Paris Anlaşması onaylandı... 8 yılda kömür tüketimi 11,2 milyon ton artan Türkiye, iklim hedefini nasıl tutturacak?

TBMM'de onaylanan Paris İklim Anlaşması kapsamında petrol, kömür gibi fosil yakıt kullanımının azaltılması gerekiyor. Ancak Türkiye'de sadece ısınmak için kullanılan kömür miktarı bile artışta. Enerji kaynaklarında kömür üçüncü sırada

Fotoğraf: Unsplash.com/@alberthyseni

Paris İklim Anlaşması, TBMM onayından geçti geçmesine ama Türkiye'de kömürün hem tüketimi hem fiyatı artmaya devam ediyor. 

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) eylül için açıkladığı yüzde 19,58'lik yıllık enflasyon, son 30 ayın en yüksek seviyesi.

Ve bu eylülün son 30 aydan bir farkı var: "Son bir ayda fiyatı en çok artan 20 ürün" listesinde birinci sıraya kömürün oturmuş olması.

TÜİK'e göre kömür ücreti, son bir ayda yüzde 33,72 arttı. Kömür, daha önce de bu listeye girdi. Ancak genelde son sıralardaydı ve kasım ya da aralık aylarında bu listede görülüyordu.

Örneğin listeye son olarak girdiği Aralık 2017'deki kömür fiyatı artışı, Kasım 2017'ye göre yüzde 2,24'tü.

2018, 2019 ve 2020 ise "Aylık olarak en yüksek fiyat artışı gösteren ürünler" listesinde ilk 20'ye hiç girmedi.

Türkiye'de kullanılan taş kömürünün çoğu ithal. Haliyle, tüm dünyada kömür fiyatlarının son 10 yılın en yüksek seviyesine çıkması Türkiye'yi de kötü etkiliyor. 

Bir ayda 423 liralık artış 

TÜİK'in açıkladığı ortalama kömür fiyatlarına baktığımızda Eylül 2021'de kömürün ton fiyatı, 1677 lira oldu. Bu fiyat, bir önceki ay, 1254 liraydı.

2011'in ilk ayında 406 lira olan kömür fiyatları, eylüle gelindiğinde 20 liralık artışla 426 liraya çıkmıştı. 

Eylül 2011'den Eylül 2021'e kadar olan artış yüzde 293. 

Türkiye'de kömür üretimi

Türkiye'de en fazla kullanılan kömür türleri, taşkömürü ve linyit. Taş kömürünün de büyük kısmı ithal.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın verilerine göre linyit ve asfaltit tüketimi 2018 yılında 82 milyon ton seviyesindeyken, ithal taş kömürü 39 milyon, yerli taş kömürü ise 1 milyon tondu. 
 


Taş kömüründen elde edilen enerji, linyite göre daha fazla. 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın sayfasında yer alan bilgiye göre Türkiye'deki linyit kaynağının ısıl değeri 1000 ila 4200 kcal/kg. Taş kömürünün alt ısıl değeri kilogram başına 6 bin 200 ile 7 bin 250 kalori arasında değişiyor. 

Türkiye İstatistik Kurumu'nun her ay açıkladığı "Katı Yakıtlar" istatistiğinde üretilen, ithal edilen ve konutlardan termik santrallere kadar pek çok yere teslim edilen kömürün miktarı belirtiliyor. 

Son açıklanan Temmuz 2021 verisi, linyit üretiminin bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,1 arttığını, taş kömürü üretiminin ise yüzde 28,3 azaldığını söylüyor.

Temmuzda, aylık linyit üretimi, 5,4 milyon ton, taş kömürü üretimi 77 bin 811 ton, taş kömürü ithalatı 2,7 milyon oldu. 

Kömür üretimine yıl bazında bakalım...
 

  LİNYİT TAŞ KÖMÜRÜ
  Satılabilir üretim İthalat Satılabilir Üretim İthalat
2011 71 milyon 535 bin  0 2 milyon 528 bin 23 milyon 679 bin 
2012 62 milyon 527 bin 713 0 2 milyon 274 bin 112 27 milyon 336 bin 596
2013 50 milyon 546 bin 975 0 1 milyon 923 bin 467 26 milyon 375 bin 793
2014 59 milyon 592 bin 219 0 1 milyon 814 bin 833 27 milyon 15 bin 195
2015 41 milyon 754 bin 807  0 1 milyon 473 bin 387 31 milyon 494 bin 54
2016 50 milyon 892 bin 607 0 1 milyon 329 bin 433 34 milyon 879 bin 682
2017 70 milyon 382 bin 43 0 1 milyon 249 bin 18 36 milyon 632 bin 398
2018 80 milyon 799 bin 500 0 1 milyon 118 bin 962 37 milyon 83 bin 337
2019 78 milyon 435 bin 655 0 1 milyon 214 bin 959 36 milyon 56 bin 30
2020 63 milyon 297 bin 17 0 1 milyon 77 bin 124 38 milyon 723 bin 316


Türkiye İstatistik Kurumu'nun verilerinden derlenen yukarıdaki tabloya göre 2011'den bu yana linyit üretimi yüzde 11 azalırken, taş kömürü ithalatı yüzde 62 arttı.

Türkiye'de kömür, en fazla elektrik üretimi için tüketiliyor. 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın verilerine göre kömürün en çok kullanıldığı ilk dört alan şu şekilde: Termik santraller, başta demir-çelik olmak üzere sanayi ve konut, hizmet sektörü, büro, lojman yerlerin ihtiyacı olan ısınma. 
 


Konutlardaki kömür tüketimi 2018'den bu yana artıyor

Türkiye İstatistik Kurumu'nun son açıkladığı "Temmuz 2021 Katı Yakıtlar" istatistiğine göre taşkömürü teslimatının yüzde 54,5'i, linyitin ise yüzde 85,5'i termik santrallere yapıldı. 

Toplam 8,1 milyon tonluk taş kömürü ve linyit teslimatının 6,6 milyon tonu termik santrallere giderken, konut, hizmet sektörü, lojman, büro gibi meskenlerin ısınması için harcanan miktar 608 bin 512 ton. 

Yıllara göre meskenlerin ısınması için ve termik santrallerde tüketilen taş kömürü ve linyit miktarı ise şöyle: 
 

  TERMİK SANTRALLER KONUT vb.
  Taş kömürü Linyit Taş kömürü Linyit
2012 10 milyon 770 bin 39 54 milyon 647 bin 713 8 milyon 432 bin 531 3 milyon 221 bin 23
2013 10 milyon 830 bin 957 45 milyon 140 bin 27 7 milyon 316 bin 648 2 milyon 806 bin 389
2014 11 milyon 797 bin 895 56 milyon 215 bin 357 7 milyon 446 bin 777 2 milyon 488 bin 484
2015 14 milyon 763 bin 752 37 milyon 504 bin 185 8 milyon 218 bin 579 853 bin 417 (*)
2016 16 milyon 928 bin 519  43 milyon 342 bin 119  8 milyon 140 bin 968 2 milyon 550 bin 622
2017 18 milyon 822 bin 711 61 milyon 168 bin 523  8 milyon 791 bin 528 2 milyon 716 bin 797
2018 22 milyon 437 bin 894  71 milyon 648 bin 233 5 milyon 554 bin 294  3 milyon 432 bin 7 
2019 21 milyon 896 bin 498 69 milyon 486 bin 942 5 milyon 874 bin 356 3 milyon 370 bin 760 
2020 21 milyon 854 bin 660  61 milyon 777 bin 499 6 milyon 234 bin 616 3 milyon 816 bin 111


(*) Biri haziran, biri kasımda olmak üzere iki genel seçimin gerçekleştiği 2015 yılının mart-ekim ayları arasındaki 8 aylık süreçte konut vb. meskenlere yapılan kömür teslimatları, "Gizli veri" olduğu gerekçesiyle TÜİK'in sayfasında yayınlanmamıştır. 853 bin 417 tonluk kömür teslimatında sekiz aylık veri eksiktir. 

Tablodan da görüldüğü üzere termik santrallerin hem taş kömürü hem de linyit tüketimi sekiz yılda artmaya devam etti. 

Konutlar, restoranlar ve lojmanlar gibi meskenlerin taş kömürü tüketimi ise 2012'ye göre daha az olsa da kur krizinin yaşandığı, doğalgaza beş defa zam gelen 2018 ve 2019 yılları sonrası kömür tüketiminde yükseliş oldu. 

Taş kömürüne göre daha ucuz olan linyit tüketimi, 2018'de yıllık 3 milyon tonun üzerine çıktı. 

Teslimatların tamamına baktığımızda ise 2020 yılında toplam teslimatı yapılan kömür miktarı 106 milyon 672 bin 81 ton oldu. 2012'de bu değer, 95 milyon 460 bin 212 tondu. 

Yani sekiz yılda tüketilen kömür miktarı 11,2 milyon tondan fazla arttı. 

Paris İklim Anlaşması, TBMM'de onaylandı: Yeni hedef kömür kullanımının azaltılması

Fiyatı en fazla artan madde olmasının yanı sıra kömürle ilgili bu hafta gerçekleşen önemli bir gelişme daha vardı: Paris İklim Anlaşması. 

2015'te 190'dan fazla ülke tarafından imzalanan, küresel sıcaklık artışını 1,5 derece ile sınırlamayı hedefleyen Paris Anlaşması'nı Türkiye'de imzalamış ancak bazı çekinceler nedeniyle Meclis'ten geçirmemişti. 

İmzadan 6 yıl sonra anlaşma, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda 6 Ekim gecesi onaylandı. 

Türkiye'nin Paris Anlaşması'nı onaylamasının ardından emisyon azaltımına yönelik yeni hedefler belirlemesi ve eylem planları hazırlaması gerekiyor. 

Anlaşma kapsamında Türkiye'nin hedefi karbondioksit emisyonu artışını 2030'a kadar yüzde 21 azaltma, 2053'te ise sıfır emisyona ulaşma. 

Elbette ki bu hedefler, petrol, kömür gibi fosil yakıt kullanımının azaltılmasını, yenilenebilir enerjiyi ön plana çıkartmayı gerektiriyor. 

Paris Anlaşması sonrası genel değerlendirmenin yapılacağı ilk iklim zirvesi, 31 Ekim- 12 Kasım 2021'de Glasgow'da gerçekleşecek. 

Bu toplantı öncesi BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 26. Taraflar Konferansı (COP26) Başkanı Alok Sharma, "COP26'nın ‘kömürün tarihin sayfalarında gömüldüğü' bir zirve olmasını beklediğini" söylemişti. 

Kömür tüketiminin her yıl arttığı Türkiye'nin bundan sonra ne yapması gerekiyor? 

Konuyla ilgili Independent Türkçe'den Mehmet Emin İlbeyli'nin sorularını yanıtlayan İstanbul Politikalar Merkezi Kıdemli Uzmanı Dr. Ümit Şahin'e göre sadece elektrik sektöründe değil ulaşımda, sanayide, binalarda, tarımda, emisyona neden olan tüm sektörlerde bir dönüşüm şart. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Bu otuz yıl içerisinde dönüşümü başarabilmek için hemen başlamak gerekiyor. Hemen başlamak için de en etkili ve en acil olan şey kömürden çıkıştır" diyen Şahin, Türkiye'nin doğaya zarar veren, Kanal İstanbul gibi mega projeleri, büyük otoyolları, büyük havaalanlarını da bir kenara bırakması gerektiğini ifade ediyor. 

Dr. Ümit Şahin'e göre kömürün artık enerji politikasında bir yerinin kalmadığı kabulüyle yeni kömür termik santral yatırımlarından tamamen vazgeçilmeli, mevcut santralleri kapatmayı öngören bir kömürden çıkış takvimi belirlenmeli. 

Türkiye'nin anlaşmayı 6 yıl boyunca Meclis'ten geçirmemesinin nedeni, Birleşmiş Milletler İklim Çerçeve Anlaşması'na göre gelişmiş ülkeler olarak kabul edilen "Ek-1 ülkesi" kategorisinden çıkartılmak istenmesi. 

Şahin'in açıklamasına göre Türkiye, "gelişmekte olan bir ülke" olduğu gerekçesiyle Ek-1'den çıkartılmayı istiyordu. 

Tek nedenin bu olmadığını enerji politikalarında kömüre ağırlık verme isteğinin bir gerekçe olduğunu aktaran Şahin, "Sadece gelişmiş ülke olmak olarak görünmek ve iklim finansmanından yeterince yararlanamama riski vardı" dedi ve ekledi: 
 

Türkiye resmi olarak, Ek-1 ülkesi olarak görünse de temelde enerji politikaları açısından kömürün kullanımına devam etmek istendiği için mutlak bir azaltım hedefini almak istemiyordu. 

Bu yüzden de Ek-1 ülkesi olmaktan kaçınıyordu. Ancak yıllar içerisinde yaptığı çok sayıda talebin karşılık görmediğini ve bu müzakere taktiğinin başarılı olmadığını gördü. Birinci nedeni budur. 


Ümit Şahin'e göre Türkiye'nin Paris İklim Anlaşması'nı nihayet onaylamasının ikinci bir nedeni de kömürün artık enerji politikalarında bir geleceğinin olmaması.

Bunu Türkiye'nin de anladığını söyleyen İstanbul Politikalar Merkezi Kıdemli Uzmanı, "En son Çin'in de ülke dışındaki kömür yatırımlarından tamamen vazgeçmesiyle birlikte dünyada kömür yatırımlarını finanse eden herhangi bir büyük ülke kalmadı" dedi ve şöyle devam etti: 

Dolayısıyla Türkiye de aslında yapmak istediği çok sayıda yeni kömür yatırımına çeşitli nedenlerle hem finansman bulamadığı için hem halkın tepkisi nedeniyle pek çoğunu iptal etmek zorunda kaldı. Dolayısıyla Paris İklim Anlaşması'na taraf oldu. 


Türkiye'de yenilenebilir enerjiyle elektrik üretmek ithal kömür santrallerinden daha ucuz 

Londra merkezli, bağımsız iklim ve enerji düşünce kuruluşu EMBER, 28 Eylül'de yayınlanan raporunda taş kömürü fiyatlarının dört aydan kısa bir sürede iki kat arttığına yer verdi. 

"Rotterdam Kömürü Vadeli İşlemleri" olarak da bilinen ICE Rotterdam Coal Future endeksine göre taş kömürü fiyatları son 10 yılın en yüksek seviyesinde. Bu durum, Türkiye'nin çoğunlukla Kolombiya'dan ithal ettiği (piyasada kullanım oranı yüzde 90) kömürün fiyatını da etkiliyor. 
 


EMBER'in Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı'nın (IRENA) 2020 Yenilenebilir Enerji Üretim Maliyetleri çalışmasına dayandırdığı raporuna göre Türkiye'de rüzgârdan elde edilen elektriğin seviyelendirilmiş maliyeti megawatt-saat başına 40,8 dolar. Güneşten elde edilen elektriğin seviyelendirilmiş maliyeti ise 51,9 dolar. 

Kömürün ton başına piyasa fiyatı ise 230 doların üzerine çıktı. Bu değer, 2020 sonuna 70 dolardı. 

Elektrik üretimi için ithal edilen kömürün maliyeti 4 yılda 7 kat arttı 

Ufuk Alparslan imzasıyla EMBER'de yayınlanan rapor, Türkiye'de ithal kömürle çalışan termik santraller, 9 gigawattlık kurulu güçleri ile ülkedeki toplam kömür enerjisi kapasitesinin yüzde 45'ini oluşturuyor. 

Türkiye'nin ithal kömüre bağımlılığı ise nispeten yeni. 

2010 yılında elektrik enerjisinin sadece yüzde 7'si ithal kömürden üretiliyordu. O günden bugüne elektrik talebi, yüzde 50 arttı. Bu artışın büyük kısmı, 2020'de elektrik üretimindeki payı yüzde 21'ye yükselen ithal kömür ile karşılandı. 

"İthal kömüre bel bağlamanın bir bedeli de oldu" diyen Alparslan, kömür fiyatı 2018'de bundan bir önceki zirve seviyesine ulaştığında, kömür ithalatı yıllık 4,7 milyar dolara çıkmıştı. Bunun yaklaşık 2,85 milyar dolarının elektrik üretimi için ithal edilen kömüre harcandığı tahmin ediliyor. 

Bu durum 2014-2018 arasında yedi kattan fazla bir artış anlamına geliyor. 2014'te elektrik üretimi için ithal edilen kömürün tahmini maliyeti 400 milyon dolardı. 

"Türkiye'de, 2021'in ilk yarısında kömür santrallerine 9,5 milyon ton taş kömürü teslim edildi, bu miktar 2018'in aynı dönemindeki değerlere yakın" diyen Ufuk Alparslan, şu değerlendirmelere yer verdi: 
 

Mevcut kömür fiyatları dikkate alındığında, eğer ithal kömür santralleri yüksek kapasitede çalışmaya devam ederse kömür ithalatı maliyeti 2021 yılında yaklaşık 5 milyar ABD dolarına ulaşarak yeni bir rekor kırabilir ve bunun 3 milyar dolarlık kısmının elektrik üretimi için harcanacağı tahmin ediliyor.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU