Çin zayıflığı: Duyuyoruz ama görmüyoruz

Yıl sonuna yaklaşıyoruz ve halen petrolde duyduğumuz ama göremediğimiz bir talep zayıflığı bekliyoruz. Çin'in teşvik planlarıyla ilgili iyimserliğimizi sürdürürsek iyi olur ve bu bağlamda dördüncü çeyrekte şaşırabiliriz

Görsel: Arin Burgess/Composite Graphic

Yılın başında herkes, Çin'in petrol talebinde tahmin edilen bir büyümenin petrol fiyatlarının iyileşmesine yardımcı olacağından söz ediyordu.

Bu iyimserlik daha sonra karamsarlığa ve sanayi üretimi, sanayi yatırımı ve emlak piyasasındaki hayal kırıklığı yaratan rakamlarla Çin ekonomisinde yavaşlama beklentisine dönüştü.

Sadece bu da değil; Çin'in onlarca yıllık hızlı büyümenin ardından uzun süreli bir ekonomik gerileme ve yavaşlama yaşayan Japonya'nın girdiği aynı tünele girmesinden de korkuluyor.

Ancak Çin ekonomisinin zayıflığı hakkında duyduğumuz tüm bilgilere rağmen (ki bunlar sürekli bir şekilde petrol fiyatlarını olumsuz etkiliyor) Çin'den gelen petrol talebi artmaya devam ediyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Çin'in bu yıl Suudi Arabistan ve Rusya'dan petrol ithalatı arttı. Sadece bu da değil, tanker izleme şirketi Kepler'in istatistiklerine göre (eğer bunlar doğruysa) Çin'in İran petrolü ithalatı da son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaştı.

Buradaki soru şu: Çin'den gelen petrol talebi bu yıl zirveyi gördü mü, yoksa daha fazla talep için alan var mı?!.

Energy Aspects ve diğerleri gibi birçok taraf, Çin'den gelen petrol talebinin günde 16,4 milyon varil ile ikinci çeyrekte fiilen zirveyi gördüğünü, dördüncü çeyrekte günlük 16,2 milyon varile yükselmeden önce, üçüncü çeyrekte günlük 15,8 milyon varile kadar gerileyeceğini tahmin ediyor.

Bütün bunlar ne anlama geliyor? Petrol fiyatlarının da zirveyi gördüğünü mü?

Peki, ekonomisi geriliyorsa ve büyümesine ilişkin korkular artıyorsa, Çin'in ithal ettiği tüm bu petrol nereye gidiyor?!.

Arabalar, uçaklar ve fabrikalar için yakıta dönüştürülmek için rafinerilere gönderilmek yerine, depolara gittiği açık ve net.
 


Peki, Çin'i depolamaya iten nedir?

Önümüzdeki dönemde petrol fiyatlarında artış yaşanacağı korkusu onun mevcut fiyatlardan alım yapıp depolamayı tercih etmesine yol açmış olabilir.

Yahut Çin, Rusya ve İran'ın kendisine uyguladığı indirimlerden yararlanıyor olabilir.

Ancak bugün Çin'in depolama eğiliminin artması, özellikle Çin verileri sürekli zayıflık göstermeye devam ederse, petrol talebinin önümüzdeki dönemde artmayacağı anlamına geliyor.

Bu nedenle, Çin'deki ticari stokların büyümeye devam etmemesi, son zamanlarda iyileştirilen rafineri marjlarını, petrol depolamak yerine daha fazla yakıt üretmeye ve ihraç etmeye zorlamak için, Suudi Arabistan'ın yıl sonuna kadar gönüllü olarak üretimini düşürmeye devam etmesini garipsemiyorum.

Yıl sonuna yaklaşıyoruz ve halen petrolde duyduğumuz ama göremediğimiz bir talep zayıflığı bekliyoruz.

Çin'in teşvik planlarıyla ilgili iyimserliğimizi sürdürürsek iyi olur ve bu bağlamda dördüncü çeyrekte şaşırabiliriz.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU