Süper Lig yayın gelirinde de sınıfta kaldı... "Kalite istenen düzeyde değil, izleyici hem stattan hem de ekrandan kaçıyor"

Süper Lig, yayın gelirlerinde de Avrupa'nın gerisinde. 5 büyük lig gelirlerini 3,76 milyardan 9,15 milyar euroya çıkardı. Süper Lig ise 500'den 84 milyon dolara geriledi. Spor yazarı Atilla Türker, yayın gelirlerini Independent Türkçe'ye değerlendirdi

Futbolun en önemli unsurlarının başında gelen ekonomi, Süper Lig kulüpleri için içinden çıkılamaz hale geldi.

"Dört büyükler" olarak adlandırılan Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor'un borçlarının 20 milyar lirayı aştığı bu dönemde Türk futbolu, hem Avrupa ile mücadele etmeye hem de ekonomik çarkı döndürmeye gayret gösteriyor.

Aradaki makasın açılmasının en önemli nedeni ise gelirler.

Futbol yayın gelirleri, oyuncu satışıyla birlikte şüphesiz kulüpler için önemli gelir kalemlerinin başında geliyor.

Avrupa kulüplerinin son yıllarda bu kalemi oldukça artırdığı ise oldukça açık.

 

Premier Lig-Reuters.jpg
Premier Lig, en yüksek yayın gelirine sahip organizasyon oldu / Fotoğraf: Reuters

 

Gelirler 15 yılda 2,4 kat artarak 9 milyar euroyu aştı

Football Benchmark, 2008-09 sezonundan bu yana Avrupa'nın 5 büyük ligi olarak kabul edilen Premier Lig, Serie A, Ligue 1, La Liga ve Bundesliga'nın 15 yılda yaşadığı dönüşümü raporladı.

Premier Lig'de 2008-09'da 1 milyar 44 milyon euro olan yayın geliri 2022-23 sezonunda 3,9 kat artışla 4 milyar 80 milyon euro oldu.

Serie A'da 2009-10 sezonunda 950 milyon euro olan gelir, 2022-23'te 1,2'lik artış göstererek 1 milyar 151 milyon euroya çıktı.

Fransa Ligue 1'de kulüpler 2008-09'da 688 milyon euro kazanırken, 2022-23 sezonunda bu rakam 1,1 artışla 737 milyon euroya yükseldi.

 

 

2009-10 sezonunda 658 milyon euro kazanan İspanya La Liga ekipleri, geride kalan 15 yılda 2.9'luk yayın geliri artışı kaydederek 1 milyar 887 milyon euro gelir yarattı.

Bundesliga ise 2008-09 sezonundan bu yana yüzde 3,1'lik artış sağlayarak yayın gelirlerini 1 milyar 300 milyon euroya yükseltti.

15 yıl önce toplam 3 milyar 764 milyon olan futbol yayın gelirleri, 2022-23 sezonunda yüzde 2,4 artış göstererek 9 milyar 155 milyon euro ile devasa boyutlara ulaştı.

Süper Lig ekipleri ise bu gelirlerden yıllar içinde mahrum kalmaya devam ediyor.

 

TFF-Bein-AA.jpg

TFF, Digiturk 2022-23 ve 2023-24 sezonlarını kapsayan 2 yıllık uzatma sözleşmesi yapmıştı. Yayıncı kuruluş 2,2 milyar lira ödemeyi taahhüt etmişti / Fotoğraf: A A

.

500 milyon dolarlık ihalede beklenen olmadı

2017-18 sezonunda mevcut yayıncı Digitürk'ün Süper Lig ve 1. Lig maçlarının yayın hakları için 500 milyon dolar + 90 milyon dolar KDV teklifi 590 milyon dolarla rekor olarak gerçekleşmişti.

Ancak aradan geçen süreçte işler kulüplerin istediği gibi gitmedi. Önce ihale bedelinin yarısı Türk lirası, yarısı dolar kuruna sabitlendi. 

Ardından ise yokuş aşağı gidiş başladı. Pandemi sürecinde gelirleri oldukça eriyen Süper Lig ekipleri, son yapılan ihalede mevcut yayıncının 2 milyar 200 milyon liralık teklifini kabul etti.

 

Atilla Türker-Ajansspor.jpg
Atilla Türker / Fotoğraf: Ajansspor

 

"Futbolseverler hem stattan hem de ekrandan kaçıyor" 

Peki kulüplerin bu tabloya gelmesinin en önemli etkeni neydi?

Spor yazarı Atilla Türker, eriyen yayın gelirlerini ve kulüplerin içine düştüğü durumu Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

Türkiye'de futbolun marka değerinin her geçen gün daha kötüye gittiğini dile getiren Türker, "Futbolun kalitesi istenilen düzeyde değil. Futbol izleyicisi hem stattan hem de ekran başından kaçıyor" dedi. 

Dört Büyükler'in yanı sıra Anadolu kulüplerinin en önemli maddi kaynağının yayın gelirleri olduğunu vurgulayan Türker, "Anadolu'daki kulüplerin forma, reklam, sponsor, tribün, kombine gelirleri yok denecek kadar az. Durum böyle olunca kulüpler açısından kara tablo her geçen gün büyüdü, büyüyor" yorumunu yaptı.

 

Futbol-AA.jpg
Futbol müsabakaları çeşitli platformlar üzerinden internet aracılığıyla kaçak olarak izleyicilere sunuluyor / Fotoğraf: AA

 

"Kaçak yayın inanılmaz boyutlarda, en büyük sıkıntılardan biri bu" 

Futbolda yayın gelirlerinin önündeki en büyük engellerden birinin kaçak yayınlar olduğunu belirten Türker, "Kaçak yayın izlenme sayısı inanılmaz boyutlarda. En büyük sıkıntılardan birisi bu. Nitekim daha önceki gün Süleyman Hurma bunun önüne geçilmesini, devletin bu sıkıntıyı gidermesini, gerekirse ağır hapis cezaları verilmesi gerektiğini çok net bir biçimde dile getirdi" diye konuştu.

"Ne olursa olsun 500 milyon dolardan 84 milyonlara gerilemesi çok vahim" 

Son yıllarda kulüplerin ve milli takımın uluslararası arenada elde ettiği başarısız sonuçların da bu durumdan etkilendiğini düşünen Türker, şu ifadeleri kullandı:

Kulüplerimizin ve milli takımımızın uluslararası düzeyde istenilen sonuçları alamaması da acı gerçeği gözler önüne seriyor. Durum böyle olunca abone sayısı da adeta yere çakıldı. Fakat ne olursa olsun 7-8 yıl önce 500 milyon dolar artı KDV olan bir tablonun şimdi 84 milyon dolara gerilemesi her bakımdan çok vahim bir durum. Elbette ki bunda doların ve euronun inanılmaz yükselişi de etkili. Tüm bu faktörler bir araya gelince kulüplerin geliri de yere çakıldı. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Bu bataklıktan çıkabilmek için öze dönmek gerekir" 

Avrupa'nın beş büyük ligindeki takımlarla uluslararası arenada başarı sağlamak için mücadele eden kulüplerin bu zorluğu yaşadığına dikkati çeken Türker'e göre buradan çıkış yolu öze dönmek:

Maalesef tren kaçtı. Tablo çok acı. Kulüplerimiz ekonomik anlamda resmen duvara tosladı. Öyle ki tüm gelirleri neredeyse borçlarının faizini bile karşılayamayacak durumda. Bu bataklıktan çıkabilmek için öze dönmek gerekiyor. İçi geçmiş yabancılara yahut da kerameti kendinden menkul menajerlere tonla para kaptırdığımız için bu durumlara düştük. Öze döner, altyapıya eğilirsek belli bir süre bir kriz yaşanabilir ancak atlatılır. Ne olursa olsun borç batağından çıkabilmek için acı reçeteler uygulanmalı. Bunun tek formülü tüm kulüpler ve federasyonun, iyi bir organizasyonla altyapıya önem vermeleri, zorunlu kurallar getirmelidir. Yoksa kulüp başkanları, kulüp yönetimleri ne yazık ki hep günü kurtarma telaşı içerisinde.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU