Muhalefetten Erdoğan'a "bunlar daha iyi günler" tepkisi

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Akşener'e yapılan saldırı girişimi için kullandığı ifadeleri "mafya ağzı" olarak niteledi. Akşener ise, "İşte biz, tam olarak da bu nedenle, İYİleştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem diyoruz" dedi

Geçen hafta Rize İkizdere ziyareti sırasında Akşener'e, bir grup kişi tarafından Erdoğan'ı Netanyahu'ya benzetmesinden dolayı tepki göstermişti. İYİ Partililer ile grup arasında gerginlik yaşanmış ve polis araya girmişti / Fotoğraf: AA

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İYİ Parti lideri Meral Akşener'e Rize'de ziyareti sırasındaki saldırı girişimi için "Bunlar daha iyi günler" ifadesini kullanmasını eleştirdi.

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Kılıçdaroğlu, erken seçim çağrısı yaparak şunları kaydetti:

Erdoğan binlerce trolünden umudunu kaybetmiş olacak ki, kendi de trol gibi konuşmaya başlamış. Mafya ağzı ile “bunlar daha iyi günler” demiş. Geç bunları kardeşim geç. Er meydanına gel, milletten korkulmaz. Sandığı getir sandığı!

Kılıçdaroğlu paylaşımında, "HemenSeçim" etiketini de kullandı.

Akşener'den açıklama

Söz konusu ifadeler ile ilgili Akşener de sosyal medya hesabından açıklama yaparak, "İşte biz, tam olarak da bu nedenle, İYİleştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem diyoruz" dedi.

Altay: Ne yapacaksın Erdoğan, bizi öldürecek misin?

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da Erdoğan'ın açıklamalarına düzenlediği basın toplantısında tepki gösterdi. 

Altay, ''Ne yapacaksın Erdoğan, bizi öldürecek misin? Bizi öldürtecek misin? Bunlar istedikleri ile gidemeyecek mi? Sen böyle insanları tahrik ederek, muhalefet liderleri ilinize gelirse taşlayın demek suretiyle, ne yapmak istiyorsun?'' ifadelerini kullandı.

Türkkan: Cumhurbaşkanı suçunu itiraf etmiştir

İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfi Türkkan da DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada "Sayın Cumhurbaşkanı’nın ifadeleri aslında bir suç itirafıdır. Sayın Cumhurbaşkanı bugün TBMM kürsüsünden kendi suçunu itiraf etmiştir. İfadelerinde şantaj, tehdit, azmettirme var. Kiminle yaptı. Orada gönderdiği çapulcu, çetecilerle yaptırdı. ‘Türkiye’yi çetecilerin elinden kurtaracağım’ diyen adamın çetelerin ağzıyla konuşması nasıl mümkün olabilir?” diye konuştu.

Türkkan şöyle devam etti:

Siz hem çetecilerin ağzıyla konuşacaksınız, çetecileri azmettireceksiniz, sonra biz çetelerden temizleyeceksiniz. Hadi oradan be. Bu memlekette, 81 vilayetin hepsine birden biz gideriz. Kim varsa hepsini de göndersin. Bu işler öyle tehdit etmekle, şantajla olmaz. Bir Cumhurbaşkanı’na bu ifadeler yakışıyor mu? Hangi demokrasiyle yönetilen ülkede mümkün? Saray ve şürekâsı ülke için ciddi güvenlik sorunu haline gelmiştir. Bu ülke Saray ve şürekâsından kurtulmazsa aynı Venezuela gibi bir hale gelir. Bir an önce erken seçim yapılmalı. Sadece bu bile erken seçim yapılması için çok önemli bir gerekçe.

Tanrıkulu: Linç girişiminde bulunun çağrısı yapıyor

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise tepkisini şöyle dile getirdi:

Bakın bunu herhangi bir insan söylemiyor, bunu bir siyasi partinin, iktidar partisinin genel başkanı ve Sayın Cumhurbaşkanı söylüyor ve sokağa açıkça muhalefete karşı linç girişiminde bulunun çağrısı yapıyor. Yani bu çağrıdan sonra sokağın ne yapacağı hiç belli olmaz. İnsanlar durumdan vazife çıkartırlar. Daha önce çünkü Genel Başkanımıza Ankara’da yapılmıştı aynı, benzer bir saldırı. Çok ağır ve çok vahimdir. Bunu sonuçlarının ne olacağını kimse kestiremez. Sayın Cumhurbaşkanının bu sözlerini acilen düzeltmesi lazım, çok acil bir biçimde düzeltmesi lazım. 

Karamollaoğlu: Üstlendiği makamın sorumluluğundan çok uzak

Saaadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Özellikle Sayın Cumhurbaşkanının bugün Sayın Akşener’e yönelik sarf ettiği; ‘Daha neler olacak neler, bunlar daha iyi günler’ ifadesi üstlendiği makamın sorumluluğundan çok uzaktır” ifadelerini kullandı.

Aydın: Ne ahlaki ne vicdani 

Saadet Partisi Sözcüsü Birol Aydın, Erdoğan'ın açıklamaların, kendisi ve ülke adına son derece talihsiz olduğunu ifade ederek, “Milletimizi derin bir hayal kırıklığına uğratmıştır. Akşener için sarf edilen sözler ise; ne ahlaki ne vicdani ne hukuki ve ne de insanidir!” dedi.

“Yaklaşık 3 haftadır kamuoyunu meşgul eden vahim iddialar hakkında bu kadar süre sessiz kalınması ve bu kadar uzun süren sessizliğin ardından bir de böylesine açıklamalar yapılması, tam olarak bir tükenmişliğin ve de tıkanmışlığın ifadesidir” ifadelerini kullanan Aydın şöyle devam etti:

Yaşanan gelişmeler; iktidarın yönetme zaafını, tedirginliğini, iktidar süresini uzatmak adına hassas dengeleri gözetme kaygısıyla karar almakta zorlandığını ve vatandaşı memnun etmek yerine, iktidar koalisyonlarını memnun etmeye çaba harcadığını ortaya koymaktadır. Bu son gelişmeler bir kez daha açıkça göstermiştir ki; iktidar seçim kazanma hırsını, memleketimizin ve insanımızın sorunlarını çözme hırsının önüne koymuştur! Fakat ümitsizliğe kapılmaya hiç gerek yoktur. Öyle görülüyor ki; milletimizin sorunlarının çözümü yolunda önümüze gelecek seçim sandıkları, ülkemiz adına büyük fırsatlara gebedir. Şimdiden hayırlı olsun!..

Ne olmuştu?

Geçen hafta Rize İkizdere ziyareti sırasında Akşener'e, bir grup kişi tarafından Erdoğan'ı Netanyahu'ya benzetmesinden dolayı tepki göstermişti. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İYİ Partililer ile grup arasında gerginlik yaşanmış ve polis araya girmişti.

Erdoğan ise bugünkü grup toplantısında Akşener'e yönelik saldırıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

Gelin Hanım beni Netanyahu'nun yerine koyuyor sonra da memleketim Rize'ye gidiyor. Rize'de gayet güzel bir ders veriliyor. Sen Rize'nin uşağına böyle hakaret edip, Netanyahu yerine koymaya çalışırsan yapılacak olan budur. Yine dua etsin ki, Gelin Hanım'a çok ileri gitmeden bir ders verdiler. Daha neler olacak, neler. Bunlar iyi günler. Bu ülkede ahde vefa diye bir şey var. Ahde vefa olmazsa bu millet affetmez.

 

 

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU