İmamoğlu'nun hapis talebiyle yargılandığı davanın hakimi: Bu sözleri Soylu'ya söylemiştir

Savcı mütalaasında İmamoğlu hakkında cezalandırma talep etti. Dava 14 Aralık'a ertelendi

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu’nun 31 Mart seçimlerinin iptal edilmesinin ardından yaptığı basın açıklamasında eski Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Sadi Güven ve üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı dava başladı.

Duruşmada tanık olarak dinlenen FOX TV muhabiri Gülşah İnce "Görüntüler de ayan beyan ortada. Ham görüntüleri ve haberi size gönderdim. Sayın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kendisi hakkında sarf ettiği sözleri tırnak içinde alıntılayarak aynen İmamoğlu’na sordum. O da yanıt verdi. Başka TV kanalları da vardı. Aynı gün Soylu'ya yanıt olarak haberleştirdik" dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Hakimler kararlarıyla konuşur"

İnce'nin bu ifadesinin ardından Hakim "Sözlerin kime yönelik olduğu, muhatabı belli. Tartışmasız. Sayın Süleyman Soylu'ya karşı söylendiği belli" ifadesini kullandı.

İmamoğlu'nun avukatı Gökhan Günaydın, hakimin sözlerinin kayda geçmesini istedi. Hakim ise bu talep karşısında “Hakimler kararlarıyla konuşur. Bu, düşünce” dedi.

Fox TV muhabiri İnce, beyanlarına devam etti. İnce, “Soruyu sorduğumuz tarih 4 Kasım, soruyu sorduğumda YSK üyelerine karşı bir yorum düşünmedim. Kasımda sorduğum sorudan böyle bir anlam çıkarmadım. Diğer gazeteci arkadaşlarım da YSK üyelerine yönelik bir yorum çıkarmadı" diye konuştu.

İmamoğlu'nun avukatı tekrar söz alarak, İmamoğlu'nun; "Söze bakarım söz mü diye adama bakarım adam mı diye" kime karşı söylendiğinin sorulmasının istenmesi sırasında hakimin verdiği cevabının tutanağa geçirilmesini tekrar talep etti. Hakim bunun üzerine kendi sözlerini de tutanağa geçirdi.

Avukatın ifadeleri üzerine hakim, "Bu sözlerin Süleyman Soylu'ya söylenmediğini iddia eden başka biri varsa gelsin" ifadelerini kullandı.

Reddi hakim talebi kabul edilmedi

Duruşmanın devamında avukatlar, hakimin tarafsız olduğuna inanmadıklarını belirterek reddi hakim talebinde bulundu.

Hakim, avukatların reddi hakim talebini reddetti.

Hakimin savcının esas hakkındaki mütalaasını sunmasını istemesi üzerine avukatlar, itiraz ederek beyanların bitmediğini söyledi. Bunun üzerine duruşma avukat beyanlarıyla devam etti.

Savcı siyasi yasak istedi

Esasa ilişkin mütalaasını açıklayan duruşma savcısı, İmamoğlu'nun sözlerinin, "Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine alenen hakaret" suçunu oluşturduğunu iddia ederek, İmamoğlu'nun 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.

Mütalaada, İmamoğlu hakkında siyasi yasak talebi ile ilgili olarak şu ifadeler kullanıldı:

Sanık hakkında üzerine isnat olunan ‘Kurul Halinde Çalışan Kamu Görevlilerinden Dolayı Alenen Hakaret Suçu’ yönünden Türk Ceza Kanunu 53. maddesinin uygulanmasını gerektirir hüküm takdir edilmesi halinde, sanık hakkında bahse konu yasa maddesinin uygulanmasına..

Hakim davayı 14 Aralık’a erteledi.

İmamoğlu'ndan açıklama

Duruşma sonrası gazetecilere açıklama yapan İBB Başkanı, mahkeme hâkiminin,  “Bu sözlerin kime karşı söylendiği belli” demesine atıfta bulunarak, "Israrlı bir biçimde hâkim, sözlerimin muhatabının Sayın Bakan olduğunu dile getirmiştir. Bu ısrarlı tarife rağmen, savcının en üst düzeyden mütalaa bildirmesi şaşırtıcı ve üzücüdür" diye konuştu.

İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:

Bugüne kadar olanlar toplumun vicdanında toplumun vicdanında yerini bulmuştur. Bugün net olarak beraat beklerdim. Yargı süreci devam ediyor, mahkemeyle ilgili daha fazla beyanda bulunmak istemiyorum ama son olarak şunu söyleyeyim, içeride ettiğim duayı, vatandaşlarımızın huzurunda etmekten geri durmayacağım, Allah memleketimizi ve memleketimizin insanını, vicdan, adalet ve ahlak yoksunu insanların şerrinden korusun. 

Herkesin hukuka, adalete ihtiyacı olduğunu unutmamamız gerekiyor. Devletin dini adalettir sözü çok kutsal, çok önemli, çok özel. Ben her zaman duamı kendi adıma da ederim, Allah'ım kimseye adaletsiz bir süreç yaşatmayayım diyorum. İnsanlara adaletli hizmet edebilmek bir devlet insanının temel sorumluluğudur. 

İmamoğlu kararın ardından yaptığı paylaşımda ise "Bu bir adalet davasıdır ve biz bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Bu süreçte destek mesajı paylaşan siyasi partilerimizin liderlerine ve yöneticilerine, milletvekillerimize, belediye başkanlarımıza, sanatçılara, gazetecilere, aydınlara ve tüm yurttaşlarımıza teşekkürler" ifadesine yer verdi.

Ne olmuştu?

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi'ne katılmak için Fransa'ya giden İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için isim vermeden "Avrupa’ya giderek Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek" açıklaması yapmıştı.

İmamoğlu da kendisine bu ifadelerin sorulması üzerine "31 Mart seçimini iptal ettirenler ahmaktır" diye konuşmuştu.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu daha önce mahkemede verdiği savunmada davaya konu basın açıklamasında verdiği demeci, kendisine yöneltilen bir soru üzerine verdiğini söylemişti.

Sözkonusu sorunun temelinin de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıklamalarında kullandığı bir kelime üzerine olduğunu kaydeden İmamoğlu, "Öncelikle burada verilen demeç bir soru üzerine verilen demeçtir. Sorunun temelinde İçişleri Bakanı'nın şahsıma yönelik açıklamalarında 'Ahmak' kelimesini kullanmasıdır. Söz konusu cevabım bu sorunun üzerine olmuştur. Dolayısıyla bana kullanılan bu 'ahmak' kelimesine karşılık olarak kullanılmış bir kelimedir ve muhatabı da Sayın İçişleri Bakanı'dır. Dolayısıyla asla YSK'yı veya üyelerini herhangi birisini muhatap olarak böyle bir beyanda bulunmadım" ifadelerini kullanmıştı.

Hiçbir zaman mahkeme heyetlerine yönelik olumsuz muhataplığının olmadığı savunan İmamoğlu, "Seçimin iptal etmesine yönelik bütün siyasi aktörler, hükümeti temsil eden siyasi kimlikler ve herkes bu konuda beyanda bulundular. YSK'nın ne yaptığı ya da ne kararlar verdiği benim sözümün muhatabı değildir. Benim irademi kendi ifadem tanımlar. İptal edenler ibaresinden ettirenleri kastettim. YSK üyelerini kastetmedim" diye konuşmuştu.

İddianamede, İmamoğlu’nun "Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret" suçundan 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapsi ile seçme ve seçilme haklarından mahrumiyeti istenmişti.

 

 

 

 

Independent Türkçe, Cumhuriyet, Gazete Duvar

DAHA FAZLA HABER OKU