Mısır'da serbest bırakılan siyasi mahkûmların gözünden cezaevi dışındaki yaşam

Cezaevinin sert ve ağır koşullarına rağmen yaşadıkları deneyim onların dünyaya daha farklı bakmalarını sağladı

Yasin Muhammed, cezaevinden çıktıktan sonra asıl geçim kaynağı olan resim sanatında aradığını buldu / Fotoğraf: Twitter

Siyasi aktivist Mustafa Ahmed'in hayatı, siyasi suçlamalardan dolayı Mısır'da bir cezaevinde yaşadığı hapishane deneyiminin ardından alt üst oldu.

İfadesine göre, cezaevine ilişkin anılar ve ayrıntılar hâlâ Ahmed'in zihninde yer alıyor.

Ahmed'in cezaevinde yaşadığı kötü günler, serbest bırakılmasından sonra bile eylemleri üzerinde açık bir etki yarattı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yatak odasının tamamını cezaevinde kaldığı koğuşa benzeyecek şekilde yeniden dizayn etmek zorunda kaldığını anlatan Ahmed, "Hapishanede yatağı kullanmak yerine yerde uyumak gibi alışkanlıklar edindim" dedi.

30'lu yaşlarındaki genç adam, psikolojik rehabilitasyon aşamasının serbest bırakılanlar için önemli bir adım olduğunu, zira bu sürecin onların dengelerini yeniden sağlamalarına ve topluma entegrasyonlarını kolaylaştırmalarına katkı sağladığını belirtti.

Ahmed, ister uyku ve uyanma saatleri, ister yemek yeme ve başkalarıyla ilişkiler olsun, cezaevi dışındaki hayatın rutininin tamamen farklı olduğunu vurguladı.


Görünmez kısıtlamalar

Ahmed yaşadığı başka bir krizden bahsederek şunları söyledi:

Koronavirüs salgınının en yoğun olduğu dönemde cezaevinden ayrıldım. Sıradan insanlar için ev dışındaki hayat kapalıydı. Benim yaşadıklarımı yaşayanlar için ise işler daha zordu.


Hiçbir siyasi partiye veya harekete katılmadığını ve bu tutumunun kişisel inancından kaynaklandığını ifade eden Ahmed, sivil toplum kuruluşlarını şu ifadelerle eleştirdi:

Sivil toplum kuruluşları, tüm siyasi tutukluların dosyalarına sahip ve serbest bırakılanlara yardım etmek için uluslararası kuruluşlardan destek alıyor. Ancak bu sadece yasal takiple sınırlı. Sivil toplum kuruluşları, siyasi tutuklulara entegrasyon, psikolojik rehabilitasyon ve çalışma olanağı sağlamıyor.


Mısır Cumhurbaşkanlığı Af Komitesi üyesi Kerim es-Saka, temmuz ayı başlarında komitenin çalışmaya başlamasından bu yana 6 binden fazla mahkûmun affedildiğini açıkladı.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin direktiflerinin uygulanmasıyla serbest bırakılanların topluma yeniden kazandırılması yönünde çalışmaların devam ettiğine işaret eden es-Saka bir televizyon kanalına yaptığı açıklamalarda "Serbest bırakılan siyasi tutukluların bazılarının Ulusal Diyalog faaliyetlerine katıldığını gördük" dedi.

Ahmed, birkaç ay önce sıcak içecek satacak bir kafe açmak için Mukattem Mahallesi'nin ana caddelerinden birini konum olarak seçti. Mekânın bir kısmını da kitaplara ayırdı.

Ahmed bu deneyimini şöyle yorumladı:

Gençlerden çok güzel tepkiler aldım. Benim için kitapların olmadığı bir proje düşünemiyorum. Kitaplar, mekâna özel bir atmosfer katıyor ve okumaya meraklı insanların ilgisini çekiyor. Aynı zamanda kitapları kafe için güzel bir dekorasyon olarak görüyorum.


Ahmed'e göre, cezaevinden çıktıktan sonra özellikle ilk aylarda iş bulmak zor bir adım. Ahmed yaşadığı süreci şöyle anlattı:

Ben her zaman tedbire bağlı kalarak haftanın üç günü karakola imza vermeye gittim. O dönem geçtikten sonra ayakkabı satışına yönelik bir proje kurdum, sonra bir kitapçıda çalışmaya başladım ve sonunda kendimi burada buldum.


Sosyal medya platformlarındaki sayfalarında mekânını tanıtan Ahmed bir yandan da cezaevi travmasını atlatmak ve başkalarıyla sorunsuz iletişim kurmaya alışmak için psikiyatriste gidiyor.

Ahmed ayrıca, saha önceki siyasi faaliyetleri nedeniyle istihdam ve seyahat konusunda kendisine uygulanan kısıtlamalardan duyduğu memnuniyetsizliği dile getirdi.


Resim sanatına kaçış

28 yaşındaki Yasin Muhammed de aynı acıyı yaşıyor. Tora Cezaevi'nden serbest bırakıldıktan sonra ailesinden veya arkadaşlarından destek bulamayan Muhammed, resim yeteneğini kullanarak asıl geçim kaynağı olan resim sanatında aradığını buldu. 

Muhammed, günlük ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla resimlerini sosyal medyada sergilemeye ve satmaya başladığını anlattı.

Muhammed, cezaevi döneminin davranışları üzerindeki etkisinden bahsederken, kalabalık toplantıların kendisi için kaygı, rahatsızlık ve korku kaynağı haline geldiğine dikkat çekti.
 

Yasin Muhammed, resim yapmayı sadece bir hobi olarak değil, çocukluğundan beri onu terk etmeyen bir arkadaş olarak görüyor .jpg
Yasin Muhammed, resim yapmayı sadece bir hobi olarak değil, çocukluğundan beri onu terk etmeyen bir arkadaş olarak görüyor / Fotoğraf: Twitter

 

Muhammed sözlerini şöyle sürdürdü:

Kalabalıklardan uzak durmaya ve kendimi çizim yeteneğimi geliştirmekle sınırlamaya karar verdim. Çünkü herkes benden uzaklaştıktan sonra dünyayla etkileşimde bulunabileceğim tek çıkış noktası bu oldu. Bana karşı olumsuz bakışın yanlış olduğunu kanıtlamanın bir yolunu resim yaparken buldum. Ben buna sadece bir hobi olarak değil, çocukluğumdan beri beni terk etmeyen bir arkadaş olarak bakıyorum.


Kendini yalnız hissetmemek için baktığı iki köpekten 'yeni ailesi' olarak bahseden Muhammed, onlarla beraber mutlu olduğunu ve onların bakımını hayatının ayrılmaz bir parçası olarak gördüğünü ifade etti.

Muhammed, toplumdan ve ailesinden bu muameleyi ve bu duyguları görmezken köpeklerin onu kabul ettiğine dikkat çekti.

20'li yaşlarındaki genç, cezaevi deneyiminin öncesine dönüp şöyle dedi:

Ailemden ayrı kaldım ve zamanımın çoğunu sokakta geçirdim. Cezaevinin tüm zorluklarına rağmen bu deneyim etrafımdaki güzel olan şeylerin değerini anlamamı sağladı. Resim yapmak çevremle iletişim kurmanın tek yolu. Bu sayede hapishane günleri, devrim dönemleri ve yaşadığım diğer önemli ve acı dolu anlar gibi hayatımdaki hatıraları belgeliyorum.


Son dönemde Mısır gerek soruşturma makamlarının kararlarıyla, gerekse Cumhurbaşkanı Sisi'nin haklarında yargı kararı çıkarılan kişilere yönelik af çıkarmasıyla yüzlerce siyasi tutuklu ve düşünce mahkumunun serbest bırakılmasına tanık oldu.

Geçen ayın ortasında Sisi, aralarında önde gelen siyasi aktivist Ahmed Duma'nın da bulunduğu çeşitli nihai cezalardan hüküm giymiş 30 mahkûm için af kararı çıkardı.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Af Komitesi üyesi Tarık el-Avdi, Sisi'nin af kararının haklarında kesin ceza verilen kişiler için geldiğini açıkladı.


Favori kahve

Muhammed Teymur da Mustafa Ahmed ve Yasin Muhammed ile aynı krizi yaşıyor.

Af çıkmadan önce 11 ay Tora Cezaevi'nde kalan Teymur, cezaevinin kendisine kahve içme, seyahat etme, hareket özgürlüğü gibi en basit konularda bile hayatın değerini anlama konusunda yeni ufuklar açtığını ifade etti.

Teymur, "Artık çoğu insanın basit saydığı her şeyden keyif alıyorum ve yaşadığım her dakikanın değerini hissediyorum" dedi.

Teymur, cezaevine girdiği için turizm alanındaki işinden, herhangi bir uyarı veya soruşturma yapılmadan kovulduğunu anlattı.

Teymur, her ne olursa olsun işine geri dönme umudunu kaybetmediğini söyledi.
 

Cezaevinden çıktıktan sonra iş bulmak zor olduğundan Ahmed Mustafa kendi mekânını açtı.jpeg
Cezaevinden çıktıktan sonra iş bulmak zor olduğundan Ahmed Mustafa kendi mekânını açtı / Fotoğraf: Sosyal medya siteleri

 

Gerçeklerden örnek vererek, siyasi konumun bireyin sosyal hayatını etkilememesi gerektiğine dikkat çeken Teymur, "Babam gençliğinde siyasi duruşundan dolayı hapse atılmıştı ama işine geri döndü ve tacize maruz kalmadan mühendis olarak meslek hayatı normal bir şekilde devam etti. Onun siyasi görüşleri sosyal hayatını hiçbir zaman etkilemedi ve bu sayede ailesinin geleceğini güvence altına almayı başardı" ifadelerini kullandı.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Af Komitesi üyesi Tarık el-Huli, geçtiğimiz Ağustos ayının sonunda bir televizyon kanalına yaptığı açıklamalarda Cumhurbaşkanı Sisi'nin, serbest bırakılanların işe dönmeleri gerektiğini bildirdiğini aktardı.

Ancak Teymur çok sayıda dilekçe sunduğunu, işe dönmesine yardımcı olmak için Mısır Temsilciler Meclisi üyeleri ve Ulusal Diyalog temsilcileriyle iletişime geçtiğini ve entegrasyon için belirlenen siteye kaydolduğunu ancak tatmin edici sonuçlara ulaşamadığını söyledi.

Teymur, "Cezaevine girip çıktığımdan dolayı herhangi bir işe başvuramıyorum. Af çıktığından beri beni rahatsız eden tek sorun bu" dedi.

Cezaevine girip çıkan kişilerin sonrasında yaşadıkları deneyimler kişiden kişiye değişiyor.

Siyasi farkındalığı olan ve kendisinin siyasi duruşunu anlayan bir aileye mensup olması nedeniyle Teymur'un cezaevine girmesi, ailesi nezdindeki imajını etkilemedi.

Ancak birçoğu cezaları bittikten sonra kendilerini aileden ve toplumdan dışlanmış bulduklarına dikkat çekti.

Teymur, kendisine yardım etmek isteyen iktidar yanlısı bazı kişilerin durumuyla ilgilendiğini inkar etmiyor, ancak cezasını çekmesine rağmen onlardan hoşnutsuz bakışlar aldığı hissini de gizlemiyor.

Suçunun yalnızca toplantı yapmak olduğunu ifade eden Teymur, serbest bırakılanların topluma entegrasyonuna yönelik süreçlerin kolaylaştırılması ve onlara gerekli desteğin sağlanması çağrısında bulundu.


Aileyle yabancılaşma

2011'deki 25 Ocak Devrimi'nin öne çıkan simalarından İsra Abdulfettah da hapis cezasının psikolojisi üzerinde bıraktığı etkilerden tam olarak kurtulamadı.

Abdulfettah, büyük toplantıların olduğu yerlerde oturamadığını, Seyyide Zeyneb gibi kalabalık bölgelerde dolaşamadığını veya el-Guriye gibi açık pazarlara gidemediğini ifade etti.

Eğer buralara gitmek zorunda kalırsa yanında birini götürmesi gerektiğini söyledi.

Serbest bırakılan tutukluların ortak sorunlarına da değinen Abdulfettah, "Bizi birleştiren şey ailelerimiz tarafından cezalandırılmamızdır. Siyasi yönelimimizden dolayı boykot ediliyoruz ve cezaevinde kaldığımız süre boyunca sevdiğimiz her şeyden mahrum kaldığımızı hissediyoruz ki bu ölümcül bir duygu" ifadelerini kullandı.

Cezaevi dışında istediğini istediği saatte yediğini vurgulayan Abdulfettah, "Özgürce yaptığımız en basit şeyler bile bizi mutlu ediyor. Mesela ben cam bardakta çay içerken mutlu oluyorum" dedi.
 

İsra Abdulfettah.jpg
İsra Abdulfettah, cezaevinden çıktıktan sonra "Özgürce yaptığımız en basit şeyler bile bizi mutlu ediyor" dedi / Fotoğraf: Sosyal medya siteleri

 

Cezaevi deneyimin ardından topluma entegre olabilme becerisine ilişkin açıklamalarda bulunan Abdulfettah, siyasi bağlılığıyla bilinen bir kişi olması nedeniyle bu krizden çok fazla etkilenmediğini söyledi.

Abdulfettah, bu durumdan en çok rastgele tutuklanan ve siyasetle hiçbir bağlantısı olmayanların etkilendiğini belirtti.

İsra Abdulfettah, serbest bırakılanların entegrasyon dosyasının, öncelikle psikolojik rehabilitasyondan başlayarak, net ve sağlam temeller üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.

Abdulfettah, cezaevinden çıktığından bu yana ilgi duyduğu konularla ilgili olarak yaklaşık iki yıl boyunca yalnız kalmayı tercih ettiğini, hiçbir şey yapmadığını ve kendini bu adıma hazır hissedip çalışmaya karar verene kadar uzun süre beklediğini anlattı.

Toplum entegrasyonu konusunun planlanmadığını ve mekanizmalarının oluşturulmadığını ifade eden Abdulfettah, serbest bırakılanlar hakkında veri toplayıp herkesi psikolojik rehabilitasyon konusunda uzmanlaşmış doktorlara yönlendirmek gerektiğini belirtti.

Kahire Amerikan Üniversitesi Siyaset Sosyolojisi Profesörü Said Sadık, serbest bırakılanların sosyal olarak rehabilite edilmesini ve yeniden yargılanmamasını, bunun yerine onlara yasaların değiştirilmesi gibi etkili güvenceler sağlanmasını öneriyor.

Sadık, Independent Arabia'ya yaptığı açıklamada "toplumun cezaevinden çıkanları affetmediğini ve bu nedenle onların sosyal cezalara maruz kaldıklarını" söyledi.

Sadık, "Toplum tarafından şüpheli olarak görülüyorlar. Bu da güvenliklerini tehdit ediyor ve iş aradıklarında kendilerinden yargı kararlarını gösteren belge isteniyor. Bu da zorunlu olarak işten dışlanmaları anlamına geliyor. Cezaevinden çıktıklarında siyasi haklarını kullanmaları engelleniyor, bazılarının seyahat etmeleri de yasaklanıyor" ifadelerini kullandı.

Serbest bırakılanlarla ilişkiler konusunda toplumsal ortamın değişmesi gerektiğini vurgulayan Sadık, bu gençlerin iş bulmak için desteğe ihtiyaçları olduğunu belirtti.

Sadık, "Takip edilmemeleri ve sosyal olarak dışlanmamaları için imajlarını ve itibarlarını bozmaktan kaçınılması gerekiyor. Siyasi ve toplumsal olarak maruz kaldıkları çarpıklık onların geleceklerini etkileyecek. Bazılarının ise yurtdışına seyahat fırsatlarını aramaktan başka çaresi kalmayacak" dedi.

 

 

Independent Arabia

DAHA FAZLA HABER OKU