Irak’ta gösterici gruplara katılan aktivistlere yönelik yeni bir saldırı ve suikast dalgasının yeniden başlaması, akıllara 2019’da patlak veren “Ekim Devrimi” sonrası gösterici grupların maruz kaldığı sindirme, öldürme ve suikast eylemlerini getirdi. Ekim 2019’u takip eden aylar, binlerce aktivistin ölümüne, yaralanmasına ve kaçırılmasına tanık oldu. Yeni bir protesto dalgasının başlayacağına dair söylentilerin dolaştığı bir ortamda, aktivistler “Sadr’ın milisleri” diye isimlendirdikleri Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’ın destekçilerini öldürme, kaçırma ve suikast eylemlerinde parmağı olmakla suçluyor. Gösterici grupların yaşadıkları olaylara yer verilen bir video dün dolaşıma koyuldu. Videoda Necef’teki göstericilere yönelik saldırılar, Nasıriye’de suikast sonucu hayatını kaybeden 3 aktivist ve Vasıt vilayetinde güvenlik güçleri ile göstericiler arasında meydana gelen çatışmalar görülüyor.
Aktivist Ahmed el-Huluv, Sadr Hareketi’nin askeri kanadı Seraya es-Selam’ı pazartesi günü kendisini darp etmek ve saldırmakla suçladı. Huluv, gösterdiği video kesitinde, Seraya es-Selam unsurları tarafından uğradığı saldırıyla ilgili zorlukla konuşurken, yüzündeki darp izleri açık bir şekilde görülebiliyor.
Babil vilayetindeki göstericilerden olan Huluv, geçtiğimiz günlerde “Necef katliamı”nın birinci yıldönümü münasebetiyle düzenlenen anma törenine katıldı. Gösterilerin sürdüğü günlerde Necef’teki göstericileri hedef alan ve saldırganlarının Sadr Hareketi mensubu olduğu düşünülen saldırıda göstericilerden ölen ve yaralananlar olmuştu.
Necef’te silahlı kişiler, İran ve onun Irak’taki milislerine yönelik sert tutumuyla bilinen şair ve aktivist Yusuf Cubran’ı kaçırdı. Aktivistler, kaçırma olayının sorumlusu olarak Sadr destekçilerini işaret ediyor.
Geçen yıl Necef’teki olaylar sırasında hayatını kaybeden aktivist Muhenned el-Kaysi’nin annesinin Necef olaylarıyla ilgili yaptığı konuşma videosu aktivistler tarafından sosyal medyada dolaşıma koyuldu. Kaysi’nin annesi, Sadr’a hitaben, “Geçen yıl Vali ve Emniyet Müdürü’nün bilgisi dahilinde ve binlerce Neceflinin şahitliğinde, destekçilerine Necef Katliamı’nı gerçekleştirme emrini veren sensin” ifadesini kullandı. Aynı şekilde Necef kentinden olan aktivist ve blog yazarı Ali es-Sünbüli, “Necef Katliamı’nı anma törenine katıldıkları ve sosyal medyada paylaşım yaptıkları için darp edilen, kaçırılan, bastırılan göstericilerin olduğunu, Necef yerel yönetimi ve Emniyet Müdürü’nün gözleri önünde törende şiir okuyan kişilerin gözaltına alındığını” belirtti. Sünbüli, “Necef’teki durum, milislerin güvenlik atmosferine hakim olduğu bu ortamda oldukça endişe verici” dedi.
Merkezi hükümet ile Necef yerel yönetimin, Necef’te gösterici gruplar ile Sadr’ın destekçileri arasındaki gerginlik karşısında sessiz kaldıklarına dikkat çeken Sünbüli, “Hukukun üstünlüğünü sağlaması ve milisleri bu suç eylemlerinden caydırması konusunda baskı uygulaması için kime çağrıda bulunacağımızı bilmiyorum” diye konuştu.
Aktivistler, Sadr karşıtı sloganlar atıyor
Necef’teki aktivistler geçen hafta cuma günü Mukteda es-Sadr karşıtı öfkeli sloganlar attı. Nitekim Sadr’ın evi Necef’te bulunuyor. Aktivistlerin bu sloganları Sadr destekçilerini rahatsız etti.
Sadr’a yakınlığıyla bilinen Salih Muhammed el-Iraki, dün yaptığı açıklamada, bazı grupların fitne çıkarma planlarına karşı uyardı. Iraki, “Baas, IŞİD ve onlarla birlikte olan bazı casusların Necefu’l Eşref, Kerbela el-Mukaddese ve başkent Bağdat’taki kutsallara saldırmak için ittifak kurduğuna dair kesine yakın bilgiler ulaştı bize. Hedef Şii türbeleri değil, tabiri caizse fitne ve kaos yaymaktır” dedi.
“Ekim Ayaklanması”nın ilk gün ve aylarında yaşanan öldürme, kaçırma ve suikast eylemlerinin suçlusu olarak parmaklar her zaman İran destekli grupları işaret ederken, bugün suçlamaların odağına Sadr Hareketi destekçileri yerleştirilmiş durumda.
Ülkenin güneyindeki Zikar vilayetinin kent merkezi Nasıriye’de 3 aktivist uğradıkları suikast girişiminden sağ kurtuldu. Nasıriye’nin Savb eş-Şamiye bölgesinde kimliği belirlenemeyen kişiler motosikletle Ali İmad ve Rahim Hişam isimli aktivistlere yaklaşarak ateş açtı. İmad vücuduna 4 kurşun isabet ederken, bir kurşun da Hişam sol ayağına isabet etti, ikisine eşlik eden üçüncü aktivist ise saldırıyı bazı morluklar ve sıyrıklarla atlattı. Tedavi için hastaneye kaldırılan İmad’ın durumunun kritik olduğu öğrenildi.
Vasıt vilayetindeki göstericilerin, Vali Muhammed Cemil el-Miyahi ile yardımcılarının görevden alınması taleplerinin yerine getirilmemesini protesto etmek amacıyla dün vilayetteki anayolu trafiğe kapatması üzerine güvenlik güçleri ile göstericiler arasındaki çatışmalar yeniden patlak verdi. Aktivist ve avukat Sacid Salim, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Çatışmada taş ve tuğlaların kullanılması sonucu iki tarafta hafif yaralanmalar oldu. Zira yetkililer güvenlik güçlerinin silah veya gerçek mermi kullanmasına izin vermiyor. Eğer merkezi hükümet göstericilerin Vali’yi görevden alma taleplerini hayata geçirmezse Vasıt’ta durum kontrolden çıkabilir” dedi.
Salim, “Olası bir kaosun sebebi, kentimize, Vali tarafından görevlendirilen çetelerin hükmetmesi olacaktır. Bu çeteler göstericilere saldırma karşılığında kentimizin ekonomik kaynaklarına hükmediyor. Vali, uyuşturucu baronlarına, haydutlara ve sabıkalı kişilere, göstericileri darp etmelerini salık veriyor. Bu kişiler vilayetimizde elini kolunu sallayarak dolaşırken, göstericiler hayatlarından ve ailelerinin can güvenliğinden endişe ediyorlar”
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Şarku'l Avsat
© The Independentturkish
