AFP: Enflasyonun vurduğu Türkiye'de işçiler greve gidiyor

"İşçiler kendi baharını yaratacak"

Yemeksepeti çalışanları dün Kadıköy'de eylem yaptı (Reuters)

Enflasyonun fırladığı Türkiye son dönemde pek çok greve sahne oldu. Yapılan zamları yeterli bulmayan işçiler, çok sayıda şirkette grev önlüğünü giyerek taleplerini kabul ettirmeye çalıştı.

Fransız haber ajansı AFP, "Enflasyonun vurduğu Türkiye'de işçiler greve gidiyor" başlıklı bir haber geçti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bugün yayımlanan haberde ülkede 1970'lerde büyük grevlerin görüldüğü hatırlatılırken 12 Eylül darbesinden sonra sendika faaliyetlerinin baskı altına alındığı yazıldı.

Ancak resmi yıllık enflasyon oranının yüzde 48,7'ye ulaştığı Türkiye'de işçilerin, artan fiyatlara ayak uydurmak için mücadele etmeye başladığı vurgulandı.

Emek Çalışmaları Topluluğu'na göre iki aydan kısa bir süre içinde 60'tan fazla grev, fabrika işgali veya protesto görüldü. Bunlara katıla işçi sayısı en az 13 bin 500'ü buldu.

Trendyol çalışanlarının geçen ay başlattığı protestoların ardından başarıya ulaşmasının, daha fazla maaş isteyen pek çok kişiye ilham verdiği savunuldu:

İşçiler, yüzde 11'lik maaş artışı teklif edildikten sonra ocak sonlarında greve gitti. Üç gün sonra yüzde 39'luk bir artışı kabul ettiler.

Ajans, 1 Şubat'ta başlayan Yemeksepeti greviniyse "son zamanlarda en öne çıkan grevlerden biri" diye niteledi.

Türk-İş'e göre 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı geçen ay 13 bin 844 liraydı.
 


AFP, Yemeksepeti Banabi kuryelerinin bu meblağın yarısından azını talep ettiğinin altını çizdi. Zira şu an 4 bin 253 lira maaş alan işçiler 5 bin 500 lira istiyor.

Nakliyat-İş, son üç ayda yaklaşık 100 kuryenin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Sendikanın Ankara temsilcisi Bayram Karkın, kurye işinde sağlık ve güvenlik denetimlerinin olmadığının altını çizdi. Karkın ayrıca işçilerin sendikaya üye olamaması için ofis çalışanı olarak gösterildiğini söyledi.

"Hiç umudumuz kalmadı"

Ankara'da çalışan Yemeksepeti kuryesi İzzet Baskın, "Bu işi yaparken hayatımızı tehlikeye atıyoruz. Dört duvarlı bir ofiste çalışmıyoruz. Paketleri karda ve yağmurda teslim ediyoruz" dedi.

Bir başka kurye Ferhat Uyar da "Hiç umudumuz kalmadı. Sorunların önüne geçmek için direnişi sürdürüyoruz" diye konuştu.

Uyar, kira ve faturalarını yatırdıktan sonra parasının kalmadığını söyledi. 27 yaşındaki işçi, çalışırken teslim ettiği Starbucks kahvesi gibi ürünleri kendisinin satın alamadığını belirtti.

Haberde Migros grevine de yer verildi. Saat başı ücretlerde 4 lira artış isteyen 256 çalışanın kovulduğu ve grevin ardından bu kişilerin işe geri döndüğü belirtildi. Taleplerini kabul ettiren işçilerin, memnun olmayan çalışanlara ilham verdiği değerlendirilmesi yapıldı.

Kovulan işçilerden Bekir Gök, "Bir ekmek parası istedik! Pandemi başladığından bu yana kazanmalarını sağladığımızın yanında hiçbir şey" ifadesini kullandı.

"İşçiler kendi baharını yaratacak"

Umut-Sen Örgütlenme Koordinatörü Başaran Aksu, bu gelişmelerin "sadece başlangıç" olabileceğini ve ileride işçi hareketlerinin hız kazacağına inandığını ifade etti.

Migros çalışanlarını temsil eden DGD-Sen sendikasından Neslihan Acar, "Pandemiyle işçilerin koşulları kötüleşti" dedi. Acar, zorlu koşullara rağmen "değişimin geleceğinden emin olduğunu" kaydetti:

Öfke birikiyor. İşçiler kendi baharını yaratacak.

Kocaeli Üniversitesi'nden akademisyen Aziz Çelik de hayat pahalılığı devam ettiği sürece işçi protestolarının süreceğini savundu.

 

Independent Türkçe, AFP

Derleyen: Uğurcan Yıldız

DAHA FAZLA HABER OKU