Milli Gazete yazarı: Yandaşlar çaresizlik içinde

"İçinde bulundukları çaresizliği gözlerden uzak tutabilmek için de böyle şeyler yazıp duruyorlar"

Fotoğraf: AA

Milli Gazete yazarı Zeki Ceyhan, ismin vermeden Sabah yazarı Mehmet Barlas’a “yandaş” diye seslenerek bir yazısı dolayısıyla tepki gösterdi.

Ceyhan, bugünkü “Yandaşlar çaresizlik içinde” başlıklı köşe yazısında "Yandaşlar büyük bir çaresizlik içindeler! Doluya koyuyorlar almıyor, boşa koyuyorlar dolmuyor! Hâl böyle olunca da ne diyeceklerini bilemez bir hale geliyorlar. Tüm umutlarını yine Erdoğan’a bağlıyorlar. Yandaş çaresizliğin en bariz örneklerini o takımın köşe yazılarında görmek mümkün” dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İsmini vermeden Barlas’ın bir köşe yazısından bir alıntı yapan Ceyhan, şöyle devam etti:

İçlerinden biri diyor ki: “Erdoğan’ı yeniden seçtirmek milli bir görevdir!” İyi ki bu tanımlamayı yaparken “yerli ve milli bir görevdir” demiyorlar! Yandaş kalem “milli görevdir” demekle yetinmeyip bir de şunları söylüyor“Eğer Türkiye’yi kararsızlıklara, beceriksizliklere ve küfürbazlıklara terk etmek istiyorsak ortada bol aday var.” Kararlılık! Beceriklilik! Ve küfürbazlıktan uzak bir üslup! Evet, bunlar hasreti çekilen özellikler! Yani şu anda da aranan vasıflar! Ama yandaş çaresizlik bu durumun farkında bile değil ve olası bir değişiklikte bu durumların ortaya çıkacağı varsayımı ile yazılar kaleme alıyorlar.

Yandaş çaresizlik yeniden seçilmesinin milli bir görev olarak gördüğü Erdoğan’ın kafasında sayısız proje olduğunu, Kanal İstanbul’un bunlardan sadece biri olduğunu ifade ediyor. Hangi siyasinin kafasında proje yok ki! Hepsinin kafası proje dolu! Bırakın siyasileri sokaktaki vatandaşların kafası bile projeden geçilmiyor. “Ben başkan olsam” diye başlayan nice konuşmaya hep birlikte tanık olmuyor muyuz? Siyasilerin kafasında “sayısız projeden” çok “isabetli proje” aransa daha sağlıklı bir iş yapılmış olmaz mı? Öyle projeler var ki yapılıp bitirildikten sonra faydasından çok zararı olduğu ortaya çıkıyor. Geçiş-yatış garantili köprüler, otoyollar, şehir hastaneleri gibi projeler şimdi omuzlarımıza yüklenen bir yük haline gelmediler mi? Ya yüz binlerce kişinin uçacağı varsayılan ama birkaç bin kişiden fazla uçacak kişi bulamayan havaalanı projelerine ne demeli? 

Ceyhan, "Yandaşlar gerçekten büyük bir çaresizlik içindeler. İçinde bulundukları çaresizliği gözlerden uzak tutabilmek için de böyle şeyler yazıp duruyorlar" yorumunu yaptı.

 

Milli Gazete, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU