Ortak endişelerin zirvesi

Küresel bir zirve olmasının son ve en önemli nedeni, dünyanın Kovid-19 aşısına kavuşacağı önümüzdeki yıl boyunca dünyanın geleceğini ele almasıdır

Fotoğraf: AFP

Bir yıldan biraz daha uzun bir süre önce, G7 Zirvesi'nde liderler bir araya geldiklerinde her birinin kendi gündemi vardı.

Trump, Çin ile ekonomik savaşının ortasındaydı. Johnson, Avrupa Birliği'nden ayrılma sancıları içindeydi. Fransa, dijital vergi nedeniyle ABD ile çatışma yaşıyordu.

Bu zirve katılımcıların ortak endişeler taşımadıkları ve her kafadan ayrı bir sesin çıktığı bir zirveydi.

G7 Zirvesi, ne sosyal ne de ekonomik açıdan dünyayı değiştirmeyi hedefleyen net bir vizyon ortaya koyamamıştı. Ancak bugün dünya o zamankinden tamamen farklı, endişeler ve sorunlar birleşip ortak hale geldi.

Ülkelerin tek başlarına çözüm bulamayacakları bir boyut kazandı. Koronavirüs salgını sanki, dünya güçlerini tek bir çatı altında, Suudi Arabistan’ın dönem başkanlığını yürüttüğü G20 çatısı altında birleştirmeyi başardı.


Şimdi zaman kendini tekrarlıyor. 12 yıl önce dünya liderleri, dünyayı sarsan finans krizinin ardından dünyanın geleceğini tartışmak için Washington'da bir araya gelmişlerdi.

Bundan sonra G20 zirvesi, maliye bakanları yerine bir liderler toplantısına dönüştü. Dünya bu sayede kendisini yıllarca tüketen ekonomik krizden kurtulmak amacıyla çabalarını birleştirebildi.

Bu dünya, koronavirüs salgınından ve mali krizden önce de birçok kez birleşmişti. Onu birleştirebilen tek şey ise, el ele vermezse kaderinin tehlikede olduğunu anlaması. Nitekim iki dünya savaşından sonra da bunu yaptı.

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Milletler Cemiyeti’ni, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra da Birleşmiş Milletler’i bunun için kurdu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)


Bugün, bu ülkelerin liderleri, geçmiştekilerden farklı, dünyayı felç eden, tüm sakinlerini etkileyen ve ekonomik etkinin ötesine geçerek sağlık ve sosyal etkilere de yol açan bir krizin ardından buluşuyor.

Dünyanın ortak bir tehlikeyle karşı karşıya olduğu fikri, gerçeklikten çok hayal olarak görülen bir fikirdi. Bu nedenle birçok ülke, dünyanın tehlikede olabileceğini kabul etmedikleri için küresel ısınma, hava ve su kirliliği gibi sorunları ciddiye almadılar.

Ancak bu kriz, dünyanın tek bir kaderi olduğunu ve bir ülkeyi etkileyen şeyin diğer ülke ve kıtalara da yayılabileceğini doğruladı.

Bir ülkenin doğru veya yanlış davranışının etkisinin diğer ülkelere uzanabileceğini kanıtladı. Bu yüzden, bu zirve diğerlerinden ayrıydı. Çünkü sadece 20 ülke ile sınırlı değildi. Birçok nedenle tüm dünyayı kapsayan bir zirveydi.

Birinci neden, Suudi Arabistan’ın, gezegeni iklim değişikliğinden, çevreyi karbon emisyonlarından korumak için dünya ülkeleri arasında katılımcı bir çalışma platformu olacak döngüsel karbon ekonomisi platformunu başlatma girişimidir.

Bu girişim, çoğu karbon emisyonlarına neden olan petrol üreticisi olan G20 ülkelerinin yanı sıra tüm dünya ülkelerinin yararına olacaktır.

Nihai hedef, temiz ve yenilenebilir enerji kaynakları geliştirip, bu ikileme ekonomik olarak uygulanabilir çözümler bularak gezegeni korumaktır.

Kral Selman, Suudi Arabistan’ın bu kapsamda karbondioksit emisyonlarını geri dönüştürmek ve yeniden hammaddeye dönüştürmek için bir dizi girişim ve planı benimsediğini vurguladı.

İkincisi, Uluslararası Para Fonu (IMF) vb. küresel fonlar aracılığıyla fakir ve korona salgınından en çok etkilenen ülkelere yardım etmek için acele edilmesi, bu ülkelere hızlı yardım paketleri sağlanması, üye devletlerin, en yoksul ülkeler üzerindeki borç yükünü azaltma anlaşmasını genişletme sözü vermeleridir.


Küresel bir zirve olmasının son ve en önemli nedeni, dünyanın Kovid-19 aşısına kavuşacağı  önümüzdeki yıl boyunca dünyanın geleceğini ele almasıdır.

Bu nedenle toplantıda, mali olarak desteklenmesi gereken tüm ülkeler dahil aşı temininde adil ve dengeli olmanın önemi, bir ülkenin sadece mali gücü olmadığı için aşıdan mahrum kalmaması gerektiği vurgulandı.


Suudi Arabistan’ın ev sahipliği yaptığı G20 Zirvesi sona erdi. Bu, her anlamda olağanüstü bir ev sahipliğiydi, çünkü kendisi video konferans yöntemiyle düzenlenen ilk zirveydi.

Yalnızca G20 ülkelerini değil dünyanın büyük bir bölümünü ilgilendiren meseleleri ele alıp tartıştı.

Geçmişe bakmayıp sadece gelecek kuşakların, mevcut kuşağın, gençlerin ve kadınların geleceğini düşünen, gezegeni korumaya, en karanlık krizlerden birinde bile eğitimin önemine, zengin ve yoksul ülkeler arasındaki iş birliğine, yoksul ülkelerin insan haklarını korumaya dikkat çeken bir zirve oldu.

Suudi Arabistan, alt gruplar aracılığıyla, geçtiğimiz aylar boyunca bu sorunları tartışmayı, dünyanın dört bir yanından ve çeşitli disiplinlerden düşünürler, G20 zirvesi çatısı altında bir araya gelen çok sayıda ırk ve milletten zihinler arasındaki fikir alışverişinin ürünü olan çözümler sunmayı başardı.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Beyan İshakoğlu

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU