İki İsviçre arasında!

"Evet, Lübnan Doğu'nun İsviçre'siydi. Dağlarda karda kayak yapabilir ve aynı gün yüzmek için denize inebilirdiniz"

Kolaj: Independent Türkçe

Biri Lübnanlı olan bir grup işadamıyla gayrı resmi bir toplantıdaydım. Konuşmamız, bölgedeki güncel olaylarda olduğu gibi Lübnan'da kötüleşen, endişe verici ve ürkütücü siyasi, ekonomik ve insani duruma geldi.

Katılımcılardan biri Lübnan'ın içinde bulunduğu duruma üzüldüğünü dile getirdi ve Lübnan için 'Doğu'nun İsviçre'si' ifadesini kullandı.

Lübnanlı adam içini çekti ve şunları söyledi:

Evet, Lübnan Doğu'nun İsviçre'siydi. Dağlarda karda kayak yapabilir ve aynı gün yüzmek için denize inebilirdiniz. Ayrıca gün boyunca dünyanın dört bir yanındaki lüks ve zarafetin başkentlerinden en ünlü markaların en güzel mağazalarında alışveriş yapar, dünyanın çeşitli mutfaklarından lezzetli yemeklerin tadını çıkarırdınız.


Adamın söylediklerini dikkatle dinledim ve ona şöyle dedim:

"Efendim, İsviçre ile karşılaştırma yapmak için daha derin şeylere ihtiyaç var. İsviçre'yi 'şunu alalım, şurası güzel' gibi bir seçicilikle değil; entegre bir paket olarak değerlendirmek gerekir.

Size maksadımı daha ayrıntılı bir şekilde anlatmama izin verin: İsviçre, Lübnan gibidir. Aynı zamanda coğrafi boyutuyla küçük bir ülkedir. Fransa, Almanya ve İtalya gibi tarihsel yayılmacı hırsları olan büyük, önemli ve etkili ülkeler arasında yer almaktadır.

Yine de İsviçre zor olan 'tarafsızlık' yolunu, laik bir sivil devlet olmayı ve bunu sürdürmeyi tercih etti. Etnik çeşitliliğe (Fransız, İtalyan ve İsviçreli), Katolikler ile Protestanlar arasındaki bölünmeye rağmen bunu seçti.

Köylülerin ve çiftçilerin iradesinden ortaya çıkan, Avrupa'nın kalbindeki bu küçük ülke, bütün bu zorlukların ışığında federasyon için dört eyalet seçti ve daha sonra diğer illerin de buna katılımıyla büyüdü. Sonra büyük İsviçre anayasası doğdu. Bu göz alıcı anayasanın girişi şöyledir:

Yüce Tanrı'nın adıyla

Biz, İsviçre halkı ve Kantonlar, yaradılış sorumluluğumuzun bilincinde olup; dünyaya karşı açıklık ve dayanışma içinde özgürlük ve demokrasi, bağımsızlık ve barışı güçlendirmek için ittifakları yenilemeyi kararlaştırarak; farklılıklarla birlikte birbirimize saygılı ve adaletle yaşamayı belirtir; gelecek kuşaklar karşısında ulusal değerlerimizin ve sorumluluklarımızın bilincinde, sadece özgürlüklerini kullananların özgür kalacaklarını ve insanların gücünün üyelerinin en güçsüzünün refahı ile ölçüldüğünü bilerek; bundan dolayı aşağıdaki Anayasayı kabul ederiz.

Bu giriş dahi, eğitim, tıp, yargı ve güvenlikten yaşam kalitesine kadar birçok farklı alanda İsviçre'nin ayrıcalıklı konumunun gerçek zeminini oluşturan şeydir.

Saat endüstrisinin yanı sıra çikolata, gıda, ilaç, yüksek hassasiyetli endüstriyel ekipman, bankacılık, sigorta, konaklama ve turizm gibi önemli alanlarda kaydedilen başarılar, çok güçlü rakiplerin varlığına rağmen ülkeyi lider bir konuma taşıdı.

Öte taraftan İsviçre, gelecek nesillere hizmet edecek bir ekonomiye odaklandı. Olayların coşkusuyla, araba yarışıyla, en yüksek binaları yapmakla ve güzellik yarışmasına ev sahipliği yapmakla ilgilenmedi.

İsviçre, sessizce ve sakin bir şekilde çalışıyor. Fakat işini iyi yapıyor. Adını taşıyan bir cep bıçağı markası dışında ordusu ve silahları hakkında hiçbir şey işitmezsiniz. Çakı, kol saati ve seyahat çantaları gibi ürünlerin satışını teşvik eder.

İsviçre'de, uluslararası adaleti koruyanların önderliğinde direnişi talep eden bölücü milisler yoktur. Bu ülke derin bir kültürel vakıadır.

Yıllar içerisinde başardıklarıyla fark yaratan önemli ilkeler ve değerlerin bütünüdür. İsviçre'nin güzelliği gibi bu derinliğine önem verildiği takdirde Lübnan, Doğu'nun İsviçre'si olarak tanımlanmayı hak edecek. Bu olmaksızın asla."


Lübnanlı adam üzüntüyle beni dinledi ve şöyle dedi:

Sözlerin acı verici, fakat seninle bunu tartışabilecek durumda değilim. Söylediğin her şeyde haklısın. Ne eksik ne de fazla, gerçek budur. İsviçre 800 yaşında. Lübnan ise 100… Hala vaktimiz var.

Onun bu sözleri üzerine gülüştük ve daha iyi yarınlar umut ettik.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Adem İpekyüz

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU