Enflasyonun sebebi mi sonucu mu?... 500 TL'lik banknot basılması ne anlama geliyor?

500 TL'lik banknotun basılma ihtimali son iki günün gündemi değil. Daha önce de pek çok köşe yazısında yer aldı. Peki gerçekten de yeni bir büyük değerli banknotun basılmasına neden ihtiyaç duyulur, sonuçları ne olur?

Türkiye'de banknot basma yetkisi Merkez Bankası'na aitti/ Fotoğraf: AA

Geçen günlerde iki kişi yolda yürürken, arkadaşımın "Beklesene bir saniye, şu büfeden bir şeyler alacağım" demesiyle durduk. 

Yüzünde bir kafa karışıklığı ile büfeden çıkan arkadaşım, "Bir gofret bir suya 5 lira yetmedi, altı üstü su ve gofret ya nasıl yetmez" diye sitem ediyordu. 

5 liralık banknot, daha 5 ay öncesine kadar, İstanbul'da hiç değilse tek yön bir yere gitmenizi sağlıyordu. 

Şimdi ise madeni paraya dönüşüp dönüşmeyeceği, bozuk paralarımız 1 lira, 50, 25, 10 ve 5 kuruşa katılıp katılmayacağı konuşuluyor. 

Paradaki dönüşüm tartışmaları 5 lira ile sınırlı değil. "500 TL'lik banknot basılacak" iddiaları da gündemde. 

Son olarak eski Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şenol Babuşcu, 24 Nisan'da Twitter hesabından yaptığı paylaşımda "500'lük banknotlar ve 5 TL madeni paralar için hazırlıklar başladı" demişti. 
 


Cumhuriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Bora Erdin ise 25 Nisan tarihli yazısında, Darphane'nin dünyanın en büyük banknot makinesi üreticisinden, ‘termal yazıcı dahil efektif işletimli banknot işleme sistemi' aldığı bilgisini veriyordu. 

Hürriyet gazetesi yazarı Hande Fırat ise bugünkü köşe yazısında 500 liralık banknot basılacağı iddiasının doğru olmadığını yazdı. 

Üst düzey ekonomi yönetimi ile görüştüğünü söyleyen Fırat, "Edindiğim bilgiye göre 500 liralık banknot basılacağı iddiası doğru değil. Siyaseten de doğru bulunan bir adım değil. Paranın dijitalleştiği bir dönemde banknot basmak bir yandan da doğru bulunmuyor" ifadelerine yer verdi. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

200 TL'lik banknot, 13 yıl önce çıkmıştı

6 sıfırın atıldığı ve "yeni" kelimesinin eklendiği Yeni Türk Liraları, 1 Ocak 2005'te tedavüle girmişti ve 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 Yeni Türk Lirası olmak üzere 6 farklı kupürden oluşuyordu. 

20 milyon liranın "20 lira" anlamına geldiği çok sıfırlı paralar ise 1 Ocak 2006 tarihinde tedavülden kaldırıldı. 

1 Ocak 2009 tarihinde, "E9 Emisyon Grubu" da denilen, bugün kullandığımız, 5, 10, 20, 50, 100 ve 200 Türk liraların dönemi başladı. 

Böylelikle en büyük değerli banknot, 100 lirayken 200 lira olmuştu. 

Yeni paraya neden ihtiyaç duyulur?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) internet sitesinde de yer verdiği gibi banknotların basım ve dolaşımının düzenlenmesi için hazırladığı Banknot Basım Programı kapsamında, bir sonraki yıl üretilecek baskı adedinde üç husus öne çıkıyor: 

- Enflasyon, büyüme, döviz kuru, faiz oranı gibi makroekonomik göstergelerdeki gelişmelere bağlı olarak, mevcut yıl sonu ve bir sonraki yıl emisyon hacminde ulaşılması beklenen seviye

- Takip eden yıl içindeki bayramlar ve maaş ödeme dönemleri göz önüne alınarak emisyon hacminin ulaşacağı varsayılan en yüksek seviyenin de dikkate alındığı yedek depo politikası

- Eskimiş, yıpranmış ve parça kaybına uğramış banknotların miktarı (fersudeleşme oranları)

Banknot kupür miktarı konusunda, farklı ülkelerin farklı senaryoları olabildiğini söyleyen TCMB, "Örneğin dolaşımda 6 veya 7'nin üzerinde kupür bulunduğu zaman bazılarının kullanım dışı kalabileceği; az sayıda kupür değeri olması hâlinde ise nakit işlemlerinde zorluklar yaşanabileceği ihtimaller arasındadır" diyor. 

"2009'un 200 lirasının karşılığı bugün iki 500'lük bir 50'lik"

Bugünün tartışmalarına gelirsek, 500 TL'lik banknot basma ihtiyacının gerekçesi "dolaşımdaki paranın yetersiz olması" şeklinde iddia ediliyor. 

Habere başlarken verdiğimiz örnekte olduğu gibi bir kişi, bir gofret ve suya 5 lira veremeyecekse, daha çok 10 liralık banknot tüketecek anlamına geliyor. 

Ya da artan enflasyonla vatandaş, borçlarını daha fazla 100 lira ve 200 liralık banknotla kapatacak. 

Cumhuriyet Halk Partisi Sözcüsü Faik Öztrak, 24 Nisan'da Twitter hesabından yaptığı paylaşımda bu durumu "2009'da 200 lira ile alınan mal ve hizmeti, bugün almak için iki tane 500'lük, bir de 50'lik banknota ihtiyaç var" demişti. 
 


"'Seçim öncesi olsun' denirse eylül-ekim gibi çıkabilir"

Hâlihazırda Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanlığı görevini yürüten Prof. Dr. Şenol Babuşcu, konuyla ilgili Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada yeni bir paranın basımı için hazırlık sürecinin en az 3-4 ay sürebileceğini ancak tedavüle girme zamanının son kararını hükümetin vereceğini söyledi. 

Babuşcu, "Örneğin, seçim öncesi yapmaya karar verirlerse eylül, ekim gibi olabilir ancak elbette ki seçim sonrasına da kalabilir" dedi. 

Daha önce Halkbank Yönetim Kurulu Murahhas Üyeliği görevinde de bulunan Şenol Babuşcu, önemli bir konu da yeni banknot basmanın enflasyon yaratacağı algısının yanlış olduğu. 

Babuşcu, "Büyük kupür enflasyon yaratmıyor. Enflasyon olduğu için paranın değeri düşüyor. O nedenle yeni kupür çıkartılıyor. Büyük kupür sadece taşıma kolaylığı getiriyor" diye konuştu.  
 

Şenol Babuşçu.jpeg
Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu/ Fotoğraf: https://w3.sdu.edu.tr/


2009'da 124 dolar olan 200 TL, bugün 13,5 dolar

TCMB'nin verilerine göre 24 Nisan 2009 Cuma günü, 1 dolar 1 lira 61 kuruştu.

Dolar/TL, 25 Nisan 2022'yi ise 14,77 lira seviyesinde tamamladı. 

Yani, 200 liranın değeri 2009'da 124 dolarken, bugün 13,5 dolar. 

"Paranın ne kadar değer kaybettiği ortada. O nedenle büyük değerli banknotun çıkması normal" diyen Babuşcu, "Aralık 2009'da benzin 2,5 liraydı. 80 litre benzin alınabiliyordu. Bugün ise 8-9 litre benzin alınabiliyor" örneğini veriyor. 

"En büyük kupürün payı yüzde 50'yi geçtiği zaman genellikle daha büyük kupür çıkarılır"

Prof. Dr. Şenol Babuşcu'nun dikkat çektiği diğer bir nokta da 100 ve 200 TL'lik en büyük değerli banknotların, emisyondaki oranı:
 

Şu an toplam emisyon hacmi, yani Merkez Bankası'nın bastığı para miktarı yaklaşık 260 milyar lira. Bunun yüzde 42'si 200 liralık, yüzde 46'sı da 100 liralık. Yani iki büyük kupür yüzde 88 yapıyor. 

Genellikle dünya ülkelerinde şöyle bir gelenek vardır. Kural değil. En büyük kupürün payı yüzde 50'yi geçtiği zaman genellikle daha büyük kupür çıkarılır. 

Şu an yüzde 42 olduğuna göre, önümüzdeki süreçte, altı ay içinde bu oran yüzde 50'yi geçecektir. 

Bunun yanı sıra iki büyük kupürün (100 TL ve 200 TL) payı yüzde 90'ı geçerse de genellikle yeni banknot çıkarılabiliyor. Şu an yüzde 88 ise yüzde 90'ı birkaç ay içinde geçmesi muhtemel."


"Toplum patlayan enflasyon nedeniyle daha büyük kupür kullanıyorsa ihtiyaç ve zorunluluk haline gelir"

500 TL'lik banknot hakkında ilk açıklama Şenol Babuşcu'ya ait değil. 

Ekonomist Uğur Gürses de 7 Nisan 2022'de bu konuyu T24'teki köşesine taşımış, "Cebimizdeki en küçük banknot kupürü olan 5 TL, artık dolmuş indi-bindi ücretine, tek yön metro ücretine yetmiyor. Yakıcı enflasyon vatandaşı daha büyük kupür kullanımına itiyor" demişti. 

"Türkiye'nin bugün yeni bir büyük banknot kupürüne ihtiyacı var mıdır?" sorusunu soran Gürses, şöyle devam ediyordu: 
 

Yanıtım evet, ne yazık ki. Bu tercihe kalmış bir durum da değil; toplum patlayan enflasyon nedeniyle daha büyük kupür kullanıyorsa ihtiyaç ve zorunluluk haline gelir. 

Hele ki dolarizasyonun, hem enflasyonun dörtte biri seviyede tutulan faizlerle ve dövize endeksli mevduat tanıtımlarının yapılarak teşvik edildiği yerde, büyük kupür çıkarmayan otorite vatandaşın cebinde daha fazla döviz taşımasını teşvik eder.

 

Uğur Gürses
Ekonomist Uğur Gürses, uzun yıllar hem Merkez Bankası'nda hem de özel sektörde görev yapmıştı/ Fotoğraf: Twitter/@Speaker_Agency


"Vatandaş, 200 TL işini görmemeye başlayınca 100 dolarlık banknot taşımaya başlayacak"

Görüşlerine başvurduğumuz Gürses, yeni banknot ya da madeni paralar için bir hazırlık olup olmadığı konusunda bilgisinin olmadığını ancak eldeki verilerin o yöne doğru gidildiğini gösterdiğini ifade etti. 

Babuşcu gibi 200 TL'lik banknotun toplam emisyon içindeki payının arttığını hatırlatan Gürses, "Emisyon uzmanlarına göre bu pay, yüzde 50'yi geçince yeni bir kupürün piyasaya sürülmesi kaçınılmaz hâle geliyor" dedi. 

Independent Türkçe'ye konuşan Gürses, şöyle devam etti: 
 

Daha fazla nakit taşımaya başladığınız zaman bu sizin için büyük bir yük olur. 

Kredi kartı olmadığını varsayalım. Alışverişimizi 20 liralık banknotlarla yapıyor olsak, cebimizde bir tomar parayla dolaşıyor olmamız lazım. Dolayısıyla bir üst banknota ihtiyaç var. 

Bir de bizim gibi ülkelerde dolarizasyon kaçınılmaz. Vatandaş, 200 TL işini görmemeye başlayınca 100 dolarlık banknot taşımaya başlayacak. Yani nominal olarak cebinde 1400 lira olacak. 


"Asgari ücretli 10 adet 500 TL'lik banknot alacak"

"Hükümetin aldığı kararlar enflasyonu patlatan kararlar" diyen Gürses, "Enflasyonun artması bizim daha fazla banknot taşıma ihtiyacı hissetmemize yol açıyor. Yani, daha fazla kupür ekonomi politikalarının bir sonucu. Daha büyük banknot enflasyonu artırmaz" dedi. 

Gürses'e göre iktidar, büyük banknot basmak istemez. Çünkü örneğin, milyonluk banknot çıksa, insanların paranın değerinin kalmadığını düşünmesi muhtemel. 

"Geçmişte milyon verip gazete alıyorduk" diyen Gürses, şunları kaydetti: 
 

500 ya da 1000 TL'lik banknot çıktığı zaman insanlar "satın alma gücümüz arttı" demez. 

Bir kişinin asgari ücret aldığını düşünelim. Kendisine 10 adet 500 TL verecekler. 

Bu sefer vatandaş da "Bir ay çalıştık, aldığımız 10 tane para" diyecek. 

İhtiyaca, borca harcadığında belki elinde bir adet 500'lük kalacak. 


"Eskiden 200 liralık banknot ancak büyük ödemelerde kullanılırdı"

500 liralık banknot, 2020'de bile gündeme gelmişti. 

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Program Direktörü Dr. Güven Sak, 13 Ocak 2020'de "2020 bize yine yeniden 500 liralık banknotu geri getirir mi?" başlıklı bir yazı kaleme almıştı. 

2019'un bankamatiklerden para çekerken, sıklıkla 200 liralık banknotların verilmeye başlandığı yıl olduğunu hatırlatan Sak, "Eskiden 200 liralık banknot ancak büyük ödemelerde kullanılırdı. Günlük kullanımda 200 liralık banknotlar Ayşe teyze ve Ali Rıza amcayı doğrusu ya pek ilgilendirmezdi. İş hayatına aitti daha çok. Günlük kullanımda en büyük kupürlü para olarak 100 liralık banknot bize fazlasıyla yetiyordu. Ama artık yetmiyor. Daha doğrusu, 2019 yılından başlayarak, artık yetmemeye başladı" demişti. 
 

Güven Sak
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Program Direktörü Dr. Güven Sak/ Fotoğraf: Twitter/ @AntalyaTSO​​​​​​​


"Artan hayat pahalılığı, Ali Rıza amcayı 200 liralık banknot ile tanıştırdı" diyen Sak, günlük ödemeler için artık daha fazla para çekilmesi gerektiğini ve bu durumda taşınması gereken para tomarı küçülsün diye bankamatiklerde ağırlıkla 200 liralık banknot olduğunu söylemişti. 

ABD'de 1969'dan beri en büyük kupürün 100 Amerikan Doları olduğunu hatırlatan Dr. Güven Sak, bir dönem, Türkiye'nin en yüksek kupürlü banknotunun Amerika'nın en yüksek kupürlü banknotu ile karşılaştırılabildiğini ancak Ocak 2020'de 33 dolara kadar gerilediğini ifade etmişti. 

Merkez Bankası'ndan "ATM'lere 200'lük banknot koymayın" talimatı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, enflasyonla mücadele kapsamında Şubat 2021'de bankalara yazı göndererek tedavüldeki düşük kupürlü banknotların miktarının artırılmasını istemiş ve bunun için de ATM'lere 200'lük banknot koyulmaması talimatını vermişti. 

Konuyu köşesine taşıyan Dünya gazetesi yazarı Vahap Munyar, "ATM'lerdeki Banknotların Kupür Kompozisyonu" konulu yazışmanın eski bir bürokrat tarafından Whatsapp grubunda paylaşıldığını belirtmişti. 
 

Merkez Bankası AA
Fotoğraf: AA


Munyar'ın yazısına göre, Emisyon Genel Müdürlüğü'nden gönderilen yazıda, "Nakit para ile yapılan alışveriş ve ödemelerin kolay, hızlı ve kesintisiz olarak sürdürülmesi için düşük kupürlü banknotların (5 TL, 10 TL, 20 TL) yeterli miktarda dolaşıma verilmesi gerekiyor" deniliyordu. 

Bu yazının ne anlama geldiğini ekonomistlere sorduğunu söyleyen Munyar, bir bankacının, ""Bir ülkede kupürler ne kadar büyürse satın alma gücü o kadar düşer. Kuruş olmalı ki, rekabet olsun, kuruşun hesabı yapılsın" dediğini aktarmıştı. 

****

Merkez Bankası'nın verilerine göre 15 Nisan 2022 itibarıyla dolaşımdaki banknot ve madeni paraların değeri toplam 267 milyar 805 milyon TL. 

Mart sonu itibarıyla tedavüldeki banknotların değeri 253 milyar 626 milyon liraydı. 

Bunun 107 milyar 397 milyon liralık kısmını 200 TL'lik banknotlar oluşturuyordu. 

200 TL'nin çıkışından itibaren 5'er senelik aralarla tedavüldeki toplam banknotun değeri ve oranı şöyle: 

 

  Tedavüldeki Banknotlar Toplam (TL) Tedavüldeki 200 TL değeri Tedavüldeki 100 TL değeri Tedavüldeki 200 TL oranı (%) Tedavüldeki 100 TL oranı (%)
Mart 2009 33 milyar 966 milyon 4 milyar 266 milyon 8 milyar 61 milyon 12,5 23,7
Mart 2014 77 milyar 722 milyon 20 milyar 413 milyon 39 milyar 35 milyon 26,2 50,2
Mart 2019 133 milyar 676 milyon 37 milyar 216 milyon 72 milyar 155 milyon 27,8 53,9
Mart 2022 253 milyar 626 milyon 107 milyar 397 milyon 115 milyar 696 milyon 42,3 45,6


Yukarıdaki tabloya göre 200 TL'nin toplam emisyondaki payı en yüksek seviyede.

100 TL'lik banknotlarda ise yüzde 50'nin daha önce geçildiği görülüyor. Ancak iki büyük banknotun toplam dolaşımdaki payı ise henüz yüzde 90'ı geçmedi. 

Merkez Bankası'nın internet sitesinden alınan aşağıdaki grafikte ise tedavüldeki her paranın yıllar içerisindeki değişiminin grafiği yer alıyor: 
 

 

2009'un başından bugüne kadarki süreyi gösteren yukarıdaki grafikte koyu yeşille gösterilen çizgi, tedavüldeki toplam banknotları gösteriyor. 

Siyah çizgi 100 TL'lik, açık mavi çizgi 200 TL'lik, açık yeşil ise 50 TL'lik banknotların değerini gösteriyor. 

Buna göre çizgilerin pik yaptığı iki tarihten ilki kur krizinin yaşandığı Ağustos 2018. Diğer tarih ise Temmuz 2020. 

 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU