Osman Kavala: En çok zoruma giden hastaneye giderken kelepçe takılması

Kavala: Görenler bu adam acaba hangi kötülüğü yapmıştı diye düşünüyor olmalı

Fotoğraf: Anadolu Ajansı

Gezi Davası’nda yargılanan ve 624 gündür cezaevinde bulunan hak savunucusu iş insanı Osman Kavala, tutuklu bulunduğu süre boyunca en zoruna giden durumun hastaneye gidişlerinde ellerine kelepçe takılması olduğunu söyledi.

T24’ten Şirin Payzın’a konuşan Osman Kavala, cezaevinde zorlandığı koşulları şöyle anlattı:

Silivri’ye gelmeden önce iki hafta şu anda kaldığım odanın yarı büyüklüğünde bir hücrede kaldım. Bir haftaya yakın bir süre burayı dört kişi ile paylaştım. O günler kolay geçmedi. Silivri’de fiziki şartlara kendimi alıştırdım, cezaevi şartları çok zorlayıcı gelmiyor. Odamda kitap okuyarak, düşünerek, hayal kurarak, kendimi başıma gelenlerden uzak tutmaya çalışıyorum. En çok zoruma giden hastaneye gidiş gelişlerde kelepçe takılması. Elleriniz kelepçeli, yanınızda jandarma, Silivri Devlet Hastanesi’nde dolaşıyorsunuz. Görenler bu adam acaba hangi kötülüğü yapmıştı diye düşünüyor olmalı.

Kavala, Açık Toplum Vakfı’nı kurucusu olan Macar asıllı ABD’li iş insanı George Soros ile olan ilişkisi için şunları söyledi:

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Açık Toplum Vakfı’nda yönetim kurulu üyesiydim. George Soros ülkemizi ziyaret ettiğinde diğer yönetim kurulu üyeleriyle birlikte kendisiyle görüşmelerim oldu. Ancak, Türkiye’deki vakfın yönetim kurulu üyeliği dışında kendisiyle özel bir ilişkim olmadı. Vakfın yönetim kurulunda da hiçbir zaman diğer üyelerden farklı bir statüm, sorumluluğum olmadı. Soros’a saygı duyarım. Hukuk kurumlarının düzgün çalışması, sivil hakların korunması ve genişletilmesi, sivil toplum örgütlerinin ve hak savunucularının desteklenmesi, göçmen politikaları gibi konularda kendisiyle görüşlerimiz örtüşmektedir. Bilindiği gibi şu an Macaristan hükümetiyle arasının iyi olmamasının nedeni Macaristan ve diğer Avrupa ülkelerinin daha fazla sığınmacı kabul etmesini, göçmenler için daha fazla kaynak ayrılmasını savunması. Haliyle Trump’la da, Netenyahu’yla da sempati ilişkileri içerisinde değil. Ancak, tabii sosyal ve iktisadi alanlarda eşitlikçi politikalarla ilgili görüşlerim farklıdır. Bazı ülkelerdeki Açık toplum vakıflarının faaliyetleriyle ilgili eleştirilerim de oldu. Ülkelerde kurulan vakıflar bağımsızdır, hangi faaliyetleri yürüteceklerine, hangi projeleri destekleyeceklerine kendi yönetim kurulları karar verir. Türkiye’deki vakfın ayrıca bir proje değerlendirme kurulu vardır, yönetim kurulu bu kurulun değerlendirmelerine göre karar almaktaydı. Söylemeye gerek yok, ama yine de hatırlatayım, Türkiye’deki Açık Toplum Vakfı kuruluşundan itibaren siyasi meseleler, siyasi aktörlerle arasına mesafe koymuştur, siyasi nitelikli faaliyetlere destek vermemiştir.

“Cumhurbaşkanı’nın sözleri iddianamem yazılırken etkili olmuş olabilir”

Kavala, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendi ve Gezi davasına yönelik eleştirileri için de şunları söylüyor:

Cumhurbaşkanı zaman zaman Gezi olayları ve katılımcılarıyla ilgili suçlayıcı şeyler söylüyor. Anlayabildiğim kadarıyla bunlar daha ziyade siyasi konjonktürle ilgili mesajlar. Malum, doğrudan beni hedef alan demeçleri de oldu. İddianamenin hazırlık aşamasında hakkımdaki suçlamalar yazılırken bu demeçlerin etkisi olmuş olabilir. İddianamede siyasetçilerin Soros ile ilgili beyanlarının veri olarak alındığı belirtilmiş, benimle ilgili de benzer bir süreç işlemiş olabilir. Ancak Gezi ile ilgili son demeci ile tahliye edilmemem arasında ilişki olduğunu sanmıyorum.

“Hakkımda bir soruşturma daha var, 20 aydır iddianamesi ortaya çıkmadı”

Kavala, Gezi davasında ‘bir vakit’ tahliye kararını alacağını söylerken bunun cezaevinden çıkacağı anlamına gelmediğini söyledi ve hakkında yürütülen başka bir soruşturma hakkında şu bilgileri paylaştı:

Beklentim, elbette, tüm yargılananların üzerlerine atılan suçlardan beraat edecekleri. Buna kesin gözüyle bakıyorum. İddianamedeki kurgunun, ipe sapa gelir bir hali yok. Herhalde bir vakitte benim için de tahliye kararı verilecek. Ancak bu karar, cezaevinden çıkacağım anlamına gelmiyor. Tutuklanmamdan sonra, hiçbir temeli olmayan 15 Temmuz darbe girişimine destek suçlaması ayrı bir soruşturma dosyası olarak muhafaza edilmiş ve tutuklama kararım tuhaf bir biçimde iki dosya arasında paylaştırılmış. Bu ikinci dosya hakkında hiçbir bilgiye sahip değiliz. 20 aydır iddianamesi ortaya çıkmadı.

Söyleşinin tamamını okumak için tıklayın.

DAHA FAZLA HABER OKU