Yönetmen sineması: Modern İran sinemasının önemli isimlerinden biri; Asghar Farhadi

Mehmet Erduğan Independent Türkçe için 'Yönetmen Sineması'nda bu hafta Asghar Farhadi'yi ve filmografisini yazdı

Kolaj: Independent Türkçe

Bu hafta Türkiye sinemalarında gösterime giren yeni filmi "Kahraman" ile bir kez daha iyi bir hikâye anlatıcısı olmanın yanı sıra müthiş bir oyuncu yönetmeni olduğunu da gösteren Asghar Farhadi geçen yılki Cannes Film Festivali'nde Grand Prix Jüri Büyük Ödülü'nün sahibi oldu ve kısa süre önce En İyi Uluslararası Film kategorisinde Oscar için kısa listeye alındı.

Bu film ile yeniden herkesin gündemine giren Asghar Farhadi'yi bu vesileyle ben de bu hafta sizin için kadraja almak istedim.


Modern İran sinemasının önemli isimlerinden biri; Asghar Farhadi
 

 

7 Mayıs 1972'de İran'da İsfahan Eyaleti'nin yönetim merkezi olan İsfahan'da doğan Asghar Farhadi film yapımcılığına henüz okuldayken başladı.

İlk kısa filmini on üç yaşında bir gençlik sinema kulübünde çekti ve burada İran Genç Sinema Derneği'nin bir parçası olarak Süper 8 ve 16 mm filmler yaptı.

1991'de tiyatro eğitimi için Tahran Üniversitesi'ne girdiğinde beş kısa film yapmıştı; tiyatro alanında ilerleme yönündeki bu tercihi gelecekte sinema üslubuna önemli bir etki yaptı.

Dramatik Sanatlar Akademisi'nde lisans tezini Harold Pinter'in yapıtları ve oyunlarında sessizliğin ve duraklamanın işlevi üzerine verdi ve Tahran Üniversitesi'nden Yön Yüksek Lisans derecesi ile mezun oldu.

Mezuniyetinin ardından Tarbiat Modares Üniversitesi'nde 1996'da tiyatro yönetmenliği üzerine çalışmalarını sürdürdü, Sahne Yönetmenliği Yüksek Lisans derecesini almadan önce burada radyo oyunları ve televizyon dizileri yazmaya başladı.

Bu süre içinde Farhadi, İran Ulusal Yayın Kurumu için altı kısa film ve iki televizyon dizisi yaptı ve bunlardan en dikkate değer olanı Bir Şehrin Hikayesi'ydi.

Asghar Farhadi, 2001 yılında, ünlü savaş filmi yönetmeni Ebrahim Hatamikia ile Güneybatı İran'ın 11 Eylül saldırıları sonrasında cesurca piyasaya sürülen Alçak İrtifa (Ertefae Past / Low Heights)'nın senaryosunu birlikte yazarak profesyonel olarak sinemaya adım attı.

Sonrasında ise taraf tutmanın zor olduğu çetrefilli hikayeleriyle dikkat çeken filmlerinde esas olarak herkesin birbirinden gizlediği sırları ve sonunda bu sırlarla yüzleşmelerini incelikle işleyen Asghar Farhadi yıllar içerisinde devrimin etkisi altında kalan İran sinemasının odağını değiştirmeye ve geliştirmeye devam etti.
 

 

İlham veren biri

Ayrıntılara son derece önem veren, sıra dışı hassasiyetlere sahip, ne istediğini çok iyi bilen, kararlı bir yönetmen olan Asghar Farhadi hayatı çok seven biri ve filmlerinde her sahnenin gerçek hayatta olduğu gibi olmasını istiyor.

Hikayelerini anlatma biçimiyle ve aktardıklarıyla insanları derinden etkileyebiliyor ve bütün bunları büyük bir alçakgönüllülükle yapıyor.

Aklındakini karakterleri üzerinden nasıl anlatacağını çok iyi bilen, her zaman karakterlerin duygusal yoğunluğunu arttırmanın yollarını arayan Farhadi, film setinde oyuncularına bunu başarmanın yollarını büyük bir titizlikle gösteriyor.

Onunla çalışan oyuncular Asghar Farhadi'nin son derece talepkar bir yönetmen olduğunu, çok şey istediğini, ama aynı zamanda bunu büyük bir zarafetle yaptığını ve ne istediğini anlatmayı çok iyi bildiğini itiraf ediyor.

Bu yüzden de onunla çalışan oyuncular, onun son derece ilham veren bir yönetmen olduğunu söyleyerek ona her zaman yapabileceklerinin en iyisini vermeye çalışmaktan büyük keyif aldıklarını dile getiriyor.
 

 

Asghar Farhadi'nin oyuncularını yönetme ve filmini oluşturma biçimi ise doğrusu onun dehasını ortaya koyuyor.

Oyuncularla çalışmanın nasıl olduğunu tiyatroda öğrenen Farhadi, oyunculara büyük saygı duyuyor ve onlara son derece düşünceli bir şekilde yaklaşıyor.

Dolayısıyla bir oyuncu için Farhadi ile çalışmak büyük bir keyif, zira oyunculuğu çok seviyor, anlıyor ve neler gerektirdiğini çok iyi biliyor.

Bazıları, onun yarattığı karakterlerin yargılanmamasını istediğini düşünse de aslında Asghar Farhadi tam tersine, kendi tarafında herhangi bir eleştirel bakış açısına yer vermeyerek bu konuda inisiyatifi tamamen izleyiciye bırakmaya çalışan ve izleyiciyi kendince bir yargıya varmaya davet eden bir yönetmen.

Filmlerinde herhangi bir mesaj vermeye çalışmadığını söyleyen Asghar Farhadi bir filmi yazarken ve yönetirken hep peşinde olduğu ve zihninde hep en önemli yeri işgal eden şeyin tek kelimeyle "empati" olduğunu belirtiyor.

Ayrıca Farhadi, eğer dünyanın herhangi bir yerinde, herhangi bir kültürden gelen ve herhangi bir dili konuşan bir izleyici onun perdede yarattığı karakterleri tanımadan onlarla empati kurmayı başarabiliyorsa, kendisini onların yerinde hayal edebiliyorsa o zaman kendisini amacına ulaşmış hissettiğini söylüyor.

Her filmde en öncelikli olarak vurguladığı, onun en çok ihtiyaç duyduğu şeyin, aynı zamanda bugünün dünyasının da en çok ihtiyaç duyduğu şey olduğunu düşünüyor ve bunun da sınırların ötesinde, başka kültürlerden gelen diğer insanlarla kuracağımız empati olduğunun altını çiziyor.
 

 

Asghar Farhadi, çoğu filmini kendi ülkesinde çekiyor, fakat farklı ülkelerde çekim yapmanın kendisine yeni deneyimler sunduğunu, başa çıkılması gereken yeni zorluklar getirdiğini ve farklı kültürleri keşfetmesini sağladığını söylüyor.

Ama İran dışında ne zaman çalışsa, geri dönüp İran'ın içinde bir film yapmak için can attığını, çünkü orada büyüdüğünü ve kendi ülkesinin dinamiklerini çok daha iyi bildiğini belirtiyor.

İran'da sorunları olan ve filmleri İran'da gösterilmeyen film yapımcıları için üzgün olduğunu dile getiren Farhadi, ne zaman böyle bir şey olsa, her zaman bunun hakkında konuşarak bu soruna dikkat çekmeye çalıştığını dile getiriyor.
 

 

Ayrıca bunun ne kadar mümkün olacağını bilmese de en büyük amacının her zaman filmlerini dünyanın herhangi bir ülkesinden önce kendi ülkesinde göstermek olduğunu söylüyor ve kendisi için en önemli seyircinin İran içindeki seyirci olduğunu itiraf ediyor.

Ülkesine ve halkına olan bağlılığını sık sık dile getiren ve İran'ı hiçbir zaman reddetmeyen Farhadi'nin filmlerinin çoğu şehirli İran toplumuyla ilgili.

Hatta ülkesine ve halkına olan bağlılığı o kadar büyük ki "Bir Ayrılık" filmi ile Oscar kazandığında ödülünü ve galibiyetini İran milletine adaması oldukça dikkat çekmiş ve ses getirmişti.

Filmleri ile bir nevi İran'ın elçisi olduğunu düşünen Farhadi bu durumdan oldukça memnuniyet duyuyor.

Asghar Farhadi, Başkan Donald Trump'ın yönetimine ve Müslüman karşıtı politikalarına karşı çıkması nedeniyle 2017'deki Oscar töreni için Los Angeles'a gidemese de kazandığı ödüller sayesinde filmleri uluslararası alanda daha büyük bir izleyici kitlesine ulaşmayı başardı.

Ama Farhadi yine de bu başarılarının film yapma şeklini, kişisel hayatında ve çevresindeki insanlarla olan ilişkisini değiştirmediğini belirtiyor.
 

 

Çekimlerden önce

Asghar Farhadi senaryo yazım aşamasında, senaryoyu ekrana yazmayı bir nevi çözmesi gereken bir matematik denklemi gibi gördüğü için bunun yerine gerçekten hiçbir anlam ifade etmeyen anları, satırları, etkileşimleri daha çok geleneksel yöntemlerle not etme eğiliminde olduğunu belirtiyor.

Bu yüzden zamanı geldiğinde Farhadi tüm bu dağınık notlarını çalışma arkadaşlarına açıkladıktan sonra bu notların gittikçe daha mantıklı hale geldiğini söylüyor.

Tüm hikayelerini doğrusal olmayan bir şekilde yazdığını belirten Asghar Farhadi, her zaman kafasında aynı anda gelişen birkaç hikâye olduğunu ve sonrasında bunların ortak bir durumda bir araya geldiğinden bahsediyor.

Asghar Farhadi senaryo aşamasında öncelikle anlatıyı kurmak için bir hikâye aradığını ve karakterlerin daha sonra ortaya çıktığını ve şekillendiğini de söylüyor.

Daha sonra onlara biçim vererek bu karakterlerin farklı yönlerini geliştiren Farhadi, oyuncuları seçmeye bundan sonra başladığını ve yazdığı bir şeyi çekmeye hazırlanırken kafasında zaten belli bir imge olduğunu ve bu imgeye en yakın oyuncuları aradığını belirtiyor.

Asghar Farhadi, cevaplaın bizi sorgulamaktan ve düşünmekten alıkoyduğunu düşündüğü için bugünün dünyasının cevaplardan çok sorulara ihtiyacı olduğuna inanıyor.

Hikâye anlatan filmleri ve özellikle tarihi filmleri çok seven Farhadi bir gün kesinlikle İran'ın son elli yıllık tarihi hakkında bir film yapacağını söylüyor.

Asghar Farhadi, Parisa Bakhtavar ile evli ve Sarina ve Saghar adında iki kızı var.
 

 

Filmografisi

Asghar Farhadi bizi etkileyen karmaşık konular hakkında konuşmanın önemli olduğunu düşünüyor ve seyirciye oturup film izlettirip tek cümleyle mesaj vermeyi izleyiciye bir hakaret olarak görüyor.

Farhadi'yi bir yönetmen olarak farklı kılan şey de bu noktada tam olarak ne olduğu ve neden olduğu konusunda bizi tahmin etmeye devam ettirme şeklidir; onun filmleri bakış açımızı tekrar tekrar değiştirerek, bizi karakterler ve onların güvenilirlikleri hakkındaki varsayımlarımızı sorgulamaya zorluyor.

Fikirlerden, kavramlardan, hikayelerden yola çıkarak filmlerini çeken, insanlık durumuna odaklanan ve aynı zamanda aile içi çatışmaların samimi ve zorlu hikayelerini betimleyen uluslararası filmleriyle eleştirel övgü kazanan Asghar Farhadi'nin filmografisinde yer alan filmleri aşağıda sizin için özetlemeye çalıştım.


Kumda Dans

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Faramarz Gharibian, Yousef Khodaparast, Baran Kosari, Saeed Noorullahi, Jalal Sarhad Seraj / Süre: 100 dakika
 

 

Usta bir senaryo yazarı olduğunu daha kariyerinin başlarında kanıtlayan Asghar Farhadi'nin yönetmenliğini üstlendiği, 2003 yılına ait Dancing in the Dust (Raghs dar ghobar) adlı bu film; karısını boşamak zorunda kalan bir adamın, düğün için aldığı borçları ödemeye çalışırken çölde zehirleri için yılanları yakalayan yaşlı bir adam ile kurduğu dostluğu anlatıyor.

Göçmen mahallesinde yaşayan Azerbaycanlı genç Nazar, kayınvalidesinin kötü bir kadın olduğu söylentilerinin ardından akrabalarının baskısıyla eşi Rayhaneh'den boşanır.

Boşanma barışçıl bir şekilde gerçekleşse de Nazar hala karısına aşıktır ve boşandığı eşi için yapabileceği tek şey, evlilik çeyizinin borçlarını taksitle ödemektir.

Ancak Nazar, aylık taksitler için çift vardiya çalışmasına rağmen gerekli olan parayı toplamakta büyük zorluklarla karşılaşır ve borcu yüzünden peşine düşen polislerden kaçmak için çaresizce çöle sığınır.
 


Diğer filmlerindeki anlatımı hakkında ipuçları taşıyan bu ilk filminde Asghar Farhadi, toplumsal baskı, aile ilişkileri, ahlak, göçmenlik ve geçim derdi gibi temaları ustalıkla masaya yatırır.

Film 25'inci Moskova Uluslararası Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü ve Rusya Film Eleştirmenleri Birliği'nin En İyi Film Ödülü'nün yanı sıra 48'inci Asya Pasifik Film Festivali'nde En İyi Senaryo ve En İyi Yönetmen Ödülleri'ne layık görüldü.


Güzel Şehir

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Taraneh Alidoosti, Faramarz Gharibian, Babak Ansari, Hossein Farzi-Zad, Farhad Ghaemian, Ahu Kheradmand, Hooshang Heyhavand, Mehran Mahram, Aylar Valapour / Süre: 98 dakika
 

 

Asghar Farhadi, ilk uzun metrajlı filminden bir yıl sonra, zamanı için nadir bir toplumsal tür filmi için yeniden kamera karşısına geçer.

Ölüm cezasına çarptırılmış bir katilin ailesiyle kurbanının ailesi arasındaki çatışmayı konu alan bu filmde, ölüm cezasının iptalini sağlama yetkisine sahip olan kurbanın ailesi, on sekiz yaşındaki katilin kaderini elinde tutuyor.

Adını Tahran'ın batısında yer alan bir hapishanenin bulunduğu mahalleden alan, 2004 yılına ait The Beautiful City (Shahr-e ziba) adlı bu duygusunun yoğunluğuyla öne çıkan film; arkadaşlık, aşk ve ölüm arasında fedakârlık kavramına odaklanıyor.

Asghar Farhadi sinemasından alışkın olduğumuz ahlaki ikilemlerin derinden hissedilebildiği filmde, henüz on altı yaşındayken sevdiği kızı öldüren Akbar, iki yıl ıslahevinde tutulduktan sonra, on sekizini doldurmasıyla birlikte idam cezasını bekleyeceği cezaevine gönderilir.

Bu sırada Akbar'ın arkadaşı A'la hırsızlık cezasının bitmesiyle hapisten çıkar ve Akbar'ın iki yılda yeterince tövbe ettiğini, onun iyi kalpli biri olduğunu ve bu ölüm cezasını hak etmediğini düşünerek kurbanın babasını bağışlamaya ikna etmek için elinden geleni yapar.

Akbar'ın davacısı Abolqasem Rahmati'yi idam kararından vazgeçmesi için seferber olan A'la bu süre içinde Akbar'ın ablası Firoozeh ile yol arkadaşı olur ve kısa süre içinde genç kadınların arasında bir yakınlaşma başlar.

Esasında başlangıçta "Bir Şehrin Hikayesi" adlı televizyon dizisinin bir bölümü olarak çekilen, ancak karanlık, acı ve sert hikayesi nedeniyle televizyon için onay alamayan bu film daha sonra sinemalarda gösterilmek üzere gözden geçirilir.

Hayatımızdaki karmaşık durumların üstesinden gelmenin ne kadar zor olduğunu gösteren filmin olay örgüsü ilerledikçe, hikayedeki karakterlerin hayatlarının başta sanıldığı kadar şeffaf olmadığı anlaşılır.

Böylelikle film yavaş yavaş ahlaki ve insani karmaşıklıkların cesur bir incelemesine dönüşür.

Kişiler üzerindeki çevre baskılarından tutun da çıkarlarına göre başkalarının hayatlarının savrulmasına sebep olan insanların dini öğretiler baskısı altındaki seçimleri, vazgeçişleri ve fedakarlıkları filmin olay örgüsüne yön verir.

Film ayrıca İran'ın İslam hukukunu kendine göre yorumlamasından ortaya çıkan cinsiyet eşitsizliği ve ülkenin kadına bakışı hakkındaki vurgulamaları ile de öne çıkar.

Film, ulusal ve uluslararası festivallerde büyük dikkat çekerek aralarında Varşova Uluslararası Film Festivali'nde kazandığı Büyük Ödül'ün de yer aldığı pek çok ödüle layık görüldü.


Çarşamba Çatapatları (Çarşamba Ateşi)

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Hamid Farokhnezhad, Hediyeh Tehrani, Taraneh Alidoosti, Pantea Bahram, Sahar Dolatshahi, Houman Seyyedi, Matin Heydarinia, Mehran Mahram, Behshad Sharifian, Forough Ghajabagli, Mohamad Ramezani Pour / Süre: 102 dakika
 

 

Asghar Farhadi'nin 2006 yılına ait Fireworks Wednesday (Chaharshanbe-soori) adlı bu üçüncü filmi; Tahran şehir merkezinde orta sınıf bir ailenin evinde hizmetçilik yapan yoksul bir genç kadının hikayesini anlatıyor ve bu gündelikçinin bir iş gününü kadrajına alıyor.
 


Farhadi, İranlı orta sınıf bir ailenin stresli hayatına bir hizmetçinin gözünden bir ışık tutarak ailenin toplumdaki iki farklı hayatını taviz vermeyen bir üslupla izleyicisine aktarıyor.
 


Çatışmasını günümüzün İran'ında mevcut olan sınıfsal-toplumsal gerilimlerin üzerine kuran ve Nevruz'dan önceki çarşamba arifesinde düzenlenen bir festival gününü kadrajına alan film, yoğunlaştığı temsiliyetler üzerinden İran toplumunu mikro düzeyde incelese de sonunda insanların durumuna dair genel çıkarımlara varmayı başarır.
 


Sınıflar arası gerginliğin yanında aile ilişkilerinin çok boyutlu yönünün de ele alındığı filmde insanların kendisine ve çevresine söylediği yalanlarla sarmalanmış olay örgüsüyle 2006 yılında Uluslararası Şikago Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü'nü kazanır.


Elly Hakkında

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Golshifteh Farahani, Shahab Hosseini, Taraneh Alidoosti, Merila Zare'i, Mani Haghighi, Payman Maadi, Ra'na Azadivar, Ahmad Mehranfar, Saber Abar, Abbas Abedini, Nasrin Azimi, Amir Bengard, Amir Bengard, Keyvan Beygi, Shahram Bahrami Bilehsavar, Saleh Esmaeilpor, Arash Estilaf, Mahdi Farshidinasab, Reza Kakavandi, Kamibekami, Mohammad Khorami, Hossein Rahmani Manesh, Abbas Abedini Masouleh, Mohamad Ramezani Pour, Farshid Pourasghar, Amir Hossein Rezaee, Az Rhmti, Ali Safdari, Ali Sinani, Nick Tonez / Süre: 119 dakika
 

 

İnsan doğasına gerçekçi bir gözle bakan, gizem dolu atmosferiyle izleyenleri gerilimin doruk noktasına ulaştıran, 2009 yılına ait About Elly (Darbareye Elly) adlı bu filmde; yıllardır Almanya'da yaşayan Ahmad tekrar İran'a dönünce, üniversitenin hukuk fakültesinden eski dostları bunu kutlamak için Hazar Gölü'nün kıyısında bir tatil yapmaya karar verir.
 


Bu üç günlük kaçamağı planlayan Sepideh, herkesten habersiz kızının anaokulu öğretmeni Elly'yi de bu tatile davet eder, çünkü bu genç ve güzel kadını, Almanya'dan dönerken ardında mutsuz bir evlilik bırakan Ahmad ile tanıştırmak istiyordur.
 


Tatilin ilk günü, eski dostların kahkahaları eşliğinde su gibi akıp geçer, fakat bir sonraki gün Elly ansızın ortadan kaybolduğu için bu coşkulu atmosfer, kara bulutların gölgesinde kalır.

Genç kadın, geriye sadece çantasıyla beraber cevapsız sorular bırakır.
 


Sırlar ve yalanlar su yüzüne çıkmaya başladığında kimse gerçeklerle yüzleşmeye hazır olmasa da Ahmad ve arkadaşları Elly'yi bulmaya çalışırken beklediklerinden çok daha fazlasını bulacaklardır.
 


Prömiyerini Berlin Uluslararası Film Festivali'nde ve Tahran'da düzenlenen Fecr Film Festivali'nde eşzamanlı olarak yapan film, Berlin'de En İyi Yönetmen dalında Altın Ayı Ödülü'nü ve Fecr Film Festivali'nde En İyi Yönetmen dalında Simurg Ödülü'nü aldı.

 

Bir Ayrılık

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Payman Maadi, Leila Hatami, Sareh Bayat, Shahab Hosseini, Sarina Farhadi, Merila Zare'i, Ali-Asghar Shahbazi, Babak Karimi, Kimia Hosseini, Shirin Yazdanbakhsh, Sohibanoo Zolqadr, Mohammadhasan Asghari, Shirin Azimiyannezhad, Hamid Dadju, Mohammad Ebrahimian, Samad Farhang, Ali Fattahi, Nafise Ghodrati, Roya Hosseini, Seyyed Jamshid Hosseini, Hamid Janane, Sahar Kave, Seyyd Hamid Mirshams, Manuchehr Mohammadzade, Mazdak Mohaymeni, Majid Nameni, Ali Nazari, Farhad Nosrati, Mahmoud Rafi'i, Bahareh Riahi, Peyman Sadeghi, Mohammad Saffari, Nosratollah Seyfizade, Bahare Shahbazi, Khodarahm Soleymannezhad, Maria Tehranchi, Armine Zeytounchian, Mohammad Sajadian, Peyman Tayebi / Süre: 123 dakika
 

 

Berlin Film Festivali'nde "En İyi Film", "En İyi Erkek Oyuncu" ve "En İyi Kadın Oyuncu" dallarında ödül kazanan ilk İran filmi olan ve aynı zamanda Oscar'a layık görülen, 2011 yılına ait A Separation (Jodaeiye Nader az Simin) adlı bu yargının doğası ve hukukun rolü hakkında düşündüren film; kızının daha iyi şartlarda büyümesi için yurt dışına taşınmak isteyen Simin'in, Alzheimer hastası olan babasına bakmak adına bunu reddeden kocası Nader'e boşanma davası açmasıyla birlikte gelişen olayları konu ediniyor.
 


Film, Batı'nın standartlarına uyum sağlayarak hem bireysel hem de kültürel bir yabancılaşma içinde olan Tahranlı orta sınıf genç bir çiftin ayrılma kararıyla birlikte ortaya çıkan çözülmemiş gizemleri, öfkeli çatışmaları ve aile yükleri ile gelişen hakikatli bir öyküye sahip.

Simin, on bir yaşındaki kızları Termeh için daha iyi bir gelecek peşindedir ve bunun için yurt dışına yerleşmeyi planlar.

Fakat kocası Nader, kendisini hasta babasına bakmakla yükümlü gördüğü için bu fikri sıcak karşılamaz.

Bu uyuşmazlık sonucu ayrılmaya karar veren Simin boşanmayı talep eder, ancak boşanmak üzere olan çift çocuklarının velayeti konusunda bir ikileme düşer.

Kısa süre içinde beklenmedik bir şekilde bu ilişkilerin içine hırsızlık suçlaması ve ölüm girince ortalık karışır.
 


İzleyiciyi, filmin ilk sahnesinden sonuna kadar hâkim koltuğuna oturtan ve karakterlerin hem adli hem de ahlaki yük altındaki ezilmesine ortak eden Farhadi, İran'ın yabancılaşma durumunu burjuva-işçi sınıfı ve laik-dindar kesişmelerle etkileyici bir şekilde sunuyor.

Temelde bir karı-kocanın ayrılığı üzerinden ilerlese de aslında bir ayrılıktan çok daha fazlasına sahip olan film katmanlı hikayesinde; ülkeden ayrılış, anne ve babadan ayrılış ve doğru bilinenden ayrılış gibi "ayrılma" halini farklı temalarla birbirine harmanlıyor.

Adaleti merkezine alan film herkesin birbirinden sakladıklarıyla çözümsüzlüğe doğru ilerleyen olay örgüsünde, "doğru" söylemenin koşullarını ve hatta sonuçlarını araştırırken insanın çetrefilli doğasına atıfta bulunuyor ve hayran bırakan oyunculukları, yönetimi ve ustaca yazılmış diyaloglarıyla özünde insan olmaya dair kıymetli tespitler barındırıyor.

Prömiyerini yaptığı Berlin Uluslararası Film Festivali'nde Altın Ayı Ödülü'nü kazanmanın yanı sıra tüm erkek ve kadın oyuncularına birer Gümüş Ayı Ödülü kazandıran film, aralarında Altın Küre Ödülleri'nde Yabancı Dilde En İyi Film Ödülü, César Ödülleri'nde En İyi Yabancı Film Ödülü ve Yabancı Dilde En İyi Film Oscar'ının da yer aldığı toplamda 90'a yakın uluslararası ödül kazandı.

Ayrıca uluslararası alanda büyük başarı elde eden Bir Ayrılık, daha önce hiçbir İran filminin yakalayamadığı bir gişe başarı da elde etti.

Bu film ile İngiliz Film ve Televizyon Sanatları Akademisi (BAFTA) Ödülü'ne aday gösterilen ilk İranlı yönetmen oldu.

Sadece Fransa'da bir milyon izleyiciye ulaşan film, bu ülkede en çok izlenen İran filmi oldu.
 


Aralık 2011'de ABD'de gösterime giren film, ülkede tüm zamanların en yüksek başarıyı elde eden yabancı filmleri arasına girdi.

Aynı yıl, Asghar Farhadi, Time dergisi tarafından dünyanın en etkili 100 insanı arasında gösterildi.

Tüm bu başarıların üstüne 12 Mart 2012'de İran Kültür ve İslami Rehberlik Bakanlığı, İranlı yönetmenler ve yapımcılar tarafından Farhadi'nin İran'a vardığında Oscar başarısını onurlandırmak için düzenlediği bir töreni engelledi.

Bir Ayrılık'ın kazandığı diğer ödüller arasında Durban Uluslararası Film Festivali Yabancı Dilde En İyi Film Ödülü, Asya Pasifik Film Festivali'nde En İyi Uzun Metraj Film ve En İyi Senaryo Ödülleri ve Sydney Film Festivali En İyi Film Ödülü yer alıyor.


Geçmiş

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Bérénice Bejo, Ali Mosaffa, Tahar Rahim, Pauline Burlet, Elyes Aguis, Jeanne Jestin, Sabrina Ouazani, Babak Karimi, Valeria Cavalli, Aleksandra Klebanska, Jean-Michel Simonet, Pierre Guerder, Anne-Marion de Cayeux, Eléonora Marino, Jonathan Devred, Sylviane Fraval, Amir Abar, Abbas Abedini, Reza Kakavandi, Kamibekami, Hossein Rahmani Manesh, Abbas Abedini Masouleh, Amir Hossein Rezaee, Ali Safdari, Ali Sinani, Kourosh Torbatzadeh, Kourosh Torbat Zadeh, Keyvan Beygi, Michèle Raingeval / Süre: 130 dakika
 

 

Bir Ayrılık'ın çok sayıda festivalde ve ülkede gösterilmesiyle birlikte, Asghar Farhadi, İran dışında geçen bir hikâyeyi konu alan Geçmiş'in senaryosu üzerinde çalışmak üzere ailesiyle birlikte Paris'e taşındı.

Asghar Farhadi'nin ülkesi dışında çektiği ilk film olan, 2013 yılına ait The Past (Le passé) adlı bu duygusal gerilimi yüksek, sürükleyici ve çetrefilli aile dramı; Fransız eşi Marie'den boşanma işlemlerini tamamlamak üzere, çok uzun bir ayrılığın ardından Tahran'dan Paris'e gelen Ahmad'i kadrajına alıyor.
 


Auteur bir yönetmen olduğunu kanıtlayan Asghar Farhadi, yine hikayesini aile içinde saklanan sırlar üzerinden ince ince işleyerek söylenmeyen yakıcı gerçeklerin nasıl bir aile trajedisine dönüşebileceğini bir kez daha izleyicisine gösteriyor.

Bu filmde kadın karakterine daha özgür bir alan tanıyan Farhadi, Marie'yi boşanmak üzere olduğu kocası ve hamile kaldığı yeni sevgilisi ile aynı eve koyarak izleyicisine, kendinden emin ve toplumun dayattığı ahlaki zorunluluklardan bir nebze olsun sıyrılabilmiş bir kadın karakter sunuyor.

Marie'nin niyeti, eski eşinin hayaline bile katlanamayan yeni sevgilisi Samir ile evlenmektir.

Ahmad'in Marie'nin hayatına aradan geçen yılların ardından yeniden girmesi her ikisi için de karmaşık bir durum yaratır ve her ikisini ortak geçmişleriyle yeniden yüzleşmeye zorlar.

Ahmad, Marie'nin önceki beraberliğinden olan kızı Lucie ile ilişkisinin sıkıntılı olduğunu fark edince aralarını bulmaya çalışır, fakat böylece geçmişten gelen sırlar açığa çıkmaya başlar.
 


Fransızca bilmediği için, filmi yönetirken dilin kendi ritmine ve akıcılığına hâkim olabilmek için filmin çekimlerinden önce iki yıl Fransa'da yaşayan Asghar Farhadi bu filmini sette hazır bulunan bir çevirmen yardımıyla çekmiştir.

Bu durum onun filmlerinde, Farsçanın alışılan ahengini azaltsa da yönetmenin insana dair temel dertlerini aktarmasındaki başarısından bir şey eksiltmemiştir.

Film, Cannes Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü kazandı ve Altın Küre ve César Ödülleri'ne aday gösterildi.


Satıcı

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Shahab Hosseini, Taraneh Alidoosti, Babak Karimi, Mina Sadati, Mehdi Koushki, Farid Sajjadi Hosseini, Maral Bani Adam, Mojtaba Pirzadeh, Sahra Asadollahi, Ehteram Boroumand, Emad Emami, Sam Valipour, Shirin Aghakashi, Alireza Rofougaran / Süre: 124 dakika
 

 

Kamerasını hayatın içerisine konumlandırmayı başaran Asghar Farhadi, 2016 yılına ait The Salesman (Forushande) adlı bu filminde yine kadın erkek ilişkilerinin gizemlerine dalarak karakterlerinin bazı sırlarla yüzleşme sürecini ahlaki açıdan irdeliyor ve tiyatroda sergileyecekleri yeni oyunlarının arifesinde yeni bir eve taşınmak zorunda kalan bir çiftin, trajik bir olaya doğru sürüklenişlerini anlatıyor.

Hikâye, kazı çalışmaları sebebiyle oturdukları evin zarar görmesinin ardından kendilerine kalacak yeni bir yer arayan Rana ve Emad çiftinin içine düştüğü çıkmazları, dini ve toplumsal ahlak ile bireysel dürtülerin çatışması üzerinden ele alıyor.
 


Yaşadıkları daireden, mahallelerinde olan tehlikeli işler nedeni ile zorla çıkarılan Emad ve Rana, bir arkadaşlarının tavsiyesi doğrultusunda Tahran'ın merkezinde yeni bir daireye taşınırlar.

Ancak bu yeni hayatlarında, bir önceki kiracı ile bağlantılı bir olay genç çiftin hayatını çarpıcı bir şekilde değiştirir.

Taşınmalarından kısa süre sonra Rana, evde yalnızken kimliği belirsiz bir kişi tarafından saldırıya uğrar.

Rana, olayın polise intikal etmesini istemeyince Emad, saldırıyı yapan kişiyi kendi yöntemleriyle bulmaya karar verir.
 


Böylelikle kendine has özellikleriyle, sıradan bir çift olan ve tiyatroyla uğraşan Emad ve Rana bir anda kendilerini, kişiliklerinin umulmadık yönlerini ortaya çıkaran bir durumun içinde bulurlar.

Ancak diğer taraftan tiyatro oyuncusu çift hem ilişkilerini hem de sahneledikleri oyunu, gerçekleşen bu olayın karmaşasının yarattığı tehditten korumaya çalışırlar.

Cannes Film Festivali'nin yarışma bölümünde gösterilen film, Asghar Farhadi'ye En İyi Senaryo Ödülü'nü, başrol oyuncusu Shahab Hosseini'ye ise En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü getirdi.
 


Aynı yılın sonbaharında Fransa'da ve İran'da gösterime giren film, Asghar Farhadi'nin en başarılı filmi oldu.

Film, Şubat 2017'de Asghar Farhadi'ye ikinci Yabancı Dilde En İyi Film Oscar'ını kazandırdı.


Herkes Biliyor

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Penélope Cruz, Javier Bardem, Ricardo Darín, Eduard Fernández, Bárbara Lennie, Inma Cuesta, Elvira Mínguez, Ramón Barea, Carla Campra, Sara Sálamo, Roger Casamajor, José Ángel Egido, Sergio Castellanos, Iván Chavero, Tomás del Estal, Inma Sancho, Paco Pastor Gómez, Jaime Lorente, Mari Carmen Sánchez, Vicente Vergara, Jordi Bosch, Chus Leiva, Mar del Corral, Monica Miranda, Esteban Ciudad, Stephanie Espil, Mario Martín, Nourdin Batan, Juan Carlos Botello, Said Tamone Oumlaid, Pedro Nistal, Paqui Horcajo, Raquel Romero, Joaquín Tejada, Naia Garcia, Estefanía Rueda, Joaquín Gómez, Carmen Esteban, Antonio Esquinas, Chema Adeva / Süre: 133 dakika
 

 

Çektiği tüm bu filmlerden sonra, uzun zamandır küçük bir köyde, doğanın ortasında çekim yapmak isteyen Asghar Farhadi kentten ve onun karmaşasından uzakta geçen öyküler peşindeydi.

Bu arayış nihayetinde kendisi farkında olmasa da zihnine etki ederek onu doğaya yakın bir yere, bir çiftliğe, bir köye doğru yönlendirdi.

Bu motivasyonla Asghar Farhadi'nin İspanyolca çektiği ilk film olan, 2018 yılına ait Everybody Knows (Todos lo saben) adlı bu filmde; Laura, kız kardeşinin düğünü için çocuklarıyla birlikte Buenos Aires'ten İspanya'ya, doğduğu bağ köyüne gider, fakat beklenmedik olaylar düğünün ailenin gizli geçmişini ortaya çıkaran bir krize dönüşmesine neden olur.
 


Bu gerilimli günlerde hem aile fertleri hem de köy ahalisi arasındaki gerginlik ve kimi sırlar su yüzüne çıkar.

Filmdeki tüm karakterler karmaşık, ince ve çok yönlüdür; iyiler ve kötüler yoktur, gerçek hayatta olduğu gibi, hiçbir şey göründüğü kadar keskin hatlara sahip değildir.

Filmin merkezindeki karakterlerden Laura, başından çok şeyler geçmiş, çok özel bir kadındır; başkalarını da ilgilendiren çok zor kararlar vermek zorunda kalmış ve bunun ağırlığını halen üzerinde hissediyor.

Ayrıca Laura, bir sırrı olan bir kadın ve bir anda kendini bir krizle yüzleşirken buluyor.

Bu durum onu sırrını açığa vurmaya ve böylelikle geçmişe gömmeye çabaladığı pek çok şeyle yeniden yüzleşmeye götürüyor.

Alkol sorunu nedeniyle oldukça karanlık bir geçmişi olan ve bu sorundan kurtulup iyileşmesini Tanrı'ya bağlayan, Laura'nın eşi Alejandro eskiden varlıklı bir adammış, ama hayatında çok şey değişmiş.

Sağduyulu ve ayakları yere basan bir adam olan Alejandro, Tanrı'nın onu bu çetin zorluklarla sınayarak kendisini kurtardığını düşünüyor.

İşini kaybetmiş ve neredeyse beş parasız kalmış, ancak parası varken karısı Laura'nın doğduğu köye de çok yardımı dokunmuş.

Çocukları ve eşiyle birlikte Buenos Aires'te yaşayan Laura, kız kardeşinin düğünü için İspanya'ya gelmiştir, ancak bu mutlu düğün gecesinde kızının aniden ortadan kaybolması, her şeyi alt üst eder.

Alejandro içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulmak için Buenos Aires'te kalıp iş aradığı ve bazı iş görüşmelerine gitmesi gerektiği için Laura'nın kız kardeşinin düğününe gidemiyor.

Bu yüzden Laura'ya kızını araması için yardım eden kişi, gençlik aşkı Paco oluyor.

O gece ve sonrasında yaşananlar, Laura ve Paco'nun hayatının geri dönülmeyecek şekilde değişmesine neden olur.

Paco her ne kadar kentle bağlantısı olsa da köyde yaşayan bir adamdır; bulunduğu yere gelmek için çok çalışmış, Laura'nın ailesinin yaşadığı evde doğmuş, yavaş yavaş toprağı ekip biçmeye ve bağa bakmaya başlamış.
 


Filmin başlangıcında kişisel ve mesleki hayatında kendisini mutlu hissediyor, fakat ardından onun sırtına psikolojik, duygusal, fiziksel hatta etik anlamda pek çok yük yükleyen bu olaydan sonra hayatı değişiyor.

Bir anda geçmişindeki olaylar yeniden ortaya çıkıyor ve bugünüyle çatışıyor.

Bu sırada Alejandro, düğün gecesi olanları duyunca, sadece yardımcı olmak için değil, aynı zamanda kontrolü elinde tutmak için İspanya'ya ailesinin yanına gelir.

Fakat sonrasında o da bir dizi beklenmedik durumla yüzleşmek zorunda kalır ki, bu da hikâyenin dramatik yapısını güçlendirir.

Asghar Farhadi'nin İspanya'da çektiği bu filmde meselesi, kaybolma (ya da kaçırılma) olayı ve mutsuz aile fertleri arasındaki olayların yanı sıra, önceki filmlerinde olduğu gibi karakterlerin karmaşık geçmişleri ve yarım kalmış arzularıdır.

71'inci Cannes Film Festivali'nin açılışını yapan film, festivalin yarışma bölümünde de yer aldı ve Farhadi'nin Altın Palmiye için yarışan üçüncü filmi oldu.


Kahraman

Yönetmen: Asghar Farhadi / Oyuncular: Amir Jadidi, Mohsen Tanabandeh, Fereshteh Sadre Orafaiy, Sarina Farhadi, Sahar Goldust, Ehsan Goodarzi, Alireza Jahandideh, Maryam Shahdaei / Süre: 127 dakika
 

 

Borç, aldatma, aile bağları ve kahramanlığın gerçek doğası hakkında yine çok kuvvetli bir hikâyeyle izleyiciyle buluşan Asghar Farhadi'nin bu yılki Cannes Film Festivali'nde Jüri Büyük Ödülü'ne layık görülen, 2021 yılına ait A Hero (Ghahreman) adlı bu filmi; ödeyemediği bir borç sebebiyle hapiste olan Rahim'in, iki günlük izni sırasında borcu olduğu kişiyi şikayetini geri çekmesi için ikna etmeye çalışmasını konu ediniyor.
 


Genç bir adam olan Rahim ödeyemediği bir borç yüzünden hapistedir.

Ancak Rahim'e, bir iyilik sayesinde alacaklısının şikayetinden vazgeçmesini sağlaması için iki günlük izin verilir.
 


Bu iki günlük bir izin sırasında alacaklısını, borcunun bir kısmının ödenmesine karşı şikayetini geri çekmeye ikna etmeye çalışır, ancak işler planlandığı gibi gitmez ve Rahim kendisini büyük bir krizle karşı karşıya bulur.


Kronolojik olarak diğer çalışmaları

  • Chashm Be Rah (1998, Televizyon dizisi)
  • Farrokh & Faraj Konut Kompleksi (Farrokh & Faraj Residential Complex, 1998, Televizyon dizisi)
  • Garson (The Waiter, 1998, Televizyon dizisi)
  • Destansı Bir Şehir (Dastane yek shahr, 2000-2001, Televizyon dizisi)


Ödüller

  • 2003 Asya-Pasifik Film Festivali: En İyi Senaryo Ödülü (Raghs dar ghobar)
  • 2003 Fecr Film Festivali Uluslararası Yarışma Özel Jüri Ödülü: En İyi Film (Raghs dar ghobar)
  • 2004 Annonay Uluslararası İlk Filmler Festivali: Özel Jüri Ödülü (Raghs dar ghobar)
  • 2004 Hindistan Uluslararası Film Festivali: Golden Peacock (Shahr-e ziba)
  • 2004 Varşova Uluslararası Film Festivali: Grand Prix (Shahr-e ziba)
  • 2005 Split International Festival of New Film: FIPRESCI Ödülü (Shahr-e ziba)
  • 2006 Şikago Uluslararası Film Festivali Altın Hugo Ödülü: En İyi Film (Chaharshanbe-soori)
  • 2006 Fecr Film Festivali Crystal Simorgh Ödülü: En İyi Yönetmen (Chaharshanbe-soori)
  • 2006 Kerala Uluslararası Film Festivali Altın Karga Sülün Ödülü: En İyi Yönetmen (Chaharshanbe-soori)
  • 2006 Nantes Üç Kıta Festivali: Özel Jüri Ödülü (Chaharshanbe-soori)
  • 2007 Las Palmas Film Festivali: Altın Leydi Harimaguada Ödülü (Chaharshanbe-soori)
  • 2009 Asya-Pasifik Film Festivali: Jüri Özel Ödülü & En İyi Senaryo Ödülü (Darbareye Elly)
  • 2009 Asya Pasifik Ekran Ödülleri: Jüri Özel Ödülü & En İyi Senaryo Ödülü (Darbareye Elly)
  • 2009 Berlin Uluslararası Film Festivali Gümüş Berlin Ayı Ödülü: En İyi Yönetmen (Darbareye Elly)
  • 2009 Brisbane Uluslararası Film Festivali: Netpac Ödülü (Darbareye Elly)
  • 2009 Fecr Film Festivali Crystal Simorgh Ödülü: En İyi Yönetmen (Darbareye Elly)
  • 2009 Fecr Film Festivali Seyirci Ödülü: En İyi Film (Darbareye Elly)
  • 2009 Film Bağımsız Ruh Ödülleri: En İyi Uluslararası Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2009 Kerala Uluslararası Film Festivali: Altın Karga Sülün Ödülü (Darbareye Elly)
  • 2009 Tribeca Film Festivali Jüri Ödülü: En İyi Anlatı Özelliği (Darbareye Elly)
  • 2009 Viennale "Standart" Okur Jürisi Ödülü (Darbareye Elly)
  • 2010 Titanik Uluslararası Film Festivali: Öğrenci Jürisinin Kararı (Darbareye Elly)
  • 2011 Abu Dhabi Film Festivali Anlatı Yarışması: Özel Jüri Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Alman Sanat Evi Sinemaları Birliği: En İyi Yabancı Film Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Altın Kayısı Erivan Uluslararası Film Festivali: Grand Prix En İyi Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Amazonas Film Festivali: En İyi Film Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Asya Pasifik Ekran Ödülleri: En İyi Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Berlin Uluslararası Film Festivali: Altın Berlin Ayı & "Berliner Morgenpost" Okur Jürisi & Ekümenik Jüri Ödülleri (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Durban Uluslararası Film Festivali Uzun Metraj Film Yarışması: En İyi Film & En İyi Senaryo Ödülleri (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Dünya Sineması Amsterdam Seyirci Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Fecr Film Festivali Seyirci Ödülü: En İyi Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Fecr Film Festivali Crystal Simorgh Ödülü: En İyi Yönetmen & En İyi Senaryo (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Fukuoka Uluslararası Film Festivali: Seyirci Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Hindistan Uluslararası Film Festivali: En İyi Yönetmen Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Indiewire Eleştirmenleri Anketi: En İyi Senaryo Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Los Angeles Film Eleştirmenleri Birliği Ödülleri: En İyi Senaryo (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Melbourne Uluslararası Film Festivali: En Popüler Uzun Metraj Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Polonya Film Yapımcıları Eleştirmenler Birliği Ödülleri: En İyi Yabancı Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Pula Film Festivali Altın Arena Uluslararası Yarışma: En İyi Film Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Riga Uluslararası Film Forumu Uluslararası Yarışma: FIPRESCI Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 San Sebastian Uluslararası Film Festivali: TVE Otra Mirada Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Sydney Film Festivali: En İyi Film Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2011 Vancouver Uluslararası Film Festivali: Roger'ın Halkın Seçimi Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Altın Derbi Ödülleri: En Yabancı Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 ASECAN: En İyi Yabancı Film Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Asya Film Ödülleri: En İyi Yönetmen & En İyi Senarist (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Avrupa Birliği MEDYA Ödülü (Darbareye Elly / Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Bodil Ödülleri: En İyi Amerikan Dışı Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 César Ödülleri: En İyi Yabancı Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Chlotrudis Ödülleri: En İyi Yönetmen (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Çevrimiçi Film ve Televizyon Derneği: Doğrudan Ekran İçin Yazılmış En İyi Senaryo (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 David di Donatello Ödülleri: En İyi Yabancı Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Guldbagge Ödülleri: En İyi Yabancı Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Kadın Film Gazetecileri İttifakı: İngilizce Dışında En İyi Film Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Londra Eleştirmenler Birliği Film Ödülleri: Yılın Senaristi (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Premio Sergio Amidei (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Ulusal Film Eleştirmenleri Derneği Ödülleri: En İyi Senaryo (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Uluslararası Çevrimiçi Sinema Ödülleri: En İyi Orijinal Senaryo (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2012 Uluslararası Sinefil Ödülleri Derneği: En İyi Orijinal Senaryo Ödülü (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2013 Arjantinli Film Eleştirmenleri Birliği Ödülleri: İspanyolca Olmayan En İyi Yabancı Film (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2013 Cannes Film Festivali: Ekümenik Jüri Ödülü (Le passé)
  • 2013 Durban Uluslararası Film Festivali: En İyi Senaryo (Le passé)
  • 2013 Güney Festivali'nden Oslo Filmleri: Seyirci Ödülü (Le passé)
  • 2013 Polonya Film Yapımcıları Eleştirmenler Birliği Ödülleri: En İyi Yabancı Film (Le passé)
  • 2013 SESC Film Festivali Eleştirmenler Ödülü: En İyi Yabancı Film & En İyi Yabancı Yönetmen (Jodaeiye Nader az Simin)
  • 2013 Uluslararası Sinefil Derneği Cannes Ödülleri: En İyi Senaryo (Le passé)
  • 2014 Chlotrudis Ödülleri: En İyi Yönetmen & En İyi Orijinal Senaryo (Le passé)
  • 2015 Uluslararası Çevrimiçi Sinema Ödülleri: İngilizce Dışında En İyi Film (Darbareye Elly)
  • 2016 Cannes Film Festivali: En İyi Senaryo (Forushande)
  • 2016 Şikago Uluslararası Film Festivali: Gümüş Hugo Jüri Özel Ödülü (Forushande)
  • 2016 Dünya Sineması Amsterdam Seyirci Ödülü (Forushande)
  • 2016 Münih Film Festivali: En İyi Uluslararası Film Ödülü (Forushande)
  • 2017 Asya Film Ödülleri: En İyi Senarist (Forushande)
  • 2017 Polonya Film Yapımcıları Eleştirmenler Birliği Ödülleri: En İyi Yabancı Film (Forushande)
  • 2018 Altın Kayısı Erivan Uluslararası Film Festivali: Dünya Sinemasına Olağanüstü Sanatsal Katkı Ödülü
  • 2018 Guldbagge Ödülleri: En İyi Yabancı Film (Forushande)
  • 2021 Asya Pasifik Ekran Ödülleri: Yönetmenlik Başarısı (Ghahreman)
  • 2021 Cannes Film Festivali Grand Prix & François Chalais Ödülü (Ghahreman)
  • 2021 Santa Fe Bağımsız Film Festivali: En İyi Anlatı Özelliği Seyirci Ödülü (Ghahreman)
  • 2021 Ulusal İnceleme Kurulu: En İyi Orijinal Senaryo Ödülü (Ghahreman)
     

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU