Bakan Varank: Türkiye bir uzay ülkesi

“Ülkemizde uzay alanında gelişmiş çok önemli kabiliyetler var”

Fotoğraf: İHA

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Türkiye bir uzay ülkesi, ülkemizde uzay alanında gelişmiş çok önemli kabiliyetler var. Biz de Türkiye Uzay Ajansı'nın hazırladığı Milli Uzay Programı ile bu kabiliyetleri bir araya getirerek tam bir koordinasyon içerisinde önemli hedefler belirledik” dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Milli Uzay Programı çalışmaları kapsamında milli ve özgün hibrit roket motorları üreten Delta V’nin İstanbul’daki tesisinde bir toplantı yaptı. 

Milli Uzay Programı ile Türkiye’yi uzay ligine taşımayı ve gelişen uzay ekonomisinden alınan payı artırmayı hedeflediklerini söyleyen Bakan Varank, “Türkiye bir uzay ülkesi, ülkemizde uzay alanında gelişmiş çok önemli kabiliyetler var. Biz de Türkiye Uzay Ajansı'nın hazırladığı Milli Uzay Programı ile bu kabiliyetleri bir araya getirerek tam bir koordinasyon içerisinde önemli hedefler belirledik” diye konuştu.

Bakan Varank, bu hedeflerin başında Ay misyonunun geldiğine işaret ederek, “Ay misyonunda 2023 ve 2028 yıllarında iki aşamalı bir hedefimiz var. 2023’te ilk kez kendi milli ve özgün teknolojilerimizi kullanarak Ay ile teması gerçekleştirmek istiyoruz. Misyonumuzun ilk ayağında Ay’a bir sert iniş gerçekleştireceğiz. Burada öncelikle Dünya yörüngesine çıkaracak ilk fırlatmayı uluslararası iş birlikleriyle yapacağız ama Dünya yörüngesinde kendi milli ve özgün roketimizi ateşleyerek uzay aracımızı Ay ile buluşturacağız” dedi.

 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Ay yıldızlı al bayrağımızı inşallah Ay’a göndermeyi düşünüyoruz”

Ay misyonunun en önemli ayaklarından biri olan milli ve özgün hibrit motor teknolojisini Delta V’nin geliştirdiğini ifade eden Varank, firmanın 2016’da kurulduğunu ve 2017’den beri uzaya erişimle ilgili çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. Bakan Varank, bu yaz firmanın uzay sınırını aşacak roketini ateşleyeceğini ifade ederek, şöyle devam etti:

Biz burada Delta V’den özellikle Ay misyonunda uzayda kendi ateşlememizi yapacak motorları geliştirmelerini bekliyoruz. Bu manada da TÜBİTAK UZAY ve Delta V’yi bir araya getirdik. Zaten birkaç aydır çalışmalarına başlamışlardı. Bu tesislerde şirketimizin kabiliyetlerini dinledik. Ay misyonu ile ilgili kritik bir toplantı gerçekleştirdik. Bütün taraflarla beraber adeta bir ön tasarım toplantısı yaptık ve Delta V’nin özellikle dünyada yeni gelişen hibrit roket teknolojilerinde nerede bulunduğunu, önümüzdeki dönem planlamalarını kendilerinden dinledik. İnşallah Milli Uzay Programı’mızın en önemli misyonu olan Ay misyonunun da ilk aşamasını 2023’te başarıyla tamamlayarak, Ay ile ilk teması kendi milli ve özgün roketimizi ateşleyerek, kendi milli ve özgün uzay aracımızla başarmak istiyoruz ve ay yıldızlı al bayrağımızı inşallah Ay’a göndermeyi düşünüyoruz.

“Bu eleştirileri yapanlar hem devletin işleyişinden hem de bu projeler nasıl yapılıyor bundan bihaberler”

Milli Uzay Programı’nın ilan edilmesinin ardından Türkiye Uzay Ajansı'nın (TUA) bütçesine ilişkin eleştiriler yapıldığını anımsatan Varank, “Bu eleştirileri yapanlar hem devletin işleyişinden hem de bu projeler nasıl yapılıyor bundan bihaberler” dedi.

Varank, TUA’nın bütçesinin kendi teşkilat yapısı ve operasyonel ihtiyaçlarıyla ilgili olduğunu vurgulayarak, “Bunun yanında başka kaynaklardan da halihazırda özellikle Ar-Ge anlamında bir bütçe diğer kurumlardan aktarılıyor. Bunun yanında bu projeyi gerçekleştirecek firmalarımızın yani Delta V’nin ya da TÜBİTAK UZAY’ın zaten kendi projeleri, yetişmiş insan kaynağı var” diye konuştu.

Ay misyonu ile ilgili projenin de bütçesini oluşturacaklarını ve firmalara kullandıracaklarını dile getiren Varank, “TUA’nın başka bütçe kaynakları da bulunuyor. Şu anda İMECE uydusunun TÜBİTAK UZAY üretimini yapıyor, 70 milyon doların üstünde bir proje. Bunun yanında Türksat 6A haberleşme uydusu projesini yine TÜBİTAK UZAY yürütüyor, 200 milyon doların üzerinde bir bütçesi var. Dolayısıyla bizim burada bir bütçe sıkıntımız yok. Bir proje bütçesiyle, bir Ar-Ge bütçesiyle kurumun kendi günlük ihtiyaçlarıyla ilgili bütçesini karıştırmamak lazım” dedi.
 

İHA

DAHA FAZLA HABER OKU