Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü: Ekonomiyi istikrara kavuşturacak politikaların uygulanmasında Türkiye'ye eşlik etmeye kararlıyız

Lopez, "TCMB'nin uyguladığı para politikasının sıkılaştırılması, Hazine ve Maliye Bakanlığının mali açığı azaltma tedbirlerinin doğru yönde atılan adımlar olduğuna inanıyoruz" dedi

Fotoğraf: AA

Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez, Bankanın Türkiye'nin ekonomik politikalarına ilişkin değerlendirmelerine, Dünya Bankası Grubu'nun Türkiye'deki faaliyetleri ve gelecek yıllar için planlarına ilişkin Anadolu Ajansı'nın (AA) sorularını yanıtladı.

Lopez, Türkiye'nin ekonomisi ile ilgili, "Geçtiğimiz 20 yıl boyunca Türkiye'nin ekonomik performansı çok iyiydi ve bu durum nüfusun yaşam standardında önemli iyileşmelere yol açtı. Ancak, yüksek enflasyon oranları, aşırı değerli döviz kuru ve 6 Şubat depremleriyle ilgili harcama ihtiyaçlarından kaynaklanan mali baskılar bu sicili riske atmaktadır. Bu bağlamda, Merkez Bankası tarafından uygulanmakta olan para politikasının sıkılaştırılması, bozucu mali düzenlemelerin gevşetilmesi, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından mali açığı azaltmaya yönelik mali gelir tedbirlerinin doğru yönde atılmış adımlar olduğuna inanıyoruz" dedi.

Türkiye'deki yüksek enflasyonla ilgili ise Lopez, "Liradaki değer kaybı nedeniyle kısa vadede enflasyonun arttığını görmek mümkün olsa da uzun vadede yüksek büyümenin sağlanması için enflasyonun düşürülmesi kilit önem taşımaktadır" ifadelerini kullandı.

Yaklaşık 35 milyar dolarlık mali paket

Dünya Bankası'nın Türkiye'de taahhüt etmeyi planladığı bildirilen 18 milyar dolarlık mali paket ile ilgili Lopez şunları kaydetti:

Gerçekten de ekonomiyi istikrara kavuşturacak politikaların uygulanmasında Türkiye'ye eşlik etmeye kararlıyız. Devam etmekte olan 17 milyar dolarlık programımıza ek olarak, önümüzdeki üç yıl içinde Dünya Bankası Grubu Yönetim Kurulu'na 18 milyar dolarlık yeni operasyonlar hazırlamayı ve sunmayı öngörüyoruz. Bu miktar hükümete doğrudan kredi verilmesini ve özel sektöre destek verilmesini kapsamaktadır. Türk özel sektörüne yönelik destek, doğrudan yatırım, garantiler ve yaklaşık 5 milyar dolarlık ticari finansmanın harekete geçirilmesi yoluyla bunun üçte ikisi kadar olabilir. Dolayısıyla, Banka Grubu İcra Direktörlerinin farklı operasyonları onaylamasına bağlı olarak, tüm finansman araçları dikkate alındığında bu, yaklaşık 35 milyar dolarlık geçici bir toplam mali paket anlamına gelmektedir. Bu paket, yönetimin makroekonomik istikrarı yeniden tesis etmek için gösterdiği güçlü kararlılığa ve daha da önemlisi attığı adımlara karşılık vermektedir. Ve bu paket, Dünya Bankası Grubu'nun özel sektör kolu aracılığıyla kaynakları harekete geçirme kabiliyetinden yararlanmaktadır. Dünya Bankası programı açısından, halihazırda aktif olduğumuz öncelikli alanlara ve özellikle de bu yaz yaşanan rekor sıcaklıkların da gösterdiği üzere çok güncel bir sorun olan iklim değişikliğine katılımımızı sürdürmeyi öngörüyoruz.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU