Bêrû isimli Kürtçe tiyatro oyununun yasağı hukuka "uygun" bulundu… Doğan: Karar, kamusal alanda Kürtçenin kullanımına yönelik bir müdahaledir

Gaziosmanpaşa Kaymakamlığı kararıyla yasaklanan Kürtçe tiyatro oyunu yargıya taşınmıştı. Yürütmenin durdurulması istemiyle açılan dava, İstanbul 10. İdare Mahkemesi tarafından reddedildi

Yasaklanan Kürtçe tiyatro oyunu hukuka “uygun” bulundu / Fotoğraf: Tetta Jiyana Nû

Teatra Jiyana Nû (Yeni Yaşam Tiyatrosu) tarafından sahnelenen "Bêrû: Klakson Borîzan û Birt" (Yüzsüz: Klakson, Borazanlar ve Bırtlar) adlı oyun, 13 Ekim 2020'de İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları Gaziosmanpaşa Sahnesi'nde izleyici ile buluşmasına saatler kala İstanbul Gaziosmanpaşa Kaymakamlığı kararıyla yasaklanmıştı.

Kaymakamlık, kararında İtalyan yazar Dario Fo'nun eserinden uyarlanan Bêrû'nun "ilçe sınırları içerisinde huzur ve güvenliğin, kamu esenliğinin sağlanması" gerekçesiyle yasaklandığını açıklanmıştı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Kürtçe tiyatro yasağın ardından Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) Hukuk Birimi avukatları, kararın ifade özgürlüğü ihlali olduğu gerekçesiyle İstanbul 10. İdare Mahkemesi'ne başvurarak izleyici adına yasak kararının yürütmesinin durdurulması istemiyle dava açtı.

31 Mayıs 2021'de kararı açıklayan mahkeme, yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davayı reddetti.

Mahkeme kararda, tiyatro grubunun Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) ile bağlantılı olduğu, MKM'nin ise "terör örgütü PKK ile iltisaklı" olduğu öne sürüldü.

Ayrıca, "milli güvenlik ve devletin devamlılığını sağlamak için kamu hizmetini yürütmekte görevli olan idarenin, konunun hassasiyeti gereği, takdir yetkisinin geniş tutulması gerektiği" savunuldu. 

 

İstanbul 10 İdare Mahkemesi'nin ret kararı
İstanbul 10 İdare Mahkemesi'nin ret kararı

 

10. İdare Mahkemesi, oyuna yönelik yasak ile "terörle iltisaklı yapıların desteklenmesinin ve teröre destek sağlanmasının önüne geçilmek istendiğini" savunarak, yasağın hukuka aykırı olmadığı sonucuna vardı.

"Oyun devlet, şehir ve özel tiyatrolarda birçok kez sahnelendi"

Davayı takip eden MLSA Hukuk Birimi avukatlarından Zelal Pelin Doğan, Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada, tiyatro oyunun yasaklanmasının hukuka "uygun" bulunmasıyla ifade özgürlüğünün ihlal edildiğini söyledi.

Kararın hukuka ‘uygun' bulunmasının yargı organlarının bu işlemin orantılı ve kamu güvenliği açısından gerekliği olduğu kanaatine vardıklarını gösterdiğini kaydeden Doğan, "Kürtçe bir tiyatro oyunun yasaklanmasının hukuka uygun bulunması aynı zamanda böylesi bir müdahalenin ifade özgürlüğü ve ayrımcılık yasağı gibi temel hak ve özgürlükleri ihlal etmediği anlamına geliyor" dedi.

Doğan, İtalyan yazar Dario Fo'nun kaleme aldığı oyunun 2014 yılından beri Türkçe, 2017 yılından itibaren de Kürtçe olarak devlet, şehir ve özel tiyatrolarda defalarca kez sahnelendiğine dikkat çekti.

 

Duruşma tutanağı ve Gaziosmanpaşa Kaymakamlığı'nın yasak kararı
Duruşma tutanağı ve Gaziosmanpaşa Kaymakamlığı'nın yasak kararı

 

"Ne oyuncular ne de grup herhangi bir örgüt ile iltisaklı değil"

"Özellikle son yıllarda kamusal alanda Kürtçe dilinin kullanımına yönelik süregelen müdahaleler bu süresiz yasaklama kararında da olduğu gibi yargı organları tarafından da gerçekleştiriliyor" diyen Doğan, devamında şunları kaydetti:

"Kararda oyunu sahneleyen tiyatro grubunun birtakım örgütlerle iltisaklı olduğu, terörle mücadelenin daha etkin bir şekilde sürdürülebilmesi ile milli güvenlik sebebiyle yapıldığı iddia edilmiş. Halbuki ne oyuncuların ne de tiyatro grubu hakkında böyle bir hüküm yok. Mahkeme, öncelikle böyle bir süresiz yasaklama kararının hukuka uygun olduğuna karar vererek hem ifade özgürlüğü ihlal ediyor hem de müdahaleyi tiyatro grubunun ve tiyatrocuların etnik ve kültürel kimlikleri ile sanatı icra ettikleri dille ilişkilendirerek ayrımcılık yasağını ihlal etmiş oluyor." 

Dosyayı istinaf mahkemesine taşıyacaklarını söyleyen Doğan, "Doğrusu istinaf mahkemesinin de benzer bir karar vereceğini düşünüyoruz. Fakat yine de dosyayı üst mahkemeye taşıyacağız. Mahkemenin yapması gereken ihlalleri bir an önce tespit ederek hukuksuzluğu son vermesidir" diye konuştu.

 

Zelal Pelin Doğan
Zelal Pelin Doğan / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Tüm ulusal ve uluslararası hukuk yollarını kullanacağız"

Oyunun süresiz bir şekilde yasaklanmasına bağlı ihlallerin tespit edilmesi ve giderilmesi için tüm ulusal ve uluslararası hukuk yollarını kullanacaklarını ifade eden Doğan, davayı reddeden mahkemenin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) içtihatlarına uygun karar vermediğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Nitekim Teatra Jiyana Nû adlı tiyatro topluluğunun 1999 yılında sahnelemeyi planladığı başka bir oyununa da aynı müdahale yapılmıştı. Adı geçen tiyatro topluluğu Kürtçe bir piyes olan "Komara Dinan Sermola" (Deliler Cumhuriyeti) adlı bir oyunu sahnelemekteydi. Ayrıca bu oyun Ankara Tiyatro Festivali'nde de sahnelenmişti. Oyunun 4-5 Aralık 1999 tarihleri arasında belediyenin tiyatro sahnesinde oynanmasına müsaade edilmişse de 3 Aralık 1999 tarihinde aynı sebeple yasaklanmıştı. Dava daha sonra AİHM'e taşınmış ve mahkeme oyunun yasaklanmasının ifade özgürlüğünü ihlal ettiğine karar vermişti (Ulusoy ve Diğerleri/Türkiye kararı, No: 34797/03, 03/05/2007). Aslında şu an dava istinaf mahkemesi önünde olduğundan hiç AYM ve AİHM'e taşınmasına gerek olmadan mahkeme bu ihlalleri gidermekle yükümlü. Bizim de beklentimiz bu şekilde…"
 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU