Libyalı aşiretler, merhum Devlet Başkanı Muammer Kaddafi'nin oğlu Seyfulislam’ın ekibinin, şu anda Libya Başkanlık Konseyi tarafından desteklenen ‘ulusal uzlaşma’ toplantılarına katılımını askıya alma kararına destek verdi. Bu adımı birçok nedenden dolayı destekliyorlar. Nedenler arasında “eski rejimin destekçisi olan siyasi tutukluların serbest bırakılmaması” da yer alıyor. Diğer yandan, bazı aşiretlerin konseylerinden gelen açıklamalarda bu toplantıların boykot edilmesi çağrısında bulunulmaya devam edildi. Gazazife Aşireti Konseyi, bu ayın ortasında Zuvare kentinde düzenlenen uzlaşmaya hazırlık komitesi toplantıları hakkında “Hayal kırıklığı yarattı ve sorumluların niyetlerinin samimiyetsizliğini gösterdi” açıklamalarında bulundu.

Gazazife Aşireti Konseyi, “2011 olaylarından sonra iyi niyete bakılarak cezaevlerine gönderilen tutukluların serbest bırakılmasını beklediklerini, fakat bunun gerçekleşmediğini” belirtti. Konsey, “Bu hakkın kendilerine verilmediğini, ilkelerinden vazgeçmelerinin istendiğini, Libya'daki karar alma sürecini kontrol eden tarafların emir ve direktiflerine boyun eğmeleri için görmezden gelindiklerini” ifade etti.

Konsey, Devlet Başkanı adayı Seyfulislam Kaddafi'nin ulusal uzlaşma toplantılarından çekilme kararını desteklediğini açıklarken, Seyfulislam'ı ‘tek lider’ olarak gören ‘Cemahiriye rejiminin’ destekçilerinin boyutunu küçümsemeyi reddetti.

Seyfulislam Kaddafi'yi temsil eden ekip, Ulusal Uzlaşma Hazırlık Komitesi toplantısının oturumlarından çekilmişti. Bu toplantı geçtiğimiz 13 Aralık'ta Sebha kentinde yapılmıştı. Seyfulislam’ı temsil eden ekip, Zuvare’de düzenlenen toplantıya da katılmayı reddetti ve bu kararı halen cezaevinde bulunan eski rejimin bazı unsurlarının serbest bırakılmaması da dahil olmak üzere çeşitli nedenlere bağladı.

Gazazife Aşireti Konseyi’nin bir üyesi, “Ulusal uzlaşma sürecinden sorumlu olanlar bu konunun ciddiyetinin farkında değiller. Ayrıca halk hareketinin göreceli boyutlarını da görmezden geliyorlar. Bu nedenle Seyfulislam Kaddafi'nin ekibinin toplantıları boykot etme kararını destekliyoruz” açıklamasında bulundu.

Konsey üyesi, Şarkul Avsat’a yaptığı açıklamada “Libya Başkanlık Konseyi Sözcüsü Necva Vehibe’nin Kaddafi hareketinin büyüklüğüne ilişkin değerlendirmesine” aşiretin itirazını tekrarladı. “Vehibe’nin eski rejimin tüm destekçileri ve Seyfulislam’ın ekibini tek bir vücut olarak” gördüğünü ifade etti.

Zuvare kentinde Ulusal Uzlaşma Hazırlık Komitesi'nin dördüncü toplantısı düzenlemeden önce yerel medyada yer alan açıklamasında Vehibe, eski rejimin “birden fazla parti ve grup tarafından temsil edildiğini” söyledi.

Libya’nın merkezindeki şehir ve kabilelerin yüksek konseyleri, Batı Bölgesi Konseyi, Evlad Vafi Kabilesi Konseyi, uzlaşma toplantılarıyla ilgili olarak Seyfulislam Kaddafi'nin ekibinin tutumunu desteklemek üzere Gazazife Aşireti Konseyi'ne katıldı. Gazazife Aşireti Konseyi’nde, Libya Başkanlık Konseyi'nin mahkumların serbest bırakılması ya da Seyfulislam’ın ve Muammer Kaddafi'nin ailesinin yasal konumunun bütünlüğü meselesinde Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) ve uluslararası topluma çağrıda bulunma konusunda herhangi bir şey yapmadığı dile getirildi. Ayrıca Libya Başkanlık Konseyi, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nden gelen düzenlemeleri de durdurmak için harekete geçti.

Söz konusu konseyler, uzlaşma toplantısına katılan Seyfulislam Kaddafi'nin ekibinin “Cemahiriye rejiminin tüm yelpazelerini temsil ettiğini ve kendilerini kimin temsil ettiğine kimsenin müdahale etme hakkı olmadığını” ifade etti. Ayrıca bu konseyler, “Cemahiriye rejiminin tüm destekçileri için uzlaşmanın liderinin Seyfulislam olduğunu ve kendilerini başka kimsenin temsil etmediğini” vurguladı.

“Ulusal uzlaşmanın, gündemleri olmayan ve dışarıdan kontrol edilen herhangi bir harekete mensup olmayan vatansever insanlar gerektirdiği” sonucuna varan Konsey, bir üst uzlaşma komisyonu kurulması ve mahkumların yasal statülerinin belirlenerek serbest bırakılmaları çağrısında bulundu. Konsey, özgür ve adaletli seçimlerin yanı sıra seçilmiş bir hükümete geçişi de içeren gerçek bir uzlaşma için gerekli koşulları yaratmak adına bu maddelerin uygulamaya geçirilmesi gerektiğini savundu.

Vehibe, Kaddafi'nin ekibinin geri çekilmesini “siyasi çekişme” olarak tanımlamıştı. Ancak Kaddafi ekibi bu tanımlamayı kabul etmedi ve şu açıklamayı yaptı: “Bunun için bir nedenimiz yok. Biz makamlarına ve ayrıcalıklarına tutunmaya çalışan egemen sistemin bir parçası değiliz.”

Seyfulislam Kaddafi'nin ekibi, Kaddafi'nin damadı ve dönemin askeri istihbarat şefi olan 73 yaşındaki Abdullah Senussi'yi kastederek “Bir kişinin yargılanmadan cezaevinde kalmaya devam etmesi ve oturumların geçerli bir yasal neden olmaksızın 11 kez ertelenmesi düşünülemez” diyerek mahkumların serbest bırakılması gerektiği noktasında ısrar etti.

Senussi'nin geçtiğimiz aylarda Trablus Temyiz Mahkemesi önüne çıkarılması gerekiyordu. Ancak Abdurrauf Kara liderliğindeki silahlı milislerden oluşan Caydırıcı Güç, Kaddafi'yi korumakla görevli güvenlik şefi Mansur Dav ile birlikte kendisini mahkemeye getirmeyince, mahkeme davanın görüşülmesini üst üste 11 kez erteleme kararı aldı.

Libya'nın güneyindeki konseylerle aynı çizgide yer alan toplumsal hareketler, gençlik hareketleri ve sivil toplum örgütleri, Senussi, Mansur ve diğer mahkumların yargılanmamasını “insan haklarının açık bir ihlali” olarak değerlendirdi.

Zuvare’de düzenlenen toplantıya katılan BM Libya Özel Temsilcisi Abdullah Bathiliy, ulusal uzlaşmanın sağlanmasının “yıllar süren çatışma ve bölünmenin ardından kesintisiz bir çaba gerektirdiğini” belirtti. Bathiliy, aynı krizleri yaşayan ve üstesinden gelen diğer ülkelerin örneklerinden yola çıkarak Libyalıların “bu ülkelerin deneyimlerinden faydalanması gerektiğini” vurguladı.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın