Teorik gereklilik ile pratik uyarılar arasında İsrail'in İran'a yanıtı

Güvenlik Danışmanı Audrand, “Geleneksel olarak İsrail, ulusal topraklarının başka bir ülke tarafından vurulmasına sıfır tolerans gösterir” dedi

İran Devrim Muhafızları Ordusu medya birimi tarafından yayınlanan ve İsrail'e atılan füzeleri gösteren bir videonun ekran görüntüsü / Fotoğraf: DMO

İran, bölgesel düşmanı İsrail'e karşı misilleme tehdidini, cumartesi akşamı büyük ve benzeri görülmemiş bir saldırı düzenleyerek yerine getirdi. Ancak analistler iki ülkenin bununla yetinmeyeceğini, İsrail'in İran'a karşılık vermesinin neredeyse kaçınılmaz olduğunu, ancak bunun Ortadoğu'yu daha da istikrarsızlaştırabilecek riskli bir operasyon olduğunu savunuyor.

İsrail neden karşılık verecek?

İran ve İsrail, Hizbullah gibi üçüncü taraflar üzerinden karşı karşıya gelmeye alışkın iken, İslam Cumhuriyeti ilk kez kendi topraklarından yüzlerce roket ve insansız hava aracıyla (İHA) doğrudan bir saldırı başlattı.

Güvenlik Danışmanı Stephane Audrand AFP'ye verdiği demeçte, İsrail ve müttefiklerinin, İran’ın füze ve İHA’larının çoğunu düşürmesine rağmen, bu olayın iki düşman arasındaki ‘ilişkileri yeniden yazdığını’ söyledi.

1 Nisan'da Suriye'nin başkentindeki İran konsolosluğuna düzenlenen hava saldırısı İsrail'e mal edildi. Saldırıda üst düzey bir Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) komutanı öldü.

Audrand, “Geleneksel olarak İsrail, ulusal topraklarının başka bir ülke tarafından vurulmasına sıfır tolerans gösterir” dedi ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ‘buna karşılık vermemeyi göze alamayacağını’ ifade etti.

İsrail Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü'nün (INSS) başında bulunan İsrail askeri istihbaratının eski başkanı Tamir Hayman da “İsrail'in vereceği cevabın İran topraklarında gerçekleşeceğini” söyledi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İsrail İran'ın nükleer programına saldıracak mı?

INSS'de İran programını yöneten eski bir Mossad ajanı olan analist Sima Shine ise şunları söyledi: “İsrail karşılık verirse, bu aynı kriterlere göre olacaktır: Askeri bölgelere saldırı olacak; sivil bölgelere değil.”

Audrand, gerilimin artma riskini kontrol altına almak için “İsrailliler kendilerini konvansiyonel alanlarla, füzelerin fırlatıldığı alanlarla, İHA fabrikalarına yönelik saldırılarla sınırlandırmalıdır” görüşünü dile getirdi.

Kudüs İbrani Üniversitesi'nde İran uzmanı olan Menachem Marhavi, İran saldırısının ‘İsrail tarafında çok sayıda can kaybını’ önlemek için tasarlanmış gibi göründüğü değerlendirmesinde bulundu.

Cenevre'deki Arap ve Akdeniz Dünyası Çalışmaları ve Araştırmaları Merkezi'nden Hüsni Ubeydi ise İranlıların İsrail'i ‘kontrollü bir şekilde’, özellikle de ‘İsrail'den nükleer programlarını tehlikeye atacak büyük bir tepki görmemek için’ vurduklarını söyledi.

İran'ın nükleer programı yıllardır İran ile İsrail arasındaki gerilimin merkezinde yer alıyor. İsrail, İslam Cumhuriyeti'ni nükleer silah elde etmeye çalışmakla suçluyor, İran ise bunu reddediyor.

Audrand, aşırı sağcı bir koalisyonun başında siyasi bekası için çalışan öngörülemez bir İsrail Başbakanı’nın varlığı nedeniyle, ‘nükleer sahayı hedef almanın bazı riskleri’ olduğuna dikkat çekti.

Riskler neler?

Tel Aviv Üniversitesi İran Araştırmaları Merkezi Direktörü Meir Litvak, “İsrail çok güçlü bir karşılık verirse, kendimizi genişleyebilecek bir gerilim durumunun içinde bulabiliriz” uyarısında bulundu.

Ancak İsrail'in Gazze Şeridi'nde Filistinli Hamas hareketiyle savaştığı ve İsrailli yetkililerin Gazze'de devam eden insani felaket nedeniyle yabancı başkentlerden giderek daha sert eleştiriler aldığı bir dönemde, İran'la yeni bir doğrudan cephe açmanın İsrail'in çıkarına olmadığını vurguladı.

Washington'un başını çektiği söz konusu başkentler, cumartesi gününden bu yana İran'a karşı birleşerek İsrail'e desteklerini yineledi. İsrail ordusu ise aralarında ABD, Ürdün, İngiltere ve Fransa'nın da bulunduğu bazı ülkelerin İsrail'in savunmasını askeri olarak desteklediğini doğruladı.

Shine, ABD desteğinin ‘İsrail'in ABD’lilere danışmadan karşılık veremeyeceği’ şeklinde olduğuna dikkat çekti.

Hayman ise karşılık vermeden önce ‘meselenin sadece istişare değil, Washington'un onayını almak olduğunu’ vurguladı.

Hayman X platformunda “Zaman bizden yana. Akıllıca düşünebilir, planlayabilir ve hareket edebiliriz” ifadelerini içeren bir gönderi paylaştı. Hayman ayrıca, bu hafta sonu elde edilen ‘savunma başarısının’ aceleye gerek bırakmadığına inanıyor.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

 

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın

DAHA FAZLA HABER OKU