Eski futbolcuların demansa yakalanması tartışmaları beraberinde getirdi... Prof. Dr. Hanağası: Futbol için net olarak kanıta dayalı bir bilgi elimizde yok

Türkiye Alzheimer Derneği Başkanı Prof. Dr. Haşmet Hanağası, "Futbol, demansı tetikler mi?" sorusunu Independent Türkçe için yanıtladı

Manchester United'ın efsane oyuncularından "Sir" ünvanlı Bobby Charlton'a kasım ayı başında demans teşhisi konmuştu / Fotoğraf: Reuters

Dünyanın en popüler spor organizasyonlarından futbol, boks ve Amerikan futbolunda olduğu gibi demans hastalığını tartışmaya başladı. 

Birleşik Krallık ve Manchester United'ın efsane futbolcularından "Sir" ünvanlı Bobby Charlton'a demans teşhisi konulmasının ardından Gareth Southgate, Frank Lampard ve Wayne Rooney gibi isimler, söz konusu hastalıkla ilgili endişesini dile getirdi. 

Kendi ailesinde de demansa yakalananların olduğunu ve çoğu sporcunun bu konuda endişeli olduğunu dile getiren Bileşik Krallık Teknik Direktörü Gareth Southgate, "Araştırmalar devam ediyor. Şu anda bir sonuç olmaması herkes için sinir bozucu olabilir, çünkü net bir çözüm duymak istiyoruz. Ancak bu kesinlikle herkesin endişesi" diyerek çekinceli olduğunu ve araştırmaların sürmesine destek verilmesi çağrısında bulundu.

Nörolojik bir hastalık olan demansa futbolun davetiye çıkardığı iddialarıyla ilgili bir hamle de uzun yıllar Chelsea'de forma giyen ve şu an Londra ekibinin teknik direktörlük görevini üstlenen Frank Lampard'dan geldi. 

Chelsea'nin teknik patronu, geçen hafta düzenlediği basın toplantısında genç futbolcuların eğitimlerinin katı olmaması gerektiğini belirterek, antrenman seviyelerinin kontrol edilir düzeyde olduğunu ve bu konuda değişim yapılabileceğinin sinyallerini verdi.

Uzun yıllar Manchester United ve Birleşik Krallık Milli Takımı formasını giyen Wayne Rooney de demansın önüne geçebilmek için farklı bir öneride bulundu.

 

Bobby Charlton-Rooney-Reuters.jpg
Sir Bobby Charlton - Wayne Rooney / Fotoğraf: Reuters

 

Derby County'de oyuncu-antrenör olarak profesyonel kariyerini sürdüren Rooney, özellikle antrenmanlarda genç oyuncuların topa kafayla vurmamaları gerektiğini öne sürdü. 

ABD'de oynadığı dönemde oğlu Kai'nin genç takımda forma giydiğini ve antrenmanlarda topa kafa ile vurmalarının yasak olduğunu söyleyen Rooney, şu ifadeleri kullandı:

Ben Amerika'dayken oğlum, topa kafa atmanın yasak olduğu oyunlarda oynadı. Bunu izlemek çok garipti ama çocuklar, eğer top kafa hizasına gelirse topun önünden çekiliyordu. Bu alanda daha fazla araştırma yapılması gerektiğini düşünüyorum çünkü son zamanlarda Nobby Stiles ve Sir Bobby Charlton'ın demansa yakalandığı haberlerde yer aldı. Birinin genç yaşta ölmesi üzücü ve hatta bunun futboldan kaynaklanabileceğini düşünmesi daha da üzücü.

Büyük Britanya futbol-demans ilişkisini tartışırken, Türkiye'deki kulüplerin ve Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) gündemi ise oldukça farklı. Çünkü bu konuda Türkiye'de herhangi bir adım atan kulüp ya da yönetici bulunmuyor. 

 

Prof Dr Haşmet Hanağası - Independent Türkçe.jpg
Prof Dr Haşmet Hanağası / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

Hanağası: Futbol için çok net olarak kanıta dayalı bir bilgi elimizde yok

Türkiye Alzheimer Derneği Başkanı Prof. Dr. Haşmet Hanağası, Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada, futbolun demans ile ilişkisinin kesin olmayacağını ancak boks ve Amerikan futbolu gibi sporlarda bunun örneklerinin gözlemlendiğini belirtti:

Kronik kafa travmaları, şiddete bağlı olarak ileride beyin hasarı yapabiliyor. Özellikle  daha fazla şiddete maruz kalan boksörler ve Amerikan futbolu oyuncularında görülme riski daha çok. Bunun sonucunda kronik travmatik ensefalopati denilen beyinde protein birikmesi gibi bir tablo ortaya çıkabiliyor. Bu birikim, demansa ve parkinson gibi bulgulara yol açabiliyor. Bunların yapılmış çalışmaları var. Fakat futbol için çok net olarak kanıta dayalı bir bilgi elimizde yok. Bununla ilgili yapılmış bazı çalışmalar var. Geriye dönüp bakıldığında futbolcularda bahsettiğimiz beyinde protein birikmesinde bir artış görülüyor. Fakat futbol oyunundaki küçük kafa travmalarının buna ne kadar yol açacağı ile ilgili çok net bir bilgi yok. Büyük kafa travmaları ile ilgili boks ve Amerikan futbolu gibi daha şiddetli sporlarda bunların kanıtının çok daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. 

Futbolda "kafa atmak, topa kafayla vurmak" tabirinin olduğunu ve bunun beyinde bir sarsıntıya yol açabileceğini söyleyen Hanağası, Glasgow'da daha önce bu konuda bir çalışma yapıldığını hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:

Daha önce futbol oynamış insanların beyin omurilik sıvısında birtakım anormal proteinli kitlelerin arttığı görülüyor ama bu sonradan düzeliyor. Bunların gerçekten ileride alzaymır (alzheimer), demans veya ALS gibi bir hastalığa yol açıp açmayacağının belirlenmesi için uzun çalışmalara ihtiyaç var. Bunu yapmak için çok uzun yıllar futbol oyuncularını izleyip, takip etmek ve gerçekte ne kadar bu hastalığı oluşturduğunu gözlemlemek gerekir. Yapılan çalışmalarda bunun arttığı ve etkili olduğunu kesin olmamakla beraber söylenmekte.

"Küçük çocukların bu çağda topa kafa ile vurmaları bir hekim olarak bana çok makul gelmiyor" 

Bu konuyla ilgili dünyada yerleşmiş bir kültürün olmadığını aktaran Hanağası, FIFA, UEFA, TFF veya kulüplerin bu konuda ortak bir görüş birliği içinde olmaları gerektiğini vurgulayarak, şu değerlendirmeyi yaptı:

Bunun için daha fazla bilgi birikimine, birtakım toplantılara ve çalışmalara ihtiyaç var. Amerikan futbolu gibi sporlarda birtakım kural değişiklikleri yapılabildi. Futbolda topa kafa vurma gibi bir değişiklik olabilir mi bilmiyorum. Bu konu çok farkındalık yaratılması gereken bir konu. Glasgow'daki araştırma dünyanın en prestijli dergilerinden birinde çıktı. Çok önemli bir çalışma olduğunu ve bu konunun gelecekte herkesin gündemine geleceğini düşünüyorum. Küçük çocukların bu çağda topa kafa ile vurmaları bir hekim olarak bana çok makul gelmiyor. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU