Erdoğan: Siz bakmayın felaket tellallığı yapanlara, Türkiye'nin önü de ufku da açık

“Yıllarca ülkemizi pazar, insanımızı ucuz insan gücü olarak görenler şimdi bizim pazarımız haline dönüştü. Oyunu tersine çevirdik”

Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Şırnak mitinginde açıklamalarda bulundu.

Konuşmasında, “Yalan yanlış haberlerle milletimizi karamsarlığa sürükleyenlerin gayesi ülkeyi eski terör günlerine döndürmektir” diyen Erdoğan, “Türkiye'nin geleceği için programları olmayanların heybelerindeki tek malzemeleri budur.  Bizim bu ülke ve bu millet için çok büyük hayallerimiz var. Biz sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık” dedi. 

“Sinsi oyunu bozduk”

“Şırnak'la aramıza girmek için her türlü yolu deneyenler oldu. Kalpsiz bir vücut olur mu. Şırnak'sız, Mardin'siz, Diyarbakır'sız Türkiye olmaz” diyen Erdoğan şöyle devam etti:

Bölücü terör örgütü tek parti faşizmi ile bu topraklarda kurulmaya çalışılan zulüm düzeninin sürmesi için ülkemizin başına bela edilen bir araçtır. Devletin hataları elbette olmuştur. Ama bölücü örgüt aleni bir ihanetin hepimizi birden hedef alan karanlık bir senaryonun maşalığını yapmıştır. Son 21 yılda gerçekleştirdiğimiz demokrasi ve kalkınma devrimi ile içerideki ve dışarıdaki tüm unsurlarıyla biz işte bu sinsi oyunu bozduk. Şimdi de güney sınırlarımız boyunca oluşturduğumuz güvenlik koridoruyla etrafımızdaki ateşin ülkemize sıçramasını önlüyoruz. Bu seviyeye gelmek kolay olmadı. Çok fedakarlık yaptık.

Yıllarca ülkemizi pazar, insanımızı ucuz insan gücü olarak görenler şimdi bizim pazarımız haline dönüştü. Oyunu tersine çevirdik. Kardeşliğimize sahip çıkarsak, fitne sokmak isteyenlere fırsat vermezsek, emin olun daha fazlasını gerçekleştireceğiz. Siz bakmayın felaket tellallığı yapanlara, Türkiye'nin önü de ufku da açıktır. Türkiye Yüzyılı güneşinin doğuşuna kimse mani olamayacaktır. 

“100 bin varile geçmeyi hedefliyoruz”

Gabar’daki petrol üretimi hakkında da bilgi veren Erdoğan, “Gabar'da günlük petrol üretimi günlük 37 bin varili geçmiş durumda. Hedef 100 bin varil. Buralar uçacak, uçacak. Bu ay sonuna kadar 40 bin varili geçmek yıl sonunda da 100 bin varile geçmeyi hedefliyoruz. Boş durmuyoruz, çalışıyoruz, çalışıyoruz” diye konuştu.

Erdoğan, “Gazze” eleştirilerine yanıt verdi: Erdoğan'ın dik duruşunu Gazze çok iyi biliyor

Erdoğan, partisinin Mardin mitinginde açıklamalarda bulundu.

“Gazze başta olmak üzere etrafımızdaki çatışmalar nedeniyle bu Ramazan'a da buruk girdik” diyen Erdoğan, “Dört bir yanda acı, istikrarsızlık hakim. Komşumuz Suriye barışa hasret kaldı. Rusya-Ukrayna arasındaki savaş üçüncü yılına girdi. Bunlara terör devleti İsrail'in Gazze'ye vahşi saldırıları eklendi. İsrail'e en sert tepkiyi gösteren ülkelerden biriyiz. 40 tondan fazla insani yardımı sevk ettik. Yardımlar konusunda ne yapılması gerekiyorsa yapıyoruz” dedi.

“İçimizdeki bazı cahiller bilmese de Tayyip Erdoğan'ın dik ve dirayetli duruşunu mazlum Gazze halkı çok iyi biliyor” diyen Erdoğan şunları söyledi:

Biz Gazze'nin mücadelesini 7 Ekim'de keşfetmedik. Gençlik yıllarımızdan beri bu mücadelenin içindeyiz. Ağır bedelleri ödediğimiz bu konuda mesnetsiz ifadelere rastlıyoruz. Her kim bu milletin Gazze ve Filistin davasındaki desteğini sorguluyorsa kendi milletine hakaret ediyor demektir. Bu asılsız ithamların AK Parti ve Cumhur İttifakı'ndan oy koparmak için dillendirilmesi utanç vericidir. Filistin konusunda bize ders vermezler. Hem Gazze'ye yardım etmediler diyeceksiniz hem de Filistinli direnişçilere terörist iftirası atanlara seçim kazandıracaksınız. Böyle bir vebalin altına hiçbir kardeşimin gireceğini düşünmüyorum. Vatandaşımın vicdanen en doğru kararı vereceğine inanıyorum.

"Kimin eli kimin cebinde belli değil"

Konuşmasında muhalefete yönelik eleştirilerde de bulunan Erdoğan şunları kaydetti:

Vatandaşın gözünden kaçırmaya çalıştığımız hiçbir gizli saklı işimiz yok. Karşı tarafa bakıyorsunuz ortada ne şeffaflık var ne milli iradeye saygı var. Kent uzlaşısı uydurdular. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Belediyeleri dem ile yönetilecek demsiz yönetilecekler diye ikiye ayırmışlar. Biri çıkıyor DEM'lileri görsem yolumu değiştiririm diyor biri çıkıyor DEM'lileri belediyeye almam diyor. Öteki çıkıyor küçük enişte edasıyla bu kişileri partiye koymam diyor. Ortada dürüstlük namına hiçbir şey yok. Nereden baksan tutarsızlık nereden baksan ahmakça sözleri geliyor. Tutarsızlık paçalarından akıyor. Madalyonun öbür tarafında da tablo aynı. Kürt'leri istismar edenler tek cümle duymuyor. Seçmenini savunamayacak kadar acziyet içindeler. Türkiye tek faşizminin en ilkel hallerine şahit oluyor. Söz konusu CHP olunca kuyruklarını kıstırıp olay yerinden kaçmayı tercih ettiler. Her türlü demokrasi atılımına karşı çıkanlar bunlar değil miydi? Sessiz devrim gerçekleştiren bize karşı çıkan bunlar değil miydi? Aramızı bozmaya çalışanlar bunlar değil miydi? Şimdi CHP karşısında üç maymunu oynuyorlar. Bizim ne 30 yıllık belediyecilik geçmişimizde ne de 21 yıllık iktidarımızda oy tercihinden ötürü vatandaşa ayrımcılık yapmak yoktur. Herkese hizmet etmek görevimizdir. Bizi sevsin sevmesin herkesin hizmetkarıyız. Bize efendilik yakışmaz, bize hizmetkarlık yakışır. Hukukun dışına çıkan olursa yasal zeminde tedbirler alınır. Ama bu vatandaşı hizmetten yoksun bırakma şeklinde olmaz. 

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU