Hizbullah vites düşürdü: Güney Lübnan’daki saldırılar azaldı

İsrail’in ateş gücü ve bölgesel hesaplamaların ortasında

Güney Lübnan’daki sınır kasabası Kafar Kila’da İsrail saldırısı sırasında tamamen yıkılan bir evden dumanlar yükseliyor / Fotoğraf: AFP

İsrail kuvvetlerinin kullandığı savaş uçaklarının faaliyetleri, sürekli topçu bombardımanı ve insansız hava saldırıları karşısında Hizbullah’ın İsrail ordusuna yönelik operasyonlarının hızı, iki hafta önce sahada görülen hıza göre son günlerde azaldı.

Bu hafta başından bu yana Hizbullah’ın saldırıları, günlük yaklaşık 20 saldırıya tanık olunan önceki günlerin aksine en az beş ve en fazla sekiz saldırı arasında değişti. Bu durum, aynı zamanda son iki haftadaki can kayıplarında da azalmaya yol açtı. Öyle ki geçen hafta Hizbullah, yalnızca 1 savaşçının yasını tutarken, Hamas 1 savaşçısının öldürüldüğünü duyurdu ve İzzet İslamiyye Tugayları da geçtiğimiz Pazar günü 3 kişinin öldüğünü açıkladı.

Emekli Tuğgeneral ve siyasi ve askeri araştırmacı Halid Hamadeh, saha değişkenlerinden bağımsız olarak bu göstergeye bölgesel bir boyut kazandırdı. Öyle ki güney Lübnan’daki operasyonların hızı ile bölgesel sahne arasında kalıcı bir bağlantı olduğuna inandığını söylerken, “Hizbullah İsrail ile çatışmaya girdiğinde, Gazze’de açık bir cephe vardı. Hizbullah ve onun arkasında duran İran, olup bitenlere ortak olduğunu pazarlamak istiyordu. Operasyonların hızı, Gazze’yi desteklemek için gerekenlerle tutarlı olmasa da aslında Gazze’deki operasyonları destekliyor” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’a konuşan Hamadeh, “Kızıldeniz’deki gerilim, Washington’un bu Husi saldırılarıyla bir arada bulunacağına ve Kızıldeniz’de yaptıklarından bitkin düşeceğine inanan Tahran’ın beklemediği bir düzeye ulaştı. İran, İsrail gemileri karşısında imajını parlatabilir ve Gazze’de devam eden çatışmanın bir parçası olduğunu öne sürebilir. ABD’nin vereceği tepkinin beklenmemesi, Tahran’ı anlaşılmaz bahanelerle Erbil, Suriye ve Pakistan’ı bombalamaya zorladı. Bu da çatışmanın birden fazla cephede yayılmasına neden oldu. İran’ın ve bulunduğu alanların karşı karşıya olduğu zorluklar, sınır ötesi çatışmalardan daha belirgin hale geldi” açıklamasında bulundu.

Hamadeh, “Durumun İran’ın ayak uyduramayacağı veya ona istediğini veremeyeceği şekilde gelişeceği beklentisiyle bu durum, güneyde rasyonelleşmeyi gerektiriyor. Dolayısıyla belki de saha sonucu İran’a olumsuz yansıyacak ve onun çıkarına olmayacaktır. Operasyonların bu düşük temposu tüm bu değişen gerilimden kaynaklanıyor. Bunun için İsrail’in kuzey cephesinde bir tür sakinliğin sağlanması ve gerginliğin hafifletilmesi, durumun İran liderliğinin anlayamayacağı ve başa çıkamayacağı bir boyuta ulaşmasının önlenmesi gerekiyor” dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Nicelik değil nitelik

Hizbullah, art arda yaptığı açıklamalarda hedeflediği noktalara ilişkin ayrıntılar açıklamıyor. Açıklamalar, çoğunlukla ‘mevziilerin uygun silahlarla hedef alınması’ veya ‘mevzii çevresinde toplanan düşman askerlerinin hedef alınması’ ile sınırlı. İki formüle göre Hizbullah, örneğin perşembe günü İsrail hedeflerine yönelik 5 saldırı, çarşamba günü 5 saldırı daha, salı günü 6 saldırı ve pazartesi günü 8 saldırı düzenlendiğini duyurdu. 10 gün önce yaşanan büyük artışın ardından saldırı sayısında belirgin bir düşüş yaşandı. Bu saldırılar, bir Hizbullah liderinin ve Hamas siyasi bürosu başkan yardımcısı Salih el-Aruri’nin suikastına yanıt olarak uzaktaki İsrail askeri tesislerinin bombalanmasını içeriyordu.

Hizbullah çevresine yakın saha kaynakları, bu saha göstergelerinin etkisini küçümserken, bunların ‘bir düşüşün sonucu olduğunu’ yalanladı. Kaynaklar, Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, “Operasyonların hızı, sayıyla değil kaliteyle ölçülür” dedi. Kaynaklar ayrıca, “Hizbullah savaşçıları, hedefleri bulduklarında, özellikle de İsrailliler sabit mevzilerini terk ettikten, yerleşim yerlerinin yakınında veya konutlarda alternatif mevzilere geçtikten, araçlarını ve tanklarını bıraktıktan sonra hedeflere ateş açıyor” dedi. Kaynaklar, Hizbullah savaşçılarının İsrail’in bölge semalarını terk etmeyen dronlarına ve savaşçılarına yönelik saldırılarından kaynaklanan tehlikelere rağmen sahada bulunduğunu, önlerine çıkan her türlü İsrail hedefine ateş açtığını, gözetlemeyi ve sürekli hedeflemeyi yoğunlaştırdığını belirtti.

Dün akşamı itibarıyla Hizbullah, aralarında İsrail askerlerinin Lübnan Şeba Çiftlikleri’ndeki Summaga ve er-Ramsa bölgeleri arasında konuşlanma noktasının da bulunduğu üç saldırının Burkan füzesiyle gerçekleştirildiğini duyurdu. Bu füzenin 300 ila 500 kg arasında savaş başlığı taşıdığı, büyük imha kapasitesine sahip olduğu ve kısa mesafelerden fırlatıldığı biliniyor. Aynı şekilde Hizbullah, Burkan füzesiyle Hirbet Maar üssü yakınında İsrail askerlerinin konuşlandığı mevziyi doğrudan hedef aldığını ve ayrıca Nazer Dağı’nda toplanan İsrail askerlerini de füze silahlarıyla hedef aldığını açıkladı.

Hizbullah ve Lübnan’daki herhangi bir taraf, Akka’ya yönelik drone saldırısının sorumluluğunu üstlenmedi. İsrail ordusu, “Lübnan’dan ülkenin kuzeyindeki deniz alanından (Akka bölgesinden) bir drone geçti ve hedef Demir Kubbe sistemi kullanılarak durduruldu” dedi. İsrail ordusu ayrıca, “Savaş uçakları, Lübnan’ın güneyindeki Ramyeh bölgesinde Hizbullah’a ait fırlatma sahalarına, askeri binalara ve altyapıya saldırdı” ifadelerini kullandı.

İsrail’in ateş gücü

Bu gelişme, İsrail’in benimsediği ateş gücünün artan hızının bir göstergesi sayılıyor. Lübnan Ulusal Haber Ajansı’nın (NNA) haberine göre İsrail uçakları, dün sabah Cebel Balat’ı, Ramyeh kasabasının ormanlarını ve Ayta eş-Şaab eteklerindeki Hallet Varda’yı hedef alan 12 hava saldırısı gerçekleştirdi. Ajans ayrıca, işgalcilere ait uçakların havadan karaya çok sayıda füze fırlattığını açıkladı. Aynı şekilde insansız hava araçları, Bint Cebel bölgesindeki et-Tiri, Kunine ve Beyt Yahoun kasabaları arasındaki bölgeye 6 füze saldırısı düzenledi. İsrail bombardımanında Kafar Kila’da bir ev yıkıldı, çevredeki diğer evler de hasar gördü.

İsrail baskısı

Savaşı sona erdirmeye yönelik diplomatik çözümün bocaladığı bir dönemde çatışmalar devam ediyor. Bu çerçevede Safed yakınlarındaki sınır kasabalarından tahliye edilenler de dahil olmak üzere onlarca kuzey İsrail sakini protesto gösterisi düzenledi ve hükümetin evlerine dönmelerine izin verecek bir çözüm bulması çağrısı yaptı.

İsrail Güvenlik Bakanı Yoav Gallant, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile bir araya geldiğini açıkladı. Gallant, Austin’e ‘İsrail’in, kuzeyde yaşayanları güvenli bir şekilde evlerine döndürmeye kararlı olduğu ve bu konuda belirleyici bir noktaya yaklaştıkları’ bilgisi verdiğini dile getirdi. Aynı şekilde Gallant, Hizbullah’ı doğrudan tehdit ederek, “İsrail, bunu çözüm yoluyla gerçekleştirmeyi tercih ediyor. Ancak buna paralel olarak bu konuyu askeri güç yoluyla da uygulamaya hazırlanıyor” dedi.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

 

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın

DAHA FAZLA HABER OKU