Sesten nefret etme hastalığı: Mizofoni

Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Elyas Pasban/Unsplash

Her türlü gürültü, yüksek ses, tiz sesler hele de uzun sürüyorsa herkesi rahatsız eder.

Bir de birçok kişinin farkına bile varmadıkları, kısa süreli olsa bile düşük hacimli seslerden rahatsız olanlar vardır ve bu bazı kişilerde adeta bir hastalık mertebesindedir.

Buna tıp dilinde mizofoni, yani sesten nefret etme veya Seçici Ses Hassasiyeti Sendromu adı veriliyor. 

Bu hassasiyet genellikle buluğ çağında başlıyor ve kadınlarda erkeklere göre biraz daha fazla rastlanıyor.
 


İngiltere'de yeni yapılan bir araştırmada nüfusun yüzde 18'inde mizofoni yani sesten nefret etme hastalığı olduğu tespit edilmiş.

Bu kişiler rahatsız olmanın ötesinde bu seslerden uzaklaşamadıkları zaman öfke nöbetlerine girebilirler, saldırgan davranış gösterebilirler, şiddete başvurabilirler.

Kendilerini kapana kısılmış ve çaresiz hissettiklerini söylerler.

Utanç, suçluluk ve beklenti kaygısı gibi ikincil duygusal tepkiler de bildirilmiştir.

Elleriyle kulaklarını kapayarak ve yüksek ses çıkararak, bağırarak bu sesi örtmeye çalışırlar. 

Bazılarında kalp çarpıntısı, kaslarda gerginlik, ateş basması, göğüs ağrısı, tansiyon yükselmesi gibi şikayetler de ortaya çıkabilir.

Mizofoni, sosyal ve çalışma hayatında ciddi problemler yaratabilir. 

Seslerden rahatsızlık hissine katlanamamaktan dolayı evin dışına çıkmaktan ve sosyal ortamlarda bulunmaktan korku ve endişe duyarlar.

Mesela, sakız çiğneme, hapşırma, ağız şaplatma, boğaz kaşıma, çekirdek çitme, horlama, esneme, bebek ağlaması hatta nefes alma gibi insanı sesler ya da tırnak keserken çıkan sesler, kalemle tıklama, saatin tik takları, su damlaması, alarm sesleri, kâğıt buruşturma, kapı gıcırtısı, madeni bir cismin sürtünme sesi gibi etraftaki eşyalardan kaynaklanan sesler gibi.


Mizofoni psikolojik bir semptomdur

Mizofoni ilk olarak 2000'li yılların başında ortaya atılmış, henüz yeni sayılabilecek bir rahatsızlıktır ve daha ziyade psikolojik bir semptom olarak kabul edilir.

Genellikle tek başına görülen bu semptoma zaman zaman depresyon ve obsesif kompulsif bozukluk eşlik edebilir.

Kişiler seslerden duyduğu rahatsızlığı bir hastalık olarak görmediği için tedavi yoluna gitmez ve kendi kendine baş etmeye çalışır.

Mizofoni için kullanılan herhangi bir ilaç yoktur. 

Psikolojik danışmanlık işe yarayabilir.

 

 

Kaynaklar:

https://journals.plos.org/plosone/article?id=10.1371/journal.pone.0282777
https://neurosciencenews.com/misophonia-neuroscience-22851/

Makale: Misophonia in the UK: Prevalence and norms from the S-Five in a UK representative sample

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU