Evlerdeki gizli tehlike: Dadı kameralarının kaydettiği görüntüler yurtdışına aktarılıyor

Bilişim uzmanı Çapalov, "dadı kamerası" modellerinin sahiplerinin bilgisi dışında görüntü aktardığını söyledi. Emekli polis Böğürcü, bu yolla kişilerin mahrem görüntülerinin yurtdışındaki kimi sitelere pazarlanma riski olduğunu ifade etti

Çocuklarını bakıcılara bırakan birçok aile gerek güvenlik gerekse yavrularının bakımının nasıl yapıldığını gözlemlemek için evlerine mini kameralar yerleştiriyor.

Bu kameralar bakıma ihtiyacı olan yaşlı insanların güvenliği amacıyla da kullanılıyor.

Dadı veya bakıcı kamerası olarak adlandırılan bu ürünler genellikle Çin'den getiriliyor.

Hem bunlar hem de ithalatçılar tarafındna farklı ülkelerden getirilen mini kameraların taklidi ürünler güvenlik zafiyetine neden olabiliyor.

Bilişim uzmanı Osman Çapalov bu iddiayı dillendirenlerden biri. Çapalov, Uzakdoğu'dan getirilen bir kamera modelinin monte edildikleri evlerde kaydettiği görüntüleri kişilerin izni olmadan yurtdışına aktarıldığını söylüyor.

Çapolav'a göre izinsiz çekilen bu kamera görüntülerinin yurtdışı merkezli sitelerin eline ulaşıyor. Buradan da yayımlanma riski bulunuyor.

İddianın sahibi Osman Çapalov olayın detaylarını anlattı. 

 

osmançapalov.jpg
Osman Çapalov / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

Orijinal markaları taklit eden ürünler piyasada

Çapalov, belli markalı ürünlere alternatif olarak yurtdışından daha ucuz kameraların getirildiğini fiziksel benzerlikten dolayı tüketicilerin bunu anlayamadığını ifade etti.

Orijinal marka aldıklarını zanneden tüketicilerin bunları evlerine kurduklarını ancak amaçladıklarından daha farklı bir durumla karşı karşıya kalındığını vurgulayan Çapalov, elindeki bir örneği göstererek, "Bu önümde görmüş olduğunuz kamera genellikle 'dadı kamerası' diye satılan bir cihaz. Bu kamerayı alanlar, çocuklarının güvenliğini sağlamak amacıyla kullanıyor" dedi.

"Görüntüyü yurtdışındaki bir servera aktardığını tespit ettik"

Çapalov, tanık olduğu bir olayı şu sözlerle anlattı:

"Kamerayı monte ettiğimiz bölgede kullanıcı kotalı internet kullanıyordu. Kotanın ilginç bir şekilde çok kısa bir sürede bittiğini gördük. Daha sonra kamerayı kapattığımızda kotanın mevcut şeklini koruduğunu fark ettik. Kameranın iznimiz olmadan kendi bir sistemi var aslında. İçine hiçbir hafıza kartı takmadan size bunu güvenlik kaydını sağlayacağı şekilde bir hizmet sunuyor. Ama biz bunu satın almamış olduğumuz halde bu hizmeti sunduğunu fark ettik. Bu kameradaki görüntüyü yurtdışında bir server (sunucu) ya da bir dataya ulaştırdığını tespit ettik. Oradan da daha sonra bu görüntüleri toplayıp veriler şeklinde satan firmalar olduğunu fark ettik internet üstünde. O yüzden evimize aldığımız bu kameralarda hani güvenliğimizi sağlıyoruz derken bir güvenliğimizi daha fazla açığa çıkarıyor olabiliriz."

 

kamera.jpg
Çapalov'a göre evin içinde aktarılan görüntüler kötü niyetli kişilerin eline geçebilir 

 

"Yurtdışına veri aktarıldığını tespit mümkün"

"Peki yurtdışına veri aktarıldığını nasıl fark ettiniz" sorumuza Çapalov, şu cevabı verdi:

Güvenlik duvarları denilen cihazlar var. Bu güvenlik duvarları var olan mevcut trafiğin nereye aktığını size gösterir. Teknoloji konusuna biraz hakimseniz ya da var olan mevcut modeminizde, firewall yeteneğiniz varsa içerideki iç networkünüzdeki internetiniz üzerinden dışarıya giden datayı kime gittiğini, hangi IP'lere gittiğini izleyebiliyorsunuz ve görebiliyorsunuz. Hatta engeller de koyabiliyorsunuz gelişmiş olanlarında. İşte mesela yurtdışından işte şu ülkenin bana erişimini engelle vesaire gibi engeller de getirebiliyorsunuz. Yani bilmediğiniz bir marka ürünü alırsanız evinizdeki internetin data trafiğinin hangi yönlere gittiğini ilk önce tespit etmeniz gerekiyor. Bunu yapmazsanız aksi halde olmadık şeyler yaşayabilirsiniz." 

"Kota kaybından şüphelenin"

Bilişim uzmanı Çapolov yaşadığı deneyimden yola çıkarak benzer sorunlar yaşanmaması için "Genellikle ürünler fabrikadan geldiğinde kullanıcının ilk tanımlamayı yapması için admin gibi klasik bir kullanıcı adı ve şifreyle getiriliyor ve kullanıma sunuluyor. Bu şifre de tabii herkes tarafından biliniyor. Yani üretici ve diğer kullanıcılar tarafından. Bu nedenle ürünleri aldığınızda fabrika ayarındaki şifreyi muhakkak kompleks şifrelerle değiştirmeniz önerilir" şeklinde konuşarak tavsiyede bulundu. 

Çapalov, ayrıca görüntünün bir yere akıp akmadığını takip edebilmek için de modemin içindeki veri trafiğinin kontrol edilmesi gerektiğini belirterek, "Bunu eğer modeminizde yapamıyorsanız Telekom'un size gönderdiği ayrıntılı faturalarda da harcadığınız kota miktarları zaten orada belirtiliyor. Oradan da bu kamerayı taktıktan sonraki veri trafiğinizin ne kadar arttığını, azaldığını takip ederek en azından bir güvenlik açığınızın olup olmadığını anlayabilirsiniz. Fazla kota kaybında şüphelenmelisiniz" diyerek sözlerini tamamladı.

 

mustafaböğürcü.jpg
Mustafa Böğürcü / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Evinizdeki mahrem görüntülerin bazı şirketler üzerinden pornografik sitelere satılma riski var"

Eski polis ve güvenlik uzmanı Mustafa Böğürcü de zaman zaman veri güvenliğine dikkati çeken isimlerden.

"Dadı kamerası" olarak evlere kurdurulan kameralarda markası ve ticari geçmişi güvenli olmayan ucuz cihazlardan uzak durmak gerektiğine işaret eden Böğürcü, "Veriler bir şekilde aktarılıyor. Ciddi riskler var. Eğer dikkatli davranılmazsa bir bakmışsınız Uzakdoğu ülkelerinde evinizin içerisindeki mahrem görüntüler bazı şirketlerin eline geçmiş. Mahrem görüntülerinizin bazı pornografik sitelerde karşınıza çıkma tehlikesi var" ifadelerini kullandı. 

İncelediği yabancı forumlarda bu konuda mağduriyetleri yaşandığına dair bilgiler edindiğini ifade eden Mustafa Böğürcü, "Uzakdoğu'daki birçok internet sitesinde bu tür görüntüleri seyreden kişiler var" diyerek aileleri bu tür kameraları alırken kurumsal firmaları tercih etmeleri konusunda uyardı.

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU