Neden akıl sağlığım iyi olduğu halde yeniden terapi almaya başlayacağım?

Danışma seanslarının neredeyse "sıfırlama" tuşu işlevi gördüğünü ve böylece bir sonraki randevuya dek bir ya da iki hafta kadar kafamı boşaltmamı sağladığını fark ettim

(Unsplash)

"Terapiye git" ifadesi sosyal medya tartışmalarında yaygın bir cevap haline geldi ve umursamazca kullanılan bir cümle olsa bile aslında epey iyi bir tavsiye olabilir. Danışmanlık hizmetini genelde kırılma noktasına gelince arayacağımız bir şey olarak görmemize rağmen gayet iyi hissederken terapiye gitmek de savunulabilir.

Yıllarca akıl sağlığı zorlukları çektim, 4 yıl önce antidepresanlara başlamanın yanı sıra ergenliğimden beri de sürekli terapiye gidiyorum. Fakat pandeminin başlangıcından beri hiç terapiye gitmedim. Lisans eğitimimi tamamladım, iki kez şehir değiştirdim ve yüksek lisansa başladım. Her zaman bir noktada terapiye devam etmek istesem de buna zaman ayırabilirmişim gibi gelmedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Geçen eylülde antidepresanları bıraktım ve şu anda akıl sağlığım yönetilebilir durumda. Buna rağmen 2022'nin kendi iyiliğime öncelik verdiğim yıl olacağına karar verdim (tabi bunu söylemesi yapmasından daha kolay) ve tekrar terapiye gitmeyi düşünüyorum. Neden mi?

Birilerine ulaşmak ve yardım istemek hâlâ utanç verici damgası yiyor, hele ki erkekler söz konusuysa. Danışmanlık sadece "düzeltilmeniz" gerektiğinde arayacağınız bir şeymiş gibi. Anxiety UK'in 2020'de yaptığı ankette erkeklerin neredeyse üçte biri, erkeklerin akıl sağlığına dair bu damgalamanın yardım aramanın önünde bir engel olduğunu belirtti ve bu durumla tedirgin edici erkek intiharı oranı arasındaki bağlantıyı görmek zor değil.

Terapiye gitmekte kesinlikle utanılacak bir şey yok ve terapistiniz neredeyse kesinlikle söyleyeceklerinizin hepsini daha önceden duydu. İşleri tamamen yolunda gibi görünen ne kadar çok kişinin ayda en azından birkaç kez terapist odasının rahatlığına koştuğunu bilseniz şaşırırsınız. Terapiye gitmek istemenin birçok nedeni olabilir ve bunların hepsi tamamen geçerli nedenlerdir. Yardım almak için doğru ya da yanlış bir sebep olamaz.

Kimseye terapiye gittiğinizi söylemenize bile gerek yok. Geçmişteki danışmanlarımın her biri, sokakta yanlarından geçersem (kiminle olursam olayım) ve onları tanıdığımı belli edersem, beni basit bir "merhaba" ötesinde tanımıyormuş gibi davranarak gizliliğimi koruyacaklarını açıkça belirtti.

Terapi sorunlarımı çözmese bile hayatımın başka hiçbir yerinde karşıma çıkmayan tarafsız biriyle konuşmanın her zaman gerçekten işe yaradığını düşünüyorum. Aklınızı kurcalayan her neyse partnerinizle, ailenizden biriyle veya bir arkadaşınızla tartışmak istemeyebileceğiniz meseleleri konuşabilirsiniz.

Kelimeleri kusarken sizi dinlemek için oradalar, bu yüzden içinizi dökmekte ve birikmeye başlamadan önce düşüncelerinizden kurtulmakta özgürsünüz. Danışma seanslarının neredeyse "sıfırlama" tuşu işlevi gördüğünü, böylece bir sonraki randevuya dek bir ya da iki hafta kadar kafamı boşaltmamı ve potansiyel olarak depresyonu ya da anksiyeteyi tetikleyebilecek düşünceleri kontrol altına alabilmemi sağladığını fark ettim.

Akıl sağlığı uzmanı ve ödüllü danışman Ruth Micallef şöyle diyor:

Erişilebilir olduğunda proaktif terapi yerine reaktif tedavi her zaman önerilir. İşler daha kötü hale gelene kadar bekleyince travma oluşabilir, sağlıksız başa çıkma yöntemleri yaratabilir ya da bunları şiddetlendirebilir, bu da süreci daha zor zor hale getirir.

Genellikle terapi desteği aramak için her şey kırılma noktasına dayanana kadar bekleriz, benim önerimse her zaman her şey... yolunda giderken terapi almak!

Akıl sağlığınızı korumak özellikle de yılın bu zamanında gerçekten zorlayıcı olabiliyor. Noel döneminin heyecanı sona erdi ve hepiniz normal hayata döndük, ki bu bazılarımız için daha zor olabiliyor. Yeni yıl kararlarımıza ayak uydurmak için koşuşturuyor, Noel'den sonra para sıkıntısı yaşıyor ya da sadece "ocak hüznü" hissediyoruz olabilir.

Tabii ki terapi herkes için kolayca erişilebilir değil. Danışmanlık seanslarının masrafları herkesin üstlenebileceği bir şey değil ve ücretsiz hizmetlerin bekleme listeleri de uzun olabiliyor. Royal College of Psychiatrists'in yaptığı araştırma, akıl sağlığı tedavisi bekleyen hastaların 5'te ikisinin acil veya kriz servislerine başvurduğunu ortaya çıkarırken, Mind Cymru'nun raporuysa Galler'deki yüzlerce kişinin akıl sağlığı yardımı için bir yıldan uzun süredir beklediğini gösteriyor.

Akıl sağlığı hizmetlerine yeterince bütçe ayrılmıyor, sistemde aşırı yüklenme var ve terapiye erişmek bile ayrıcalık. Fakat bu erişime sahipseniz geciktirmektense bir an önce yardım almak her zaman daha iyi. Ya da Ruth'un sözleriyle:

Nispeten berrak ve sakin bir zihinle terapiye gitmek bize gerçekten yaşamlarımızda etkin ve sürdürülebilir değişiklikler yapma gücü verebilir, mevcut ve geçmişteki olaylar üzerine düşünmemizi sağlayabilir ve travmalarla olumsuzlukların üstesinden çok daha kolay bir şekilde gelmemize yardımcı olabilir.



https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Ata Türkoğlu

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU