Meksika Başkanı, ABD'yi darbe tasarlamakla suçluyor

Hüsamettin Aslan Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Oliver Contreras/UPI/Bloomberg

Meksika Cumhurbaşkanı Andres Manuel Lopez Obrador (AMLO), yaptığı bir açıklamada, ABD'nin kendisine muhalif bir gruba 'yolsuzlukla mücadele' adı altında maddi yardım sağlayarak darbe tasarlamakla suçladı.

Lopez Obrador, ABD'nin bir STK'ya fon sağlamasını müdahalecilik ve egemenlik ihlali olarak tanımladı.

Lopez Obrador, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'ndan (USAID) Meksika Yolsuzluğa ve Cezasızlığa Karşı (MCCI) grubuna, USAID tarafından yapılan ödeme kayıtları gösterdi.

Meksika'nın ABD Büyükelçiliğine diplomatik nota verdiğini açıklayan López Obrador, "Egemenliğimizi ihlal eden müdahaleci bir eylemdir" dedi.  

Reuters'e göre, "Bu yüzden (ABD hükümetinin) bunu bizim için netleştirmesini istiyoruz. Yabancı bir hükümet, siyasi gruplara para sağlayamaz" dedi.
 

efe.jpg
Meksika Cumhurbaşkanı Andres Manuel Lopez Obrador / Fotoğraf:  EFE


Lopez Obrador, "Müdahale, darbecileri teşvik etmektedir" dedi ve USAID'ın yaptığı ödemeyi Meksika'nın egemenliğine hakaret olarak nitelendirdi. Çünkü "Yabancı bir hükümet siyasi gruplara para sağlayamaz" dedi.

Lopez Obrador, basın mensuplarının ''ABD hükümetinin kendisini görevden almaya çalıştığına inanıp inanmadığı'' sorusuna; "böyle bir şey olduğuna inanmadığını'' söyledi.

Üstelik Lopez Obrador'un darbe iddiası, ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ile göç hakkında bir görüşmeden kısa bir süre önce medya önünde yapıldı.
 

2.jpg
Obrador, ABD başkan yardımcısı Kamala Harris ile yaptığı sanal toplantı sırasında / Fotoğraf: DPA


Başkan Obrador, bağımsız ancak resmi bir dergi olan Contralinea dergisi tarafından yayınlanan bir rapora atıf yaparak; ABD'li Kalkınma Ajansı'nın (USAID) 2018'den itibaren MMCI'nın onursal başkanı Claudio X. Gonzalez'e bugüne kadar yaklaşık 50 milyon peso (2,5 milyon ABD doları) verdiğini ve MMCI'nin ana bağışçısı olduğunu açıkladı.

Bu bağlamda yolsuzluk vakalarını araştıran MCCI'nin kurucusu Claudio X. González, Başkan Lopez Obrador'a karşı çıkan örgütleri ve partileri bir araya getiren 'Meksika için Evet' hareketinin oluşumunu destekleyen bir işadamıdır.

Dolayısıyla Başkan Obrador MCCI ve X Gonzalez'in kendisi ve hükümeti yıpratarak bir darbeye zemin hazırladığını iddia ediyor. Başkan "Kavramsal olarak tanımlamak gerekirse, golpismo/darbecilik silah veya ordu kullanımıyla ilgili olması gerekmiyor. Golpismo/darbecilik, zamanla gelişen ve ordu tarafından tamamlanabilen bir hareket… ama darbeyi gerçekleştirme koşulları yabancı hükümetlerin ve medyanın desteğiyle yaratılıyor" dedi.


Başkan Lopez, hedef aldığı STK'dan neden çekiniyor?

2015 yılında kurulan MCCI, López Obrador'un eski hükümetin Mexico City havaalanı projesini iptal edilmesinde ve mevcut hükümetin Santa Lucía Hava Kuvvetleri üssündeki havalimanını inşa edilmesine karşı 100'den fazla ihtiyatı tedbir kararı aldırdı.

MCCI grubun lideri Claudio X Gonzalez, Lopez Obrador'un en büyük muhaliflerinden biri ve Meksika'nın en büyük sağ partileriyle birlikte ana muhalefetin bir parçası oldu

Grup ayrıca López Obrador yönetiminin yolsuzlukla boğuştuğunu iddia eden birkaç rapor yayınladı; bunlardan biri hükümetin genç istihdam programı ve diğeri de yüksek öğrenim programı hakkında eleştirel analizler yayımladı.

Üstelik MCCI başkanı María Amparo Casar, geçen ay yayınlanan bir raporda cumhurbaşkanı López Obrador ve hükümeti hakkında sert bir değerlendirme yapan başka bir STK'nın daha yürütme komitesinde yer alarak geniş bir cephe açıyor.

Lopez Obrador daha önce de MCCI'nin kendi yönetimine karşı bir "sabotaj" kampanyası yürüttüğünü ve hükümetin Maya Tren demiryolu projesine karşı çıkmak için yabancı vakıflardan para aldığını iddia etmiş; 5 Amerikan vakfından 14 milyon dolara yakın gelir elde eden 9 STK'nın isimlerini açıklamıştı.
 


Başkan López Obrador endişelerini dile getirdikten sonra, MCCI kendisini Twitter'da savundu. "… Çalışmalarımızın mutlak yasallığını yineliyoruz ve müdahale, müdahalecilik ve darbe gibi kavramların kullanımını kuvvetli bir şekilde reddediyoruz " dedi.

MCCI, "Meksika toplumu ve demokrasisine olan bağlılığımız sarsılmaz" diyerek, "resmi söylemde sabit hale gelen" hükümet saldırılarının sona ermesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Lopez Obrador, "Darbe bir demleme hareketidir ve ordu tarafından tamamlanabiliyor, ancak darbeyi gerçekleştirme koşulları yabancı hükümetlerin ve medyanın desteğiyle yaratılmaktadır" dedi.

Ayrıca "Darbe, Kavramsal olarak tanımlamak için ille de silah veya ordu kullanılmak zorunda değil; aynı zamanda darbeyi teşvik de edebilir'' dedi.

Lopez Obrador ABD hükümetinin, başkanın en önemli altyapı projelerini engelleyen bu gruba fon sağlamasının "kınanması gerektiğini" belirtti.

Başkana göre, Gonzalez'in grubu yüzünden "Maya Treni" ve Obrador'un en büyük projesi olan Mexico City'deki yeni havaalanı gibi projeler geri çekildi.

Claudio X. Gonzalez'in Sivil toplumu finansman etmesi ilk kez sorgulanmıyor. Geçmişte de, Gonzalez Meksika'daki yüksek iş elitine ve Lopez Obrador'un siyasi rakiplerine finansman sağladı.
 

 

Meksika-Çin yakınlaşması ABD'yi tedirgin ediyor

Çin'in bölgeyle ticareti ve ekonomik nüfuzunu artırıyor ve kendi yarım küresinde ABD'nin etkisini azaltıyor. Bazı Latin Amerika ülkeleri, Pekin'in yatırım tarzını ABD'ye tercih ettiklerini kanıtladılar. Ancak bu ülkeler arasında Meksika yer almıyor.

Oysa Latin Amerika'nın ikinci büyük ekonomisi, ordusu, nüfusu ve sanayisi Meksika'dadır.

Yalnızca 2019'da Çinli şirketler Latin Amerika'da 2018 yatırım rakamlarına göre yüzde 16,5 artışla 12,8 milyar dolar yatırım yaptı.

American Enterprise Institute'un China Global Investment Tracker'a göre, bölgedeki Çin yatırımı 2020'de pandemi nedeniyle 4,8 milyar dolara düştü ve en büyük yatırımlar Arjantin, Brezilya, Şili, Kolombiya, Guyana ve Peru'da gerçekleşti.

Pandemi sırasında düşen yatırım seviyelerine rağmen, Latin Amerika'daki Çin'in ekonomik varlığı helen güçlü olmaya devam ediyor ve Brezilya, Şili, Peru, Uruguay ve Venezuela'nın en önemli ticaret ortağı olmaya devam ediyordu.

Biden yönetimi Washington ve Mexico City arasındaki ilişkileri sıfırlamaya çalışıyor ama; Çin'in Meksika ile angajmanı da gelişiyor. Buna göre, 'Tren Maya' ve 'Dos Bocas' rafinerisi gibi önemli devlet projelerinde Çin'in rolü var.

Başkan Lopez'in Marksist/solcu referasıyla Çin Devlet Enerji Yatırım Şirketi (SPIC), Meksika'nın en büyük bağımsız yenilenebilir enerji şirketi Zuma Energía'yı satın aldı.
 


Bölgeye nispeten yeni gelen China Energy Engineering Group, Durango'da 154 megavatlık rüzgar enerji projesini inşa edecek.

Ek olarak, Meksika dışişleri sekreterine göre, iki ülke ocak ayında stratejik ortaklıklarını genişletme konusunda anlaştı. Elbette bu ikili ilişkiler Meksika'ya fayda sağlayacak ancak ABD'yi de bir o kadar huzursuz edeceği kesin.

Zira Çin'in Meksika ile ilişkisinde sürdürülebilir büyüme beklentileri ve ABD-Meksika dinamiğini çeşitli faktörler de şekillendirecektir. Özellikle Biden'ın yaklaşımının Meksika'nın Çin beklentileri üzerinde nasıl bir etkisi olacak? Yakın bir zamanda olumlu/olumsuz ortaya çıkacaktır.

Nitekim ABD Başkanı Joe Biden, ABD başkan yardımcısı Kamala Harris'e ilk yurt dışı ziyaretini 8 Haziran'da Meksika'ya planlamış. Başkan Yardımcısı Harris'e Meksika, Orta ve Güney Amerika ülkeleri Honduras, Guatemala ve El Salvador'dan göçün temel nedenlerini araştırma görevi vermişti.

Biden için muamma olan ise; Meksika'daki mevcut gerçekliktir. Çünkü Biden, ABD başkanları Bill Clinton, George W. Bush, Barack Obama ve hatta Trump'ın uğraşmak zorunda kaldığından çok daha kötü bir gerçekle karşı karşıya.

Meksika'nın başkanı Lopez Obrador, salgından ekonomiye, yüksek suç ve şiddet oranlarına, devlet kurumların yozlaşması/bozulmasına, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına kadar Meksika'nın her yönüyle kötü mücadele ediyor.

Kovid-19 krizi, Başkan Biden'ın Meksika ile ABD arasındaki ilişkiyi yeniden yeniden tasarlama fırsatı yarattı. Bu amaçla, göç, güvenlik, halk sağlığı, ticaret, ekonomi – iş, enerji ve sürdürülebilir kalkınma ve diplomasi gibi stratejik alanlarda ikili ilişkiler yeniden tesis/revize ediliyor.

Çünkü ABD Çin'in büyüyen ticaret bağlarını, Kuşak ve Yol Girişimi (BRI) gibi altyapı yatırım programlarını ve daha yakın zamanda Kovid-19 ile mücadeledeki yardımını bir dizi stratejik çıkarla ilişkilendirmeye yönelik agresif girişimlerini takip ediyor.

Özellikle 5G altyapısı ve Tayvan'ın diplomatik tanınması, Çin ile jeopolitik rekabetin "cephe hattı" şimdi ABD sınırının güneyinde bulunuyor.

Hatta ABD Güney Komutanlığı (SOUTHCOM) Komutanı Amiral Craig S. Faller, ABD Kongresi yıllık açıklamasında, Çin Halk Cumhuriyeti'ni Latin Amerika ve Karayipler'deki en büyük endişe kaynağı olan dış devlet aktörü olarak tanımladı.

Nitekim Latin Amerika ve Karayipler'deki 19 ülke enerji, altyapı, ulaşım ve diğer stratejik sektörlerde yüzlerce anlaşma üzerine Çin'in BRI'sine katıldı.
 

Cartones.png
Görsel: Cartones

 

Özetle ABD, stratejik bir iflasla karşı karşıya kalmamak için Çin ile ortaya çıkan rekabette Meksika'daki rolünü pekiştirmek mümkünse artırmak istiyor.

Bunun için legal veya illegal uygulamaları kullanmaktan imtina etmeyecektir. Ancak bir meşruiyet ve algı krizi yaşamamak için STK'lar ve yargı üzerinden daha ucuz post-modern uygulamaları öncelliği de bir gerçektir.

Meksika-ABD ve ABD-Çin ilişkileri için "stratejik rekabet" ve "büyük güç rekabeti" gibi moda sözcükler, daha fazla eylem arzusunu harekete geçirirken, pratikte, ABD'nin ortak komşusu/müttefiklerinin rolü hakkında çok az şey ortaya koyması yüzünden alternatif veya bağımsız politik refleksleri kaçınılmaz kılıyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU