Libya uzlaşması ve önündeki engeller

Kazanan ya da kaybeden yok denklemi içinde ulusal uzlaşının başlatılması gerekiyor

Fotoğraf: Reuters

Savaşın bittiği, çatışmaların durduğu ve silahlar ile topların sustuğu yerde siyasi ve ulusal uzlaşma başlar.

Libyalıları, bir kazanan ya da kaybeden olmaksızın, aynı masaya oturtmak çözümdür.

Çünkü ulusal uzlaşma galibiyetle sağlanamaz ve uzun süredir durgunluk içinde olan bu ülkenin ciddi, ikna edici ve etkili bir ulusal uzlaşı projesine ihtiyacı vardır.

Herhangi bir girişimin başarısı, ülkedeki farklı gruplar arasındaki ulusal uzlaşmanın sağlanmasına bağlıdır.

Bu girişim, Kaddafi ve beraberindeki iki kişinin yıllardır kayıp olan naaşlarının iade edilmesi de dahil olmak üzere, zararın giderilmesi ve hakların sahiplerine geri verilmesiyle başlar.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Uzlaşmanın önündeki engeller arasında, merhum Libya Devlet Başkanı Albay Kaddafi ve oğlu Mutassım ile Savunma Bakanı Korgeneral Ebu Bekir Yunus Cabir'in mezarının gizlenmeye devam edilmesi yer alıyor.

Bu, herhangi bir ulusal uzlaşı için bir engel teşkil ediyor. Nitekim Kaddafi'nin defin yerinin saklanmaya devam edilmesi nedeniyle Kaddafi'nin destekçileri ulusal uzlaşı konferansı hazırlıklarından çekilmişti.

Kapsamlı bir ulusal uzlaşıya yanaşılmaması, "Kuleyb'i canlı istiyorum" talebinden kaçınılması, inatçılık hali ve vatanın çıkarları değil de şahsi çıkarların öncelenmesi; bunlar hiçbir zaman istikrarın sağlanmasına ya da siyasi veya ulusal uzlaşıya varılmasına katkıda bulunmaz.

Bu nedenle herhangi bir uzlaşma projesinden önce ülkedeki siyasi durumun teşhis edilmesi gerekiyor.

Nitekim Libya'daki çatışmanın ideolojik, siyasi ya da bölgesel olmaktan ziyade güç ve para çatışması ve kotaları paylaşamama kavgası olduğunu, dolayısıyla ulusal uzlaşının bir işe yaramayacağı, bunun yerine, her ne kadar bazıları vatanı sadece bir ganimet ve geçiş istasyonu olarak görse de vatanın tarafları değil, siyasi taraflar arasında siyasi bir uzlaşma gerektiğini savunanlar var.

Siyasi ya da hakiki bir ulusal uzlaşma projesinin ışığında, Kaddafi veya eski rejimin destekçileri, Libya siyasi bileşenlerinin önemli bir parçası olduklarından göz ardı edilemez.

Onlar Şubat Devrimi destekçileri ve monarşi destekçilerinden farksızdır.

Dolayısıyla siyasi uzlaşmanın hedefi, ileriye dönük bir adım olarak ulusal uzlaşmayı sağlamak olduğu sürece, herhangi bir siyasi tarafın yokluğunda siyasi bir uzlaşma sağlanamaz.

İşe siyasi uzlaşı ile başlamak, vatanın menfaatinin siyasi menfaatten üstün tutulması ve ulusal uzlaşı yolunu etkin bir şekilde açacak uzlaşmaya dayalı bir vizyonun benimsenmesiyle ulusal uzlaşıyı kolaylaştıracaktır.

Kaddafi'nin yönetiminin artıları ve eksileri bir yana, kendisi 42 yıl boyunca Libya'nın hükümdarıydı ve uluslararası platformlarda Libya'nın lideri ve temsilcisi olarak kabul ediliyordu.

Dolayısıyla artık tüm Libyalılar arasında geçmişe bir sünger çekilerek Kaddafi'nin İslami, Arap ve resmi koşullara uygun bir şekilde resmi bir cenaze töreniyle defnedilmesinin zamanı gelmiştir.

Tekerleği yeniden icat etmemize gerek yok. Belki de diğer modellere kıyasla Güney Afrika modeli Libya'daki durum için en yakın çözümdür.
 


Bazıları iç savaş sonrası Lübnan modelini en yakın model olarak görse de ben bu yaklaşıma katılmıyorum çünkü Lübnan modelinde savaşın sebebi mezhepsel nedenlerdi ve buna Libya durumunda rastlamıyoruz.

Dolayısıyla bu, Libya adı altındaki federal oluşumdan ayrılma yönündeki girişimlere ve çağrılara rağmen, burada büyük bir ulusal uzlaşı fırsatı yaratıyor.

Herhangi bir siyasi tarafın yokluğu ulusal uzlaşı projesinin çöküşüne yol açabilir. Bu nedenle sınırları net olarak belirlenmiş, ulusal bir projenin olması gerekiyor.

Bu proje, önce manevi sonra maddi olarak zararın giderilmesiyle başlayabilir. Kimin hata yaptığının bilinmesinin ardından affetme rolü gelir.

Herkes hata yapar. Bizim hatalar üzerinde durup bunları siyasi rekabetin en çirkin biçimleriyle gelecek nesillere aktarmamız kabul edilemez.

Dolayısıyla bir kazanan ya da kaybeden yok denklemi içinde ulusal uzlaşının başlatılması gerekiyor.

Burada en büyük kazanan vatan, yani Libya olacaktır. Bunun basite indirgenmesi ve halkın iradesinin içinde yabancı fikirler, planlar ve bağlılıklar taşıyan dar partizan bir çerçeveye bağlanması kabul edilemez.

Yıllardır yanan kor, kaos ve savaştan sonra Libya'nın, kapsamlı bir ulusal uzlaşmayı tesis edecek bir siyasi uzlaşma projesi ile uzlaşmaya ve çekişme, çatışma ve savaşla harap edilenleri onarmaya şiddetle ihtiyacı vardır.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Sema Sevil

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU