Arınç'tan Diyanet İşleri Başkanı yorumu: İkinci defa atandığına göre artık bu tür konuşmalar yapmanın biraz daha uzağında kalacaktır

Bülent Arınç, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ile AK Parti Eski Milletvekili Resul Tosun'un açıklamaları ve artan kiralar hakkında konuştu

22. Dönem TBMM Başkanı Bülent Arınç TV5’te yayınlanan 4. Güç programında Hasan Basri Akdemir ve Mustafa Deniz’in sorularını cevapladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Son dönemde yaşanan "laiklik" tartışmaları ile ilgili Fikret Bila’ya konuşan Cemil Çiçek’in açıklamaları üzerinden "Laiklik tartışmalarına nasıl bakıyorsunuz" sorusunu soran Hasan Basri Akdemir’e Bülent Arınç, "Cemil Bey’in dedikleri son derece doğru" dedi.

"Bize cehennem azabı yaşattılar"

"Şimdi biz dindar insanlar genelde suçlanırken, laiklik düşmanı olarak suçlandık. Bu mesele 2002'den 2007'ye kadar meclis başkanlığı yapmış, AK Parti ilk meclis başkanı ve ilk turda seçilmiş bir insan olarak, bir taraftan Türk Silahlı Kuvvetleri başındaki komutanların tavırları, anayasa mahkemesinin acımasız kararlarıyla bir taraftan laikçi anlayış yani laikliği bir ideoloji olarak benimseyen ve herkesin de ona uyması gerektiğini düşünen insanların baskılarıyla bize cehennem azabı yaşattılar. Hiç unutmuyorum benim şahsımla ilgili olarak "laiklik düşmanı meclis başkanı" diye slogan atanlardan Cumhuriyet mitinglerinden birisini Manisa'da evimin önünde yapanlara kadar bizim klasik anlamda suçlandığımız en baştaki gelen laiklik düşmanlığıydı."

"Diyanet İşleri Başkanı ikinci defa atandığına göre artık oda bu tür konuşmalar yapmanın biraz daha uzağında kalacaktır"

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve AK Parti Eski Milletvekili Resul Tosun’un açıklamaları hakkında ise, "Ne tartışmayı başlatanlara yarar nede bunların temsil ettikleri kurumlara yarar" diyen Arınç sözlerine şu sözlerle devam etti.

Kimseye yaramaz. Ne tartışmayı başlatanlara yarar nede bunların temsil ettikleri kurumlara yarar. Sadece mevcut kamplaşmaların, karşı karşıya gelişlerin ayrıştırmacı bir siyaset takip etmenin daha da keskinleşmesine yarar. Bireysel bir iki konuşmayı böyle bir tartışmanın büyütülmesi içinde çok önemli görmüyorum. Resul Tosun Bey’i çok yakından tanırım, mecliste bir dönem birlikte bulunduğumuz bir arkadaşımızdır. O günkü konuşma çerçevesinde merak edip ne söylediğine bakmadım.  Sadece gazetelerde yazılanlara dikkat ettim.

Sayın Diyanet İşleri Başkanı’nı zaten bir süredir tartışmanın içerisinde. Artık ikinci defa atandığına göre artık oda bu tür konuşmalar yapmanın biraz daha uzağında kalacaktır diye tahmin ediyorum.

"Bizim dindar insanlarımızın bile tamamen tersine döneceğini bir gün göreceksiniz"

Gazeteci Mustafa Deniz’in artan fiyatlar, öğrencilerin yurt ve kira sorunu ve enflasyon ile ilgili sorduğu soruya Arınç, "Eyvah, dindarların gazabından korkmak lazım, işlerine gelmeyen bir şeyle karşılaştıkları zaman ne aslandı ne kaplandı hiç birisini dinlemez bu insanlar" dedi.

Bülent Arınç’ın açıklamaları şöyle:

"Bakın siyasetten kalan bir tecrübemi söyleyeyim. Bizim dindar insanlarımızın bile tamamen tersine döneceğini bir gün göreceksiniz.  Çünkü onlar dini böyle hamaset kokulu konuşmaların yanında cebine giren ve cebinden çıkan paraya bakar. Eğer onda bir eksilme görüyorsa, din iman vatan millet bunlar bir kenarda durur onlara saygısını eksik etmez ama değer yargıları tamamen değişebilir"

"Dindarların gazabından korkmak lazım"

Arınç, yaşadığı bir anıyı ise şu şekilde aktardı:

"88 yılında ilk defa hacca gidiyordum. Bütün kafilemiz havalimanına geldi. Dediler ki "Vizelerin bir kısmı yetişmedi sizi bir gün veya en fazla iki gün İstanbul’da misafir edeceğiz. Ben eşimle beraber anlayışla karşıladım ama kafiledeki insanlar o kadar büyük tepki gösterdiler ki ağızlarından küfürler çıkmaya başladı. 'Siz ne yapıyorsunuz' dedim. 'Ben anlamam nasıl vizeler gelmemiş, neden ertelenmiş, bizi mi kandırdılar?' Ondan sonra korktum ve dedim ki 'Eyvah, dindarların gazabından korkmak lazım' işlerine gelmeyen bir şeyle karşılaştıkları zaman ne aslandı ne kaplandı hiç birisini dinlemez bu insanlar. Biz 2002'de iktidara geldiğimiz zaman siyaset bu durumdaydı. Millet siyasetin dip yaptığını görüyor siyasetçiden kaçıyordu. Öyle bir ortam bizim işimize yaradı. 2020 tüm varlığımızı ortaya koyduğumuz ve milletin bizi kabullendiği bir dönemdi ki 20 yıldır devam ediyor"

 

Independent Türkçe, TV5

DAHA FAZLA HABER OKU