İç turizmde 18 ay taksit imkanı rezervasyonları artırdı, dış turizm umut vermiyor

Acentaların yarısına yakınının kepenk indirdiğini ve “kara kışı” yaşadıklarını söyleyen turizmci Cem Polatoğlu, buna karşın 18 ay taksit imkanının iç turizmde rezervasyonları yüzde 20 artırdığını söyledi

Koronavirüs nedeniyle bu yıl turizm gelirlerinde ciddi düşüş bekleniyor / Fotoğraf: AA

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinden en olumsuz etkilenen alanlardan birisi binlerce kişinin çalıştığı turizm sektörü.

Yaz aylarının gelmesiyle turizm sektöründeki son durumu Tur Operatörleri Platformu Dönem Sözcüsü Cem Polatoğlu ile konuştuk.

Polatoğlu, Ticaret Bakanlığı’nın geçtiğimiz günlerde aldığı hava yolları, seyahat acentaları ve konaklamaya ilişkin yurt içindeki harcamalarda taksit sayısını 18 aya yükseltme kararının ardından iç turizmde rezervasyon taleplerinde yüzde 20’ye varan bir artış olduğunu söyledi.

“Bu yılın tatilini iki yıl sonra hala ödüyor olmak da handikap”

18 aya kadar taksitlendirme imkanının yanı sıra bankaların 10 bin liraya kadar tatil kredisi vermeye başladığını kaydeden Polatoğlu, buna karşılık çoğunlukla taksitlendirme seçeneğinin tercih edildiğini belirterek, “Gerçi bunun da kendisine göre bazı handikapları var. Bazı bankalar 18 ayın üzerine kendisi de altı ay süre veriyor. Diyelim bu yıl tatile gidiyorsunuz iki yıl sonra halen bu yılın tatilini ödüyorsunuz” dedi.

“Bu yaz turizmde kara kış yaşıyoruz”

Polatoğlu, dış turizmde tablonun karamsar olduğunu kaydederek, şunları söyledi:

Bu yaz turizmde kara kışı yaşıyoruz. Alman turistlerin gelmesinden yana umutluyduk ancak Almanya’nın Türkiye’yi koronavirüs nedeniyle riskli bölge ilan etmesi bu umudumuzu azalttı. İngilizler az da olsa geliyor. Ruslar gelir diyorduk ancak Rusya’da da vakalar çok arttı. Rus makamların vatandaşlarını bu yaz ülke içindeki tatile yönlendirmesi işimizi zorlaştırdı.

cemo.jpg
Cem Polatoğlu, turizm sektörünün salgın nedeniyle yaşadığı sorunları anlattı / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

“Seyahat acentalarının yarısı kepenk indirdi”

Seyahat acentaları olarak zor bir dönemden geçtiklerini, acentaların neredeyse yarısının kepenk indirdiğini ve çalışanların yine yarısının işsiz kaldığını söyleyen Polatoğlu zorlu süreçten çıkmak için iki taleplerinin olduğunu ancak bunlara olumlu yanıt alamadıklarını söyledi.

 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

 

“Devlet ön ayak olmadığı için tanıtım imkanını kaçırdık”

Polatoğlu, Türkiye’nin tanıtımını acentalar dışında kimsenin yapmasının mümkün olmadığını belirterek, taleplerinden birincisini şu ifadelerle anlattı:

Pandemi süreci Türkiye’yi tanıtım için uygun bir dönemdi. Otelci sadece kendi otelini tanıtır. Bodrum’daki otelci için varsa yoksa Bodrum ve kendi otelidir. Gidip Erzurum’u tanıtmayı düşünmez. Rehberler de öyle.

Ancak acenta öyle değil. Müşteri bulmak için Türkiye’nin farklı yerlerini tanıtır. Bugün bir seyahat acentası açmaya kalsanız belge bedeli masrafları ile beraber 100 bin lira.

Biz diyoruz ki bu 100 bin lirayı acil yardım olarak nakit bize verin ama hibe olarak değil biz bunu işlerimiz düzenlediğinde size geri ödeyelim. Üstelik faizi ile beraber.

Biz turizmcilerin periyodik olarak ödeme şansımız olmayabiliyor. Çünkü turizmde bir gün bir başka günü aratıyor. Bizim belgemizi temlik etsinler ve bize bunun karşılığında 100 bin lira nakit kredi versinler.

otel.jpg
Polatoğlu, otellerden ziyade acentaların ülkenin yurtdışında tanıtımına ağırlık verdiklerini söyledi / Fotoğraf: AA

 

“Ofis zorunluluğu kalksın, home office imkanı gelsin”

Avrupa’daki acentalarınn büyük çoğunluğunun sabit bir yeri olmadığını, evden çalıştıklarını söyleyen Polatoğlu ikinci taleplerinin de bu yönde olduğunu şöyle anlattı:

Amerika'daki acentaların yüzde yetmiş beşi, Kanada, İngiltere Avustralya'daki acentaların yüzde yetmişi ve birçok ülkede yüzde 50’den fazlası home office olarak çalışırlar.

Türkiye'de ise acentalar ofis açmak zorunda. Bu bize kirasıyla diğer giderleriyle yolsa 100 bin liraya yakın ek maliyet getiriyor.

Benim ofisime bir kez dahi yurt dışından getirdiğim turist gelmedi.

Neden sadece yurt dışından turist getiren bir acenta için ofis açmak zorunda olsun. Her sene 100 bin lira ofislerine gideceğine onun yerine o para yurtdışında tanıtıma harcansın.

Yani kısaca home office geçici bir süre için değil daimi olarak geçerlilik kazansın.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU