Yunan Ordusu Başkomutanı Trikupis’in bilinmeyen bir fotoğrafı ortaya çıktı

Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan köşesinde, Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde Yunan Ordusu’na komutanlık yapan Trikupis’in bilinmeyen bir fotoğrafını yayımladı. Çölaşan’a bir okuru tarafından gönderilen fotoğraf Kırşehir esir kampında çekilmiş

Yunan Orduları Başkomutanı Nikolaos Trikupis ve Cerrah Tümgeneral Muhtar Davaz  Fotoğraf: Sözcü Gazetesi

Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan, 30 Ağustos Zafer Bayramı yazısında, Haldun Ersanlı adlı okurundan gelen tarihi bir fotoğrafı yayımladı.

Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde Yunan orduları başkomutanı olan Nikolaos Trikupis’in Kırşehir esir kampında çekilen fotoğrafını okurları ile paylaşan Çölaşan, fotoğrafın hikayesini şöyle anlattı:

Önceki gün, bir okurumdan aldığım eposta mesajı şöyle: “Selamlar Emin Bey, ben Haldun Ersanlı. Dostunuz rahmetli (büyükelçi) Özcan Davas'ın yeğeniyim. Dedem, annemin babası tümgeneral cerrah Muhtar Davaz genç mezun bir tabip olarak Çanakkale Savaşı'na katılıyor. İstiklal Savaşımızda Aydın cephesinde. Trikupis teslim alındığında dedemi doktor yaver olarak kendisine veriyorlar ve tutsak olduğu dönemde kendisine hizmet ediyor. Savaş sonrasında dedem Roma'ya, ihtisasını yapmak üzere amcası büyükelçi Suat Davaz'ın yanına gidiyor ve her nasılsa dedem ve Trikupis Roma'da sık sık görüşüyorlar. Ailede anlatılanlara göre Trikupis dedeme tahsili sırasında maddi destek veriyor. Uzun yıllar mektuplaştılar. Annem, dedemin 1980'de vefatından sonra kitapları ve o mektupları Numune Hastanesi'ne bağışlamış. İlginizi çekeceğini ümit ederek (Kırşehir'de esir kampında çekilen fotoğrafı)gönderiyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

Çölaşan, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Bir başkomutan düşünün, esir düşen düşman ordusu başkomutanının yanına esir kampında bile genç bir doktoru yaver olarak görevlendiriyor. Fotoğraf Anadolu bozkırında çekilmiş. Arkada yeni dikilen ağaç fidanları görülüyor. Trikupis üniformalı. Belki tarihçilerin ve araştırmacıların işine yarar diye yayınlıyorum. Okurum Haldun Ersanlı'ya teşekkür ediyorum.

Emin Çölaşan’ın yazısını okumak için tıklayınız

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU