipleriyle cesurca mücadele edemez. Erdoğan, ancak muhaliflerine pusu kurarak iktidarını devam ettirebilir. Erdoğan'ın bitiremediği tek siyasal hareket, bu iyiler ve cesurlar hareketi oldu.

 İYİ Parti, Türkiye'nin makul merkezinde kurulmuş, kuruluş ilkeleri de fevkalade bir siyasi harekettir. Ben, İYİ Parti'nin kendisini milliyetçi, demokrat ve kalkınmacı olarak tanımlamasını doğru buluyorum.

Seçmene 3 konuda mesaj vermeniz gerekiyor. Güvenlik, özgürlükler ve hukuk, üçüncü olarak da refah alanında mesaj vermeniz gerekiyor. İYİ Parti'nin milliyetçiliği siyaset ve seçmen ihtiyaçlarının güvenlik alanına, İYİ Parti'nin demokratlığı siyaset ve seçmen ihtiyaçlarının özgürlükler ve hukuk alanına, İYİ Parti'nin kalkınmacılığı siyaset ve seçmen ihtiyaçlarının refah alanına tekabül ediyor.

Milliyetçilik ve demokrasi, birbirinin olmazsa olmazıdır. Güvenlik ve demokrasi de birbirinin çelişeni değil, tamamlayanıdır. Milliyetçilikle demokrasiyi birbiriyle içselleştirip, demokratik milliyetçiliği inşa etmemiz lazım

Koray Aydın: Cumhuriyetin ikinci yüzyılına maalesef tek adam sistemiyle girdik

İYİ Parti kurultayında kürsüyü üçüncu sırada adaylardan Koray Aydın çıktı. Aydın da konuşmasında özetle şunları aktardı:

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının başındayız. Maalesef son 22 yıldır;  Haktan, hukuktan, adaletten ve özgürlüklerden uzaklaşmış, vatandaş açlık ve sefaletle boğuşurken şatafat ve lükse düşmüş, halktan kopuk bir iktidarla karşı karşıya kaldık. Maalesef son 22 yıldır bazen milliyetçiliği ayaklar altına alan, sıkışınca seçim kazanabilmek için milliyetçilerin ayaklarına kapanan bir iktidar tarafından yönetildik.  Cumhuriyetin ikinci yüzyılına maalesef tek adam sistemiyle girdik.

İktidar ve ucube sistem, cumhuriyetimizin temel değerlerini hiçe saydı! Temel hak ve hürriyetleri kısıtladı. Ülkenin kaderini iki dudağın arasına hapsetti. Milli mücadeleye karargâhlık yapmış yüce meclisimizi itibarsızlaştırdı. İşte bu ucube sistem, demokrasinin vazgeçilmez ilkesi olan yasama, yürütme ve yargı arasındaki kuvvetler ayrılığını, kuvvetler birliğine döndürdü.

“Bu iktidarı Türk milletinin yakasından söküp atacağız”

Bu iktidar ve ucube sistem, ülkenin dış borcunu tam 500 milyar dolara çıkardı. Enflasyonu üç haneli rekor düzeye yükseltti. Milleti yoksulluğa mahkûm etti. “Faiz sebep, enflasyon sonuç” safsatasıyla,  Türk lirasının değerini, milletin alım gücünü yerle bir etti. Bu iktidar yandaşlarının servetine servet katarken, vatandaşı sabahın erken saatlerinde ucuz et kuyruğuna girmeye, mecbur etti. Bu iktidar; memuru, işçiyi, emekliyi hızla yoksullaştırarak, açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm etti.

Bu iktidar liyakati değil, yandaşlığı önceleyerek gençlerin hayallerini çaldı. Beyin göçünü engelleyecek tedbirler almak yerine, gençlerimize “giderlerse gitsinler” dedi. Bu iktidar yüce dinimiz İslam’ı kirli siyasetine alet etti. “Çalıyor ama çalışıyor” kafasıyla, beytülmâla uzanan eli meşrulaştırmaya çalıştı. Yanlış ekonomi politikalarını “nas var nas” diyerek perdelemeye çalıştı. Türkiye’yi bu iktidara mahkûm bırakmayacağız. Bu iktidarı Türk milletinin yakasından söküp atacağız.

“Acil bir müdahalede bulunmazsak, bu kötü tablo, sürekli hale gelecek”

Genel başkanımız Sayın Meral Akşener’in, 8 Nisan tarihinde, aday olmayacağını açıkladığı bildiride ifade ettiği üzere, partimiz “sarsılmıştır.” Bu sarsıntıyı en az hasarla atlatabilmek için, bir durum muhasebesi yapmamız elzemdir, kaçınılmazdır! Ne oldu da oyu yüzde 20’lerle anılan partimiz, yüzde 4’lere geriledi. Ne oldu da Ankara’da yüzde 13 olan oyumuz, yüzde 0,9’a düştü. Ne oldu da İstanbul’da yüzde 8 olan oyumuz, yüzde 0,6’ya düştü. Elbette yerel seçimlerin dinamikleri farklı, elbette İYİ Parti’nin asıl oyu bu değil, Doğru bir değerlenme yapmaz, acil bir müdahalede bulunmazsak, bu kötü tablo, sürekli hale gelecek.

 Toplumun sesine, parti teşkilatlarımıza ve tabanının taleplerine kulak tıkayarak siyaset yapılmaz. Kısaca millete rağmen siyaset yapılmaz. Seçim sonuçlarından çıkarmamız gereken ilk ders budur! Sayın Genel Başkanımız bu olumsuz tablonun farkındadır. Genel Başkanımızın olağanüstü kurultayın yolunu açmış olması ve kendisinin de aday olmaması demokratik bir olgunluktur, örnek bir tavırdır. Şimdi sıra bizdedir. Şimdi sıra sizlerdedir. Şimdi sıra İYİ’lerdedir.

İktidar, apar topar bizi seçime sokmamak ve iktidarımızı engellemek için erken seçim kararı aldı. Sizler sayesinde iktidar cephesinde korku dağları sardı. Bu sizin eseriniz unutmayın. Sizler sayesinde, iktidarın da, Yüksek Seçim Kurulu’nun da, yandaş medyanın da, tuzaklarını hep beraber boşa çıkardık.  O kurultayın ruhuyla, o birlik ve beraberlik iradesiyle, Türk siyasetine hep birlikte damga vurduk. Partimizin kuruluşunun üzerinden henüz 8 ay geçmişken yapılan seçimde güçlü bir grupla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki yerimizi de aldık.

“Altılı masa sürecinin sonunda heba edildi"

İYİ Parti, 2018 seçimlerinde, yepyeni bir alternatif olarak, parlamentoya girdiği gün, AK Parti meclisteki çoğunluğunu kaybetti. Ortağının desteğine muhtaç hale geldi. 2019’da, fikir babası olduğum ve Sayın Genel Başkanımızın da uygun bulduğu yerel seçimlerdeki işbirliği stratejisi sayesinde; Ankara, İstanbul, Antalya gibi çok sayıda büyükşehir iktidarın elinden çıktı, millet rahat bir nefes aldı.

 İYİ Parti sayesinde, ilk kez muhalefet, iktidarı sandıkta yenilgiye uğrattı. İYİ Parti sayesinde, ilk kez psikolojik, üstünlük muhalefete geçti. İYİ Parti sayesinde, ilk kez 2023 seçimlerinde muhalefet için, bir iktidar fırsatı doğdu. Ancak üzülerek ifade edelim ki, İYİ Parti’nin, bin bir emek ve çabayla aziz Türk milletine, altın tepsi içinde sunduğu bu fırsat, Altılı Masa sürecinin sonunda heba edildi. Tabiri caizse yok edildi.  Ringde, abandone olmuş bir AK Parti iktidarı vardı ama o bitirici darbeyi bir türlü vuramadık.

Anayasanın başlangıç hükümleri, ilk dört maddesi ve Türk vatandaşlığı tanımı, kırmızı çizgimizdir. Cumhuriyet’in kurucu değerlerini hedef alanların karşısında, Türklüğü ve Türkçe’yi hedef alanların karşısında, Türk ve Atatürk düşmanları karşısında, dimdik duracağımızı, cümle alem bilmelidir. Millet tektir, adı da Türk’tür. Bu tarihin verdiği bir hükümdür ve öyle de kalacaktır.

“Gurur duyacağınız bir İYİ Parti vaat ediyorum”.

Sizlere gönlümün tam ortasından seslenmek istiyorum. Kardeşlerim, biliyorum, kızgınlıklarınız var. Biliyorum, üzüntüleriniz var. Biliyorum, keşkeleriniz var. Sarf edilen büyük emeklere dönüp baktığınızda, sızlayan gönülleriniz var. Ama çok İYİ biliyorum ki: dağılanı toplamaya, yıkılanı yapmaya, sızlayan gönülleri, iyileştirmeye muktedir, çelikten bir iradeniz de var! Sizin iradeniz, zalimlere meydan okuya okuya, bugünlere gelen bir iradedir. Üstünde vesayet kurulamayacak bir iradedir. İşte ben, kendimi, güvenimin sonsuz olduğu bu iradeye, teslim ve emanet ediyorum.

Sizlere gurur duyacağınız, bağrınıza basacağınız bir İYİ Parti vadediyorum. Bunu ilk haftalardan itibaren sizler, ilk aylardan itibaren tüm Türkiye görecek ve hissedecek. Size asla başınızı öne eğdirmeyecek bir İYİ Parti vadediyorum. Size İYİ Parti’nin iktidarını vadediyorum. Türk milletine; iyi bir yaşam, güvenli bir ülke vadediyorum. Türk çocuğuna mutluluk, Türk gencine umut vadediyorum.

 İşte bu yolda; tutun ellerimden, eğik başları yukarı kaldıralım! Tutun ellerimden, İYİ Parti’yi ayağa kaldıralım! Tutun ellerimden, Türkiye’yi ayağa kaldıralım! Cenab-ı Allah yar ve yardımcımız olsun!

"Hukuk mücadelesi vermek zorunda bırakıldım"

İYİ Parti Kurucular Kurulu Üyesi ve Genel Başkan adayı Günay Kodaz, kurultaydaki konuşmasında İYİ Partinin umudun partisi olduğunu söyledi.

Genel merkezin doğru politikalar oluşturamadığı takdirde gayret ve fedakarlıkların partilerini iktidara taşımaya yetmeyeceğini belirten Kodaz, "Yorgun yöneticileri ve eski fikirleri ısrarla parti başında tutup partimizi milletimiz için umut olmaktan çıkartacak mıyız? Ülkemizin demokrasi pencerelerini kapatacak mıyız? Kimsesizlerin sesi olmaktan vazgeçecek miyiz? Asla" ifadelerini kullandı.

Kodaz, İYİ Partiyi yeni kadrolarla ve yenilikçi fikirlerle şahlandırarak iktidara taşıyacaklarını dile getirdi.

Partide birçok haklı sesin susturulduğunu savunan Kodaz, "Bu susturulan ve halen de susturulmak istenen seslerden biri de benim sesimdi. Genel başkan adayı olmak için parti içerisinde hukuk mücadelesi vermek zorunda bırakıldım. Bu süreçte tek kadın olarak, kadın hareketi denilen bir partide maalesef sürekli yok sayıldım." ifadelerini kullandı.

Öte yandan konuşmaların ardından yeniden kurultaya gelen Genel Başkan Meral Akşener, oyunu kullandıktan sonra salondan ayrıldı.

Tolga Akalın adaylıktan çekildi

İYİ Parti 5. Olağanüstü Kurultayı'nda Göç Politikaları Başkanı Tolga Akalın genel başkanlık adaylığından çekildi. ATO Congresium'da toplanan kurultayda, genel başkanlık seçimi için yapılan ilk turda 327 oy alan Akalın, ikinci tur oylamasına katılmayacak. İkinci tur oylaması sırasında açıklamada bulunan Akalın, 27 günde "öldü" denilen bir hareketi hep birlikte dirilttiklerini ifade etti. Siyasetin millet ve tabanla yapılacağını belirten Akalın, "Bir irade ortaya koydu, bir fotoğraf verdi. Bu fotoğraftan benim okumam şudur ki delege 'Benim ferasetime güvenin' dedi. Ben bugüne kadar siyasi meşruiyetini taban siyaseti yaparak elde etmiş, otoriteye karşı mücadele etmiş bir dava arkadaşınız olarak delegemizin ferasetine inanıyorum. Bundan sonraki süreci de siz saygıdeğer, değerli delegelerimizin ferasetine takdim ediyorum." değerlendirmesinde bulundu.

 

 

Independent Türkçe, AA

DAHA FAZLA HABER OKU