Bakır Çağı'nda değerli süslemelerle gömülen genç liderin kimliği araştırmacıları şaşırttı

Keşfedildiğinde "Fildişi Adam" adı verilen bu mezarın sakini artık başka bir şekilde anılacak

Genç liderin öldüğünde 25 yaşından büyük olmadığı tahmin ediliyor (Miriam Luciañez Triviño)

Arkeolojik kalıntılara yönelik mevcut erkek merkezli anlayış, eski Avrupa'da olası bir anaerkil toplumu gözden kaçırmış olabilir.

2008'de İspanya'nın güneybatısında gün yüzüne çıkarılan, Bakır Çağı'ndan kalma gösterişli bir mezarlığın bir zamanlar varsayıldığı gibi genç bir erkek hükümdara değil, bir kadına ait olduğu ortaya çıktı.

Keşfedildiğinde "Fildişi Adam" adı verilen bu mezarın sakini, artık "Fildişi Kadın" diye anılabilir.

Sevilla Üniversitesi ve Viyana Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, bu mezarlıkta bulunan insan kalıntılarındaki dişler inceledi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Kalıntılarda diş minesinin üretiminde rol oynayan ve X kromozomuyla bağlantılı AMELX geni tespit edildi. Bu da süslü mezarda yatan kişinin aslında bir kadın olduğu anlamına geliyor.

Hakemli bilimsel dergi Scientific Reports'ta yayımlanan bulgular, kadınların MÖ 2900 ve 2650 arasında Avrupa'nın Bakır Çağı toplumunda da liderlik pozisyonlarında yer aldığını gösteriyor.

Hatta araştırmacılara göre bu bölgedeki toplumların anaerkil olabileceği de söylenebilir.

Valensiya'da yer alan mezarda ayrıca şarap ve kenevir kalıntıları içeren büyük bir seramik kase, küçük bir bakır tığ ve çeşitli çakmaktaşı parçaları da dahil olmak üzere birçok değerli nesne yer alıyor.

Hatta bu kadının o zamanlar çok değerli olduğu düşünülen, 1,8 kilogramlık tam bir Afrika fili dişiyle gömüldüğü ifade ediliyor.

Bunun yanı sıra arkeolojik bulgular, kadının ölümünden birkaç nesil sonra mezarının ziyaret edildiğini ve ziyaretçilerin fildişi saplı kristal bir hançer de dahil olmak üzere mezara birçok değerli eşya bıraktığını ortaya koyuyor.

Çalışmanın yazarları, "Tüm bunlar, söz konusu genç kişinin İber Yarımadası'nda o dönemde sosyal açıdan en önde gelen birey olduğunu düşündürüyor" diye yazdı.

Erkeklerin gömüldüğü diğer mezarların bunun yanında epey sönük kaldığı da belirtildi.

Buna göre benzer "görkeme ve zenginliğe" sahip tek bir mezar alanı var. Yaklaşık 100 metre ilerisinde yer alan bu alanda da 25 kişi gömülü.

Araştırmacılar bu alanın sakinlerinin çoğunun da kadın olduğunu söylüyor. Ayrıca buradaki kadınların dini liderler olduğu düşünülüyor.

Araştırma ekibi, bu bulgulara dayanarak, Valensiya'da MÖ 4. binyılın sonları ve 3. binyılın başları arasında "kadınların erkeklerin elde edemediği yüksek rütbeli konumlara sahip oldukları" sonucuna varıyor.

O dönemde Valensiya'da hiçbir bebek bu tür cömert süslemelerle gömülmediği için arkeologlar, söz konusu topluluklarda sosyal statünün doğumla miras alınmadığı görüşünde. 

Bu da Fildişi Kadın ve diğerlerinin, bu üstün sosyal konumlara zaman içinde gösterdikleri başarılar sayesinde eriştiği anlamına gelebilir.

 

Independent Türkçe, Science Alert, Smithsonian Magazine

Derleyen: Çağla Üren

DAHA FAZLA HABER OKU