Kimisinin bir tek üyesi, kimisinin başkanı yok ama parti enflasyonu var

2020'de 27, 2021'de 20 parti kuruldu. Türkiye'deki parti sayısı 123'ü buldu. Listeye yenileri ekleniyor. Baraj altındaki partilerin stratejileri neler? Hangi parti, hangi ittifakla birlikte hareket edebilir?

Kurulan her siyasi parti Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde temsiliyeti hedefliyor. Ancak, 123 partiden 13 tanesi şu anda parlamentoda / Fotoğraf: AA 

Dayatmasız Yaşam, Yükseliş, Adalet, Al Sancak, Tuğra, Doğuş, Sevgi ve Saygı, Uyanış, Devrim, Bizim, Doğru, Umut, Merkez Ana, Güzel, Milli, Cesur Düşünce ve daha onlarcası…

Bu terimler, 2020 ve 2021'de kurulan siyasi partilerden sadece bazılarının isimleri.

Genel başkanlarının isimleri yazılsa da kamuoyunda pek tanınmıyorlar.

Ancak pek çoğu bilinmese de genel başkanları tanınmasa da hatta bir tek üyesi bulunmazsa dahi sayıları sürekli artıyor siyasi partilerin. 
 
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın internet sitesinde yer alan bilgilere göre Türkiye'de 123 parti, siyasi faaliyette. 

2020'de siyasi parti kuruluş rekoru kırıldı

Bunların 47'si son iki yılda kuruldu. 2020 yılında 27, 2021'de ise 20 parti, siyasi arenadaki yerini aldı. 

Yıllara göre "alındı belgesi" verilen siyasi partiler şunlar: 

Yıl Adet Yıl Adet
2021  20  2010 3
2020  27  2009 1
2019   2008  2
2018 2007  4
2017 4 2006   2
2016  2005   1
2015   2004 1
2014   11  2003  1
2013  2 2002  4  
2012   2001 3
2011  2 1997 ve öncesi 15

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın sitesindeki bilgilere göre 1997'den 2000 yılına kadar 15 parti kurulmuş durumda. 

Sonraki yıllarda çok az siyasi oluşum faaliyete geçti. 

2014'te 11 parti kurulurken 2020 yılında rekor kırıldı. 

27 partinin kurulduğu bu yılın ardından, 2021'de 20 siyasi partiye "alındı belgesi" verildi. 

Sayının iki yılda bu kadar artmasının çeşitli nedenleri olabilir. 

İktidar olmak için ittifakların zorunlu hale geldiği Türkiye'de küçük partilerin de temsil edilme şansı arttığı için çok sayıda artış yaşandığı belirtiliyor. 

Bazılarının genel başkanları bazılarının ise üye sayısı yok

Aktif siyasi faaliyette oldukları belirtilen 123 partiden birçoğunun ya genel başkanları ya da bir tek kayıtlı üyesi bulunmuyor. 

Resmi bilgilere göre genel başkanı veya kayıtlı üyesi bulunmayan partiler şunlar:

Parti Adı Genel Başkan Üye Sayısı
Adalet ve Özgürlük  - 0
Adaletin Aydınlığı Partisi Altuğ Ergüzel  0
Al Sancak Partisi Nuri Çelebi   0
As Parti   Cavit Kayıtçı 0
Ayyıldız Partisi    -  0
Bağımsızlık Partisi Mustafa Sabri Sipahioğlu 0
Bizim Parti   -  67
Cesur Düşünce Partisi Abdulsamed Elçi 0
 Dayatmasız Yaşam     -  0
 Devlet Partisi  Ünal Canbey  0
Devrim Partisi Erçin Fırat   0
Doğru Parti    - 602
Doğuş Partisi Mahmut Karalar 0
İşçi Demokrasisi Partisi Oktay Çelik 0
Kadın Partisi   Fatma Aytaç   0
Kuvayi Milliye Partisi  -  0
Liberal Parti Süleyman Halid Sosyal  0
Milli Birlik ve Gelişim Partisi  - 0
Milli Mücadele Partisi Ahmet Kaya  0
Milli Parti   Muhammet Uzun  0
Milli Yol Partisi   -  0
Ötüken Birliği Partisi Çağatay Korkut Körüklü 0
Sağduyu Partisi  Mehmet Yücel Ağargün 0
Sevgi ve Saygı Partisi   Ahmet Fatih Erdilli 0
Tuğra Partisi  Hatice Çelik İlközen 0
Türkiyem Partisi Mehmet Sağlam  0
Türkiye Altın Çağ Partisi Mehmet Sadık İzol   0
Türkiye Gençlik Partisi  -  0
Türkiye Yaşam Partisi   Deniz Özçelik  0
Umut Partisi   Abdulkadir Bozkurt  0
Uyanış Partisi  Ahmet Mücahit Akkan  0
Vatan Severler Partisi Yılmaz Gülümser 0
Yeni Dünya Partisi   Emanullah Gündüz
Yeniden Diriliş Partisi Nihat Karataş   0
Yeni Yol Partisi  -  0
Yükseliş Partisi  Nail Çakır  0

Yeni kurulmasına rağmen bilinirliği yükselenler 

Son iki yılda kurulmasına rağmen tanınan, bilinenler de var.

Bunların başında Ali Babacan'ın genel başkanlığını yaptığı Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Öztürk Yılmaz'ın kurduğu Yenilik Partisi, eski Yalova Milletvekili Muharrem İnce'nin başkanlığındaki Memleket Partisi, İYİ Parti'den ayrılan Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın temellerini attığı Zafer Partisi geliyor.

TBMM'de 13 parti temsil ediliyor

Büyük partiler, genel seçimlerde oyların yüzde 10'undan fazlasını alan ve parlamentoda temsil edilen siyasi taraf olarak tanımlanıyor. 

Küçük partilerin isimleri eğer Yüksek Seçim Kurulu'nun şartlarını yerine getirirse oy pusulalarında bulunur.

13 parti, parlamentoda yer alıyor. Bunlar; Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), İYİ Parti, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Memleket Partisi, Türkiye İşçi Partisi (TİP), Demokrat Parti (DP), Büyük Birlik Partisi (BBP), Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Saadet Partisi (SP) ve Yenilik Parti (YP). 

Siyasi partiler-1.jpeg
Uygulanan yüzde 10'luk baraj nedeniyle birçok siyasi oluşum, Meclis'e giremiyor / Fotoğraf: AA


Bunların dışında seçime katılma şartlarını yerine getiren bazı partiler de bulunuyor. 

Veriler, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçmekle birlikte parti sayısında ciddi artış yaşandığını gösteriyor. 

Çünkü, yeni sisteme göre iktidar olmak için yüzde 50 + 1 almak gerekiyor. 

Bunun içinde her ittifakın en ufak bir oy oranına bile ihtiyacı var. 

Bundan dolayı hem Cumhur İttifakı hem de Millet İttifakı, bileşenlerinin sayısını artırmaya çalışıyor. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Saadet Partisi'ni Cumhur İttifakı'na çekmek için çok uğraştığı kamuoyuna yansıdı.

Erdoğan önce Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk ile görüştü. Asiltürk'ün vefatının ardından Erdoğan bu defa da Genel Başkan Temel Karamollaoğlu ile görüşme gerçekleştirdi. 

Asilturk.jpeg
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk'le vefatından önce görüşme gerçekleştirmişti / Fotoğraf: AA



Görüşmede ittifaka dair meselelerin de görüşüldüğü ifade edildi.

Millet İttifakı da bileşenlerin sayısını artırmak için çaba gösteriyor. 

Yerel seçimlerde CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti'nin birlikte hareket ettiği, ittifakın belediye başkan adaylarına HDP'nin de destek verdiği biliniyor. 

Şimdi bu ittifaka eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Genel Başkanlığı'ndaki Gelecek Partisi ile Ali Babacan'ın DEVA'sının da yaklaştığı belirtiliyor. Hatta 6 partinin hukukçular, "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi" yeniden hayata geçirmek için anayasa çalışmalarını birlikte yürütüyor. 

Erken seçimin dillendirildiği bu dönemde baraj sorunu olan siyasi partilerin, mevcut ittifaklardan birisiyle hareket edebilecekleri kaydediliyor. 

Ancak hiçbir ittifakla birlikte hareket etmeyeceklerini açıkça dillendiren partiler de var. Bunlardan biri Memleket Partisi, diğeri de Yenilik Partisi… 

Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz, Cumhur ve Millet ittifaklarıyla birlikte hareket etmeyeceklerini söyledi. 

Hızla teşkilatlandıklarını ve kongrelerini tamamlayarak seçime hazır hale gelmeye çalıştıklarını ifade eden Yılmaz, "Parti kurmakla seçime girme yeterliliği olan bir partiyi teşkilatlandırmak aynı şey değil" dedi.

"Partiyi 30 kişiyle kuranlar teşkilat kuramıyor"

Independent Türkçe'ye değerlendirmede bulunan Öztürk Yılmaz, "Partiyi otuz kişiyle kurarsınız ama teşkilat kurmak en az 41 ilde ve o illerin de üçte bir ilçesinde teşkilatlanmanız lazım. Aynı zamanda kongre de yapmanız gerekir. O kongreleri yapıp, il ve ilçe kongrelerini gerçekleştirip, sonra dönüp büyük kurultayınızı yaptığınız anda gerçek manada partisiniz" diye konuştu. 

Son yıllarda kurulan partilerin yüzde 90'nın teşkilatlarını kuramadığını vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti: 

"Parti kurmak teşkilat kurmaktır. 30 kadar kafadar kişiyi bir araya getirip parti kuranlar var. Peki, teşkilat nerede? Bana göre teşkilatı olmayan bir partinin kapatılması lazım. Çünkü bunlar işi sulandırıyor." 

Öztürk Yılmaz.jpeg
Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz'a göre parti enflasyonundaki birçok oluşum tabela partisi / Fotoğraf: AA


"45 tanesini toplasanız bir parti etmezler"

"Parti enflasyonunun ittifaklarla ilgisi var mı?" sorusuna Yılmaz, "Bunlara parti demek yanlış. Şu anda Türkiye'de teşkilatını yapan veya yapmak üzere olanlar bulunuyor. Bir araya gelip parti kuran 30 kişi daha sonra istifa ediyor. Bir bakıyorsunuz ne genel başkan kalmış ne de üye. İnsanın aklına şöyle bir şey geliyor: İki ittifak var ve bunlar öyle veya böyle paydaşlarıyla birlikte barajı aşıyorlar. Mevcut partilerin 45 tanesini toplasanız bir parti etmezler. Birçoğu tabela partisi. Halaoğlu, dayıoğlu bir araya gelip kurdukları partinin kartvizitini kullanıyorlar" diye cevap vererek sözlerini tamamladı. 

HDP'den ayrıldıktan sonra "yeni tarz bir siyaset ve söyleme ihtiyaç duyulduğu" gerekçesiyle hareket geçenlerden biri de eski Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen. 

Yeni bir siyasi oluşumun mesajlarını cezaevinde veren Bilgen, çıktıktan bir süre sonra üyesi bulunduğu HDP'den istifa etti. 

Ardından da yeni bir siyasi oluşum için uğraştığını açıklayan Bilgen, Independent Türkçe'ye değerlendirmede bulundu. 

Şimdilik hazırlık çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Bilgen, "Hazırlıklarımızın seyrine göre daha sonra net bir karar vereceğiz" ifadelerini kullandı. 

"Gelişmelere bakarak yolumuza devam edeceğiz" 

Baskın seçim ihtimalini de göz önünde bulundurarak bir takvime göre hareket edeceklerini söyleyen Bilgen, şunları anlattı: 

"İmkanlarımız ne kadar oluştu? Türkiye, nereye doğru gidiyor? Gelişmeleri bakarak yolumuza devam edeceğiz. Şimdi ofis tutma işleriyle uğraşıyoruz. Şubatta yerel toplantılar yapacağız. Atmosfere bakacağız. Niyetimize uygun bir seyir işliyor mu? Yoksa hani işte bir ülke bir taraftan da çok gergin tabii yani kimsenin çok böyle herkes kutuplaşmada pozisyonun almak istiyor. Biz de biraz daha farklı bir söz söylemeye çalışıyoruz. Farklı bir alan açmaya çalışıyoruz. Eğer o konuda mesafe alırsak hani şubat sonunda martta bir yeniden bir değerlendirme yapacağız o an gelebildiğimiz noktaya göre kararımızı vereceğiz." 

Ayhan Bilgen.jpeg
Yeni parti çalışmaları yürüten Ayhan Bilgen, Türkiye'deki sessiz çoğunluğun yeni seslere ve yüzlere ihtiyaç duyduğu görüşünde / Fotoğraf: AA


"Bunları 'çantacı' diye tabir ediyorum" 

"Mevcut partilerin devamı veya tekrarı olmaktansa hiç partileşmemek daha iyi" diyen Bilgen, "Klasik bir tane de bizim olsun modunda değiliz. Farklı bir şey söyleyeceğimizi sanıyoruz. Farklı bir karşılık bulacağını umuyoruz. Kurulan bunca partiye rağmen hala kararsız seçmen var çok ciddi biçimde. Yeni parti kurulanların büyük bir kısmında gerçekten yeni ve farklı bir fikir kurulmuş falan filan yok. Bunları ‘çantacı' diye tabir ediyorum. Bunlar, ‘bir ittifaka giderim, nasıl olsa yüzde yarım oyla da pazarlık yaparım' düşüncesiyle yaklaşanlar var."  

"Türk siyasetinde yeni yüzlere ve seslere ihtiyaç var mı?" sorusuna Bilgen şu cevabı verdi: 

"Sessiz çoğunlukta ihtiyaç olduğu kanaatindeyim. Toplumun belki örgütlü, politik hani biraz hatta fanatik kesimlerinde böyle bir ihtiyaç olmayabilir. Onlar hallerinde memnun olabilir. Fakat geniş kesimlerin örgütlü ve politik olmayan kesimlerin mevcut siyasi ilişkilerden memnuniyetsizlik taşıdığını düşünüyorum. Dolayısıyla onların bir arayışı var. Onlar farklı bir şey arıyorlar. İktidardan rahatsızlar, eleştiriyorlar ama muhalefet de onların tam beklentilerini karşılamıyor. Toplumun aslında geleceğini belirleyecek olan tam da o kararsız seçmen.

thumbs_b_c_f854e38f7dfea80b2377a9fb18a1d75f.jpeg
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın sitesindeki bilgilere göre Türkiye'de 123 parti var / Fotoğraf: AA


"Küçük partiler, ittifaklarla TBMM'ye giriyor"
 
Siyaset bilimci Prof. Dr. Binnaz Toprak'a göre ise birçok sorun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde kaynaklanıyor. Son yıllarda çok sayıda parti kurulmasının sebebi de bu yeni sistem. 

Prof. Dr. Toprak, Independent Türkçe'ye daha önce yaptığı açıklamada şunları kaydetmişti: 

"İttifaklar, küçük partilerin TBMM'ye girmeleri için bir alternatif haline geldi. Bu küçük partilerin liderleri ‘önceden TBMM'ye girme konusunda önünüzde bir imkan yoktu. Şimdi ittifaklarla birlikte hareket ederek Meclis'te temsil edilebiliriz' düşüncesini taşıyor, bunun pazarlığı yapacaklarını biliyorlar."

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU