10 Fransız seçmeninden 4'ünün bir neo-faşiste oy vermesi kutlama sebebi olamaz

Fransız neo-faşizminin mezarında dans etmek için henüz erken

Marine Le Pen'in popüler olduğunu kabul etmeliyiz (AFP)

Manş Denizi'nin öte tarafına bakarken biraz perspektif sahibi olmak gerek.

Evet, Emmanuel Macron'a oy veren yaşlı seçmen nesli sayesinde Fransa ve onunla birlikte Avrupa kurtuldu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Macron mütevazı miktarda aldığı oyu, kendi deyimiyle "Daha Avrupa" olan Merkel sonrası Avrupa Birliği'ndeki siyasi liderliğini güçlendirmek için yetki olarak kabul edecek. Bu arada AB'nin bir miktar yön duygusuna sahip olduğunu görmek Birleşik Krallık için ille de sevindirici bir haber değil.

Boris Johnson, Brexit için bir kez daha müzakere masasına oturmaya çalışırken amansız bir direnişle karşılaşacak (gerçi Marine Le Pen hiç şüphe yok ki Britanyalı balıkçılara ve genel olarak BK'ye karşı sert bir "Önce Fransa" politikası izlerdi).

Yine de seçim gecesinin en büyük kaybedeni muhtemelen Vladimir Putin. Putin'in hayalindeki aday AB ve NATO tepkisinde çatlaklar yaratacak olan Le Pen'di.

Batı'daki seçimlerin klasiği haline gelen işe yaramaz Rus müdahalesi örüntüsünün tam aksine, Ukrayna'nın istilası Le Pen'in seçim kampanyasına kesinlikle fayda sağlamadı.

Le Pen seçimleri kazanıp birbiriyle çelişen ve ayrımcı çeşitli politikalarını uygulamaya çalışsaydı Macron'un uyardığı gibi muhtemelen ekonomiyi ve AB'yi mahvedecek ve üstüne üstlük iç savaş çıkaracaktı.
 

macron afp secim.jpg
24 Nisan Pazar gecesi sandık çıkış anketlerinin açıklandığı an (AFP)


Düşünsenize: Putin'in müttefiki Marine Le Pen, Fransız nükleer caydırıcılığının ve ülkenin BM Güvenlik Konseyi'ndeki daimi koltuğunu kontrolünü elinde tutacaktı.

O zaman kesinlikle bir felaketin önüne geçildi ve Le Pen'in üçüncü kez seçimleri kaybetmesiyle partisi yeni bir lider arayışına çıkabilir.

Ne var ki Fransız neo-faşizminin mezarında dans etmek için henüz erken. Le Pen, modern Fransa tarihinde neo-faşist bir adayın aldığı en yüksek oyu aldı. Popüler olduğu gerçeğini idrak ve kabul etmemiz gerek.
 


Fransız seçmenlerin neredeyse dörtte biri "kalbinizle" oy verdiğiniz ilk turda neşeyle Le Pen'i destekledi.

Le Pen, babasının Yahudi düşmanı ideolojisinin, Vichy rejiminin ve onlarca yıla yayılmış birbirinden farklı çatlak hiziplerin gururlu mirasçısı: Müslümanları kültürel açıdan zararsız baş örtüsü takmaktan men etmeyi ve daha fazlasını isteyen bir kadın.

Merkezden liberal bir adamla karşılaştığında 10 Fransız seçmenden 4'ünden fazlasının desteğini almayı başardı. Muhtemelen 50 yaşın altı kesimde üstünlüğü vardı ya da "kazandı".

Bu kadim, medeni, demokratik kültürde aklı başında bu kadar insanın Elysee Sarayı'na bile isteye bir neo-faşist çıkaracak olması sarsıcı ve korkutucu bir gerçek.

Le Pen birkaç yıl önce akla hayale gelmeyecek bir şekilde daha önce sola sadık olanların ve muhafazakar sağın oyunu aldı. Bu hayret verici.
 

macron secim 2 afp.jpg

Emmanuel Macron cumhurbaşkanı olarak ikinci dönemine başladı (AFP)


Bir de şöyle bakın: 2002'de babası Jean-Marie Le Pen, o dönem görev yapan Cumhurbaşkanı Jacques Chirac karşısında ikinci tura kalmıştı. Sosyalistler ve merkez Chirac etrafında toplandı ve Le Pen ikinci ve son turda yüzde 18 oy aldı.

Le Pen'in kızı, Macron'a karşı yarıştığı son 2017 seçimlerinde aldığı oyu bu seçimde yüzde 7 ila 8 gibi etkileyici bir oranla artırıp üç milyon oy daha alarak yüzde 42'yle babasının aldığı oyun iki katından fazlasını aldı.

Babasının eksantrik ve huysuz mirasını rahatsız edici derecede temizledi ve modernize etti.

Söylemini geliştirdi ve genişletti. Yakında yapılacak Fransız Parlamentosu seçimlerinde bu başarısının bir kısmını tekrarlayacağına şüphe yok. Radikal sağ bir yere gitmiyor.

Endişem bu.

Birçok kişi, özellikle de gençler, Macron'la Le Pen arasında seçim yapmayı yanlış şekilde koleraya ya da vebaya yakalanmaya benzetti. Eğer Macron koleraysa o zaman Fransa ve dünyanın geri kalanı minnettar olmalı.

Sanki BK'de Tony Blair ve Nigel Farage arasında başkanlık seçimi varmış da Corbyn'ciler sırf Blair'den bu kadar nefret ettikleri için Farage'a oy vermiş gibiydi.

Fransa'da gençlerin oylarındaki oynaklık, kibarca söylemek gerekirse, bugün Avrupa'nın istikrarına yönelik en büyük tehdit. Birkaç yıl boyunca ekonomik sıkıntı çekmek ve verilen sözlerin tutulmaması radikal sağın gelecek yıllarda çok daha fazla kazanım elde etmesini sağlayabilir.

Macron ve Le Pen, Fransa'da sol ve sağın normal siyasi yapısını Macron'un merkezci Avrupa sevdalısı popülizmiyle Le Pen'in popülist milliyetçiliği arasında tuhaf bir şekilde kuşatıp ezerek yok etti ve bu durum sürdürülebilir değil.

Bu nedenle uzun vadede manzara kötü. Solun ve Gaullist sağın geleneksel anaakım partileri bu süreçte ezildi ve iyileşeceklerine dair de bir alamet yok.

Hâlâ genç bir adam olmasına rağmen (aralıkta 45'ine girecek) Macron, Fransız Anayasası uyarınca bir daha aday olamayacak (ve yararlı bir değişikliğin geçmesi de olası değil) ve Yürüyüş! (En Marche!) hareketi kendi ihtirasları için son derece kişisel bir araçtı.

Macron olmadan Yürüyüş! ortadan kaybolacak ve geriye merkez sol ve merkez sağda tamamen dağınık bir parti sistemi kalacak. Bu sırada Le Pen'in partisi, belki daha da nahoş Eric Zemmour'la birleşerek Le Pen'in ya da hafızalarda daha az yer etmiş daha karizmatik yeni bir liderin yönetimi altında muhtemelen gelişmeye devam edecek.

Fransa'yı kurtarmak için bir sonraki seçim kampanyası bugün başlamalı.


https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: İrem Oral

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU