Mürettebat, yanan Japon uçağındaki tüm yolcuları 90 saniyede tahliye etmeyi nasıl başardı?

367 yolcu ve 12 mürettebatın tamamı 20 dakikadan kısa sürede uçaktan indi

Japonya Havayolları’na ait bir uçak Tokyo’daki Haneda Havaalanı’ndaki pistte alev aldı / Fotoğraf: AFP

Japonya Havayolları’na (JAL) ait bir yolcu uçağının, Tokyo’daki Haneda Havaalanı’na inerken pistte bulunan bir sahil güvenlik uçağına çarpmasının ardından çıkan yangını söndürmek itfaiyecilerin altı saatten fazla zamanını aldı.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian gazetesinden aktardığı habere göre, 12 mürettebatın uçaktaki 367 yolcuyu tahliye etmesi ise 90 saniye sürdü.

Uçak yangın nedeniyle dumanla dolarken, dehşete düşen yolcular camdan alevlerin büyümesini izledi.

JAL uçuş görevlileri ise, güvenlik eğitimleriyle ilgili her ayrıntıya güvenerek, tedirginliklerini gizledi.

Havayoluna göre, 367 yolcu ve 12 mürettebatın tamamı 20 dakikadan kısa sürede uçaktan indi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Japon ve uluslararası havacılık uzmanları, altı yolcusundan beşi hayatını kaybeden, Japonya Sahil Güvenliği’ne ait Bombardier DHC8-300 uçağının nasıl doğrudan Airbus A350’nin yoluna çıktığını belirlemeye çalışıyor.

Eylemleriyle büyük bir felaketi önleyen mürettebat ise, soğukkanlılıkları ve profesyonellikleri nedeniyle övüldü.

Pilot, ateş topuna dönen uçağı başarıyla durdururken, hasarlı PA sistemini kullanamayan mürettebat, megafon aracılığıyla sakin bir şekilde yolculara tahliye talimatı verdi.

Başkent Tokyo’ya hizmet veren iki uluslararası havaalanından biri olan Haneda’daki terminal binasından çekilen görüntüler, uçağın pistte hızla ilerlerken alevler içinde olduğunu ve ‘mucizevi tahliye haberlerinin’ abartılı olmadığını gösterdi.

Yolculardan Tsubasa Sawada, “İlk başta motordan kıvılcımlar çıktığını gördüğümde biraz güldüm, ancak yangın başladığında sorunun bundan daha fazlası olduğunu fark ettim. Gerçekten öleceğimi sandım” dedi.

Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, uçaktaki bir kadının “Lütfen beni buradan çıkarın” diye bağırdığı ve bir çocuğun “Neden kapıları açmıyorsunuz?” diye sorduğu duyuldu.

ewfwe.jpeg

Havadan çekilen bir fotoğrafta, Japon Sahil Güvenlik uçağıyla çarpıştıktan sonra yanan Airbus A350 görülüyor / Fotoğraf: Reuters

 

Mürettebat ve yolcuların eylemlerinin trajediyi önlediği düşünülüyor. İnanılmaz bir şekilde hiçbiri ciddi şekilde yaralanmadı.

İtfaiyeciler alevlerle mücadele etmeye başladığında, mürettebat tahliye kanallarını çoktan açmıştı.

Daha da önemlisi, yolculardan hiçbiri acil çıkışlara giden yolu tıkamamak için koltukların üzerindeki dolaplardan el bagajlarını almak için durmadı.

İki saatten daha kısa bir süre önce yolcular, kendilerini tam olarak bunu yapmaya teşvik eden bir güvenlik videosu izlemişlerdi.

Videoda bir uçuş görevlisi, “Tahliye edilirken bagajınızı bırakın!” diye uyarıyordu.

Ayrıca videodaki animasyonda, çantalar ve yüksek topuklu ayakkabıların şişirilebilir tahliye kaydıraklarına verebileceği hasar gösterildi.

Havacılık uzmanları, uçuş görevlilerinin gösterdiği sarsılmaz soğukkanlılığın, yolcular arasındaki yüksek düzeydeki işbirliğiyle birleştiğinde, rahatsız edici bu olayın büyük bir felakete dönüşmesini önlediğini söyledi.

İngiltere merkezli havacılık danışmanlığı Ascend by Cirium’un Hava Güvenliği Direktörü Paul Hayes konuya ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı;

“Kabin ekibi mükemmel bir iş çıkarmış olmalı. Tüm yolcuların uçaktan inmesi mucizeydi.”

Eski hava trafik kontrolörü Michele Robson ise şunları söyledi;

Mürettebat çok zor koşullar altında tahliyeyi gerçekten iyi başardı. Yolcuların alevleri gördüklerinde paniğe kapılmaları doğaldır ve belli ki bir tür çarpışma yaşanmıştı, bu da uçaktakiler için son derece endişe verici olsa gerek.

Pilot ve ABD merkezli bir havacılık güvenliği danışmanlığı şirketinin kurucusu John Cox da, kabin ekibinin yolcuları uçaktan bu kadar hızlı bir şekilde indirerek ‘olağanüstü derecede harika bir iş çıkardığını’ söyledi.

477919.jpeg
Yetkililer, pistte bulunan JAL’a ait yolcu uçağının yanan enkazını inceliyor / Fotoğraf: AFP

 

Cox, “Bu iyi bir eğitim olduğunu gösteriyor. Eğer videoya bakarsanız, insanların bagajlarını çıkarmaya çalışmadıklarını görürsünüz. Sadece uçaktan çıkmaya odaklanıyorlar” diye ekledi.

Tahliye sırasında güvenlik konusundaki titizliğin kökleri, daha iyi uçak tasarımı ve sektör genelinde daha sıkı standartlardan kaynaklanıyor.

Aynı zamanda JAL’ın, havacılık tarihinde tek bir uçağın dahil olduğu ölümcül bir kazadaki payı da var.

12 Ağustos 1985’te, Tokyo’dan Osaka’ya uçan bir JAL jumbo jeti bir dağa çarptı ve uçaktaki 524 kişiden 520’si öldü.

Her ne kadar kaza pilot hatasından değil, Boeing mühendisleri tarafından gerçekleştirilen hatalı onarımdan kaynaklansa da, kaza ve sonuçları şirketin güvenlik kültüründe silinmez bir iz bıraktı.

JAL, kazadan yaklaşık 40 yıl sonra, airairatings.com sitesi tarafından düzenli olarak dünyanın en güvenli havayollarından biri olarak gösteriliyor.

İngiltere’deki Cranfield Üniversitesi’nde Ulaştırma Sistemleri Direktörü olan Profesör Graham Braithwaite, BBC’ye yaptığı açıklamada, JAL’ı güvenlik alanında ‘dünya lideri’ olarak tanımladı.

Braithwaite, “Japonya’nın ulaşım güvenliği konusunda olağanüstü bir geçmişi var. Tahliye başarılı oldu ve kabin ekibinin eğitimine ne kadar zaman harcandığını gösterdi. Onların odak noktası güvenlik. Görünüşe bakılırsa inanılmaz bir iş başarmışlar gibi görünüyor” ifadelerini de kullandı.

Yolcu Sawada, uçaktan indikten yaklaşık 10 dakika sonra bir patlama meydana geldiğini belirterek, “Sadece bunun bir mucize olduğunu söyleyebilirim. Geç kalsaydık ölebilirdik” dedi.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

 

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın

DAHA FAZLA HABER OKU