İsrail’e ait İHA’nın düşürülmesi Hizbullah'ın hava savunma sistemini ortaya çıkardı

Hizbullah, İsrail’in Hermes 450 İHA’sını karadan havaya füzeyle düşürdüğünü açıkladı

Baalbek'teki Roma kalıntılarının bir kısmı / Fotoğraf: Reuters

Hizbullah'ın Güney Lübnan'da İsrail insansız hava aracı (İHA) Hermes 450'yi düşürmesi, Hizbullah'ın sahip olduğu ve son yıllarda başarılı olan hava savunma sistemine ışık tuttu. Hizbullah’ın Temmuz 2006 savaşındakiyle karşılaştırıldığında askeri yeteneklerini önemli ölçüde geliştirdiği görülüyor.

Hizbullah, dün İsrail'e ait bir İHA’yı karadan havaya füzeyle düşürdüğünü duyurdu. Hizbullah tarafından yapılan açıklamada, “İslami Direniş'in hava savunma birimi, Güney Lübnan'daki İklim et-Tuffah bölgesi üzerinde büyük bir İsrail Hermes 450 İHA’sını karadan havaya füzeyle düşürdü” ifadesi yer aldı.

Hermes 450, İsrail ordusunun keşif ve istihbarat toplama birimleri bünyesinde uzun vadeli taktik operasyonlar için tasarlanmış, 20 saat aralıksız görev yapabilen orta büyüklükte bir İHA’dır. 300 km menzile sahip bu İHA, oldukça gelişmiş bir sistem olan GSC yer kontrol sistemi ile yönetilmekte olup, gündüz ve gece yüksek kalitede görüntü alabilmesi için elektro-optik ve kızılötesi kameralar taşımaktadır.

Hermes 450

Hermes 450, İsrail'in Hermes 900'den (ikincisi) sonra sahip olduğu üçüncü büyük İHA’dır. Eitan ya da Heron TP ise en tehlikeli ve boyut olarak en büyük olanıdır. İsrail'in Lübnan'daki operasyonlarının çoğu bu İHA üzerinden gerçekleştirilmektedir.

Daha önce elektronik savaş teknikleri kullanarak küçük İHA’ları vuran Hizbullah, bu tür İHA’ları ilk kez vuruyor.

Ağustos 2019'da Beyrut'un güney banliyölerinde iki İsrail İHA’sı düşürüldüğünde Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, İsrail ile angajman kurallarında yeni bir aşamaya girildiğini duyurdu. Nasrallah, “İsrail İHA’larının Lübnan’ı bombalama dönemi sona erdi. Bundan sonra Lübnan semalarında İsrail İHA’larıyla mücadele edeceğiz, onları vurmaya çalışacağız ve İsraillilerin bunu dikkate almasını sağlayacağız” ifadelerini kullandı. O tarihten bu yana Hizbullah, Lübnan'daki birçok İHA’yı düşürdü.

Dolayısıyla Hermes 450’nin düşürülmesi, İsrail İHA’larının Lübnan semalarındaki hareketinin kısıtlanmasına yol açacaktır. Diğer taraftan İsrail ordusu, İHA’sının düşürülmesine tepki olarak Bekaa Vadisi'ndeki Hizbullah hava savunma sistemlerini bombaladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yeni silahlar

Bu gelişme, Hizbullah ile gelişmiş hava savunma sistemine sahip İsrail arasındaki çatışmalarda da görülen bir gelişmeyi beraberinde getiriyor. Hizbullah, son günlerde dikkat çekici bir gerilime sahne olan bu savaşta ilk kez Burkan füzeleri, bazı füze platformlarının da aralarında bulunduğu yeni silahların kullanıldığını kaydetti.

Hizbullah, sahip olduğu hava savunma sistemlerini açıklamazken, bunların İran ve Rusya yapımı, özellikle de Pantsir olarak bilinenler olduğu yönünde bilgiler ediniliyor. Bu arada ABD medyası, geçtiğimiz günlerde Hizbullah'ın yeni bir Rus hava savunma sistemi aldığını veya yakın zamanda alacağını aktardı.

Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı emekli Tuğgeneral Dr. Hişam Cabir, Hizbullah'ın sahip olduğu hava veya deniz savunma sisteminin niteliğini açıklamadığını ve açıklamayacağını belirtti. Şarku'l Avsat'a konuşan Cabir, Hizbullah’ın dün (Pazartesi) İsrail’e ait bir İHA’yı hedef almasının, İsrail'in bahsettiği bu sisteme sahip olduğunu doğruladığını söyledi. Cabir, geçtiğimiz yıllarda İsrail'in Hizbullah'ın sahip olduğu hava savunma sistemi türlerini ortaya çıkarmak için Lübnan üzerinde ağır bir şekilde uçmayı planladığını belirtti.

Büyük gelişme

Cabir, düşürülen İHA’nın sıradan olmadığını ve bedelinin beş milyon dolar civarında olması nedeniyle yaşananların büyük bir gelişme olduğuna inanıyor. “Eğer Hizbullah, düşürülen İHA’yı ele geçirebilirse önemli veriler elde edecek” diyen Cabir, sözlerini şöyle sürdürdü:

Hizbullah'ın Stinger'a benzeyen omuz üstü silahlar ve saklayabileceği başka silahlar gibi çok sayıda hava savunma silahı var. Ancak füzelere karşı koyacak bir sistemi yok. Çünkü onları gizleyemiyor.

İran girişimleri

Ortadoğu ve Körfez Askeri Analiz Merkezi - Enigma Başkanı Riyad Kahveci ise, “Hizbullah ve İran'ın bir süredir Lübnan'da hava savunma sistemi kurma girişimleri var” dedi. Suriye rejiminin sahip olduğu eski füzeler ve Tahran'ın geliştirmeyi amaçladığı eski Rus cephaneliğinden İran'da bulunan eski füzelere ek olarak, daha önce Pantsir Hava Savunma Sistemi’ni Ruslardan aldıklarına dikkat çekti.

İsrail, İHA’sının düşürülmesine, Hizbullah’ın doğu Lübnan'daki kalesi Baalbek yakınlarındaki Hizbullah mevzilerini hedef alarak karşılık verdi.

Kahveci, İsrail'in Baalbek'te hedef aldığı bölgenin Suriye sınırında yer aldığına dikkat çekti. Kahveci, “Suriye'nin deneyimleri, henüz Suriye'deki herhangi bir İHA’yı durdurmayı veya Suriye hedeflerine yönelik herhangi bir saldırıyı durdurmayı başaramadıklarını gösteriyor. Dolayısıyla İsrail teknolojisi karşısında sistemin kabiliyetlerinin sınırlı olduğu sonucuna varılabilir” ifadelerini kullandı.

Ancak Kahveci, diğer taraftan Lübnan'da yaşananların, Suriye ve Lübnan üzerindeki hava kontrolünün kendisi için hayati olduğuna inanan İsrail için normal olmayacağını ve bu nedenle tepkisinin şiddetli olacağını doğruladı.

Batı medyası

Batı medyası, Hizbullah'ın hava savunma sisteminin Rusça'da ‘caydırıcılık’ anlamına gelen gelişmiş Rus Pantsir füzelerini içerdiğini söylüyor. Geçtiğimiz kasım ayında CNN, istihbarat bilgilerine aşina olduğunu belirttiği iki kaynağa atıfta bulunarak, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in Rus Wagner Grubu'nun yardımıyla Lübnan Hizbullah'ına bir füze sistemi teslim etmeyi kabul ettiğini bildirmişti. Haberde, Rus yapımı SA-22 sisteminin teslimi görevinin Wagner’e verildiğine dikkat çekildi. Ancak teslimat sürecinin gerçekten gerçekleşip gerçekleşmediğinin veya ne ölçüde ulaştığının belli olmadığını, zira bu sistemin Rusya tarafından Suriye hükümetine kullanılmak üzere verildiğini bildirdi. Ancak daha sonra Kremlin bu bilgiyi yalanladı. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Wagner'in ‘fiilen’ var olmadığını, dolayısıyla bu tür iddiaların asılsız olduğunu söyledi.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

 

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın

DAHA FAZLA HABER OKU