Devlet eliyle hacamata Türk Tabipleri Birliği'nden itiraz: Toplum sağlığı tehdit ediliyor

Aslında Sağlık Bakanlığı ile Türk Tabipleri Birliği (TTB) arasındaki "alternatif tıp" tartışması yeni değil.

Ancak TTB'nin tepkisi Cumhurbaşkanlığı ve Sağlık Bakanlığı himayesinde İstanbul'da düzenlenen 2. Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi ile daha da büyüdü. Bakanlığın sosyal medyadan yaptığı ve bu uygulamaları teşvik eden paylaşımları da tartışmayı yeniden alevlendirdi..

 

 

Türk Tabipleri Birliği sosyal medyadan yaptığı paylaşımlarda bakanlığın "geleneksel ve tamamlayıcı tıp" olarak adlandırdığı uygulamaların halk sağlığını olumsuz etkilediğini ve  HIV, hepatit B ve hepatit C gibi hastalıklara neden olabileceğini belirtti.

Birlik, #TıbbınAlternatifiOlmaz etiketiyle Twitter üzerinden paylaşımlarda bulundu.

 

Sağlık Bakanlığı: Uygulamalar alternatif tıp dahilinde, TTB: Tıbbın alternatifi olmaz

Independent Türkçe, uygulamalara ilişkin Sağlık Bakanlığı’ndan da Türk Tabipleri Birliği’nden (TTB) de görüş aldı.

Bakanlık aralarında hacamat, sülük tedavisi, fitoterapi (bitkilerle terapi) ve hipnozun da bulunduğu 15 yöntemin “geleneksel ve tamamlayıcı tıp” olarak "alternatif tıp” kapsamında değerlendirildiğini belirtti; klinik dışında, sağlıksız koşullarda uygulanan yöntemlerin artık cerrah eliyle, hijyenik ortamlarda yapılmasının önemini vurguladı. 

TTB ise bu duruma tepki göstererek bakanlığın uygulamasının Anayasa ile bağdaşmadığını öne sürdü.

 

 

İki kurum, uygulamanın adı konusunda dahi farklı görüşte. Sağlık Bakanlığı "Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT)" tanımını kullanıyor, TTB ise "Geleneksel, Alternatif, Tamamlayıcı Sağlık Uygulamaları (GATSU)" tabirini tercih ediyor.

Bir diğer deyişle bakanlık “tıp”, birlik "sağlık uygulaması" tanımını kullanıyor.

Sağlık Bakanlığı hacamat, hipnoz, sülük tedavisi gibi uygulamaları “alternatif tıp” kapsamında değerlendirirken, Türk Tabipleri Birliği'nin görüşü net: Tıbbın alternatifi olmaz! 

Türk Tabipleri Birliği: Bilimsel olmayan yollarla toplum sağlığı tehdit ediliyor!

Independent Türkçe’ye açıklama yapan TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Dr. Bülent Nazım Yılmaz, bilimsel süreçlerden geçmeden sağlık hizmetleri olarak kabul edilen yöntemlerin toplum sağlığını tehdit ettiğini savundu.

“Sözkonusu yöntemlerin bilimsel süreçlerden geçmeden sağlık hizmetleri olarak kabul edilmesi doğru değil hatta toplum sağlığını tehdit eden bir durumdur. Hekimler olarak etkinliği bilinmeyen uygulamalara "önce zarar verme" ve  "ihtiyat ilkesi" çerçevesinde yaklaşıyoruz. Söz konusu yöntemlerin bilimsel süreçlerden geçmeden sağlık hizmetleri olarak kabul edilmesi doğru değil, hatta toplum sağlığını tehdit eden bir durumdur. Sağlık Bakanlığı'nın rolü, sahadaki uygulamaları kontrol altına almaktan çok yaygınlaştırmak için  teşvik edicidir,  ayrıca yönetmelik hazırlığını bilimsel olmayan yollardan yürütmüştür. “

 

Bu tür uygulamaların zaman zaman ölümle sonuçlandığının da altını çizen Dr. Bülent Nazım Yılmaz, konunun pek çok hekim ya da başka kişiler tarafından suistimal noktasına geldiğini de sözlerine ekledi.

Yılmaz, “Hekim olanlarla ilgili tabip odalarımız aracılığıyla soruşturmalar başlatılmakta, hekim olmayanlar için ise suç duyurusunda bulunulmaktadır” açıklamasını yaptı.

“Sağlık Bakanlığı’nın uygulaması Anayasa ile bağdaşmıyor”

TTB ayrıca iktidarın söz konusu uygulamaları meşrulaştırdığı ve sağlık uygulamalarının dini pratikle ilişkilendirildiğini savunarak, bu durumun Anayasa'nın 56. maddesi ile bağdaşmadığını belirtmişti. 

 

 

Sağlık Bakanlığı: Dünyanın en kapsamlı yönetmeliklerinden biri Türkiye’de

Independent Türkçe'ye açıklama yapan Sağlık Bakanlığı ise geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarıyla ilişki çok eskilere dayandığını, bu tedavi yöntemleriyle ilgili yönetmeliğin 27 Ekim 2014 tarihinde yayınlandığını ve bakanlığın geleneksel tedavi yöntemlerini devlet bünyesine dahil ettiğini belirtti. Yüzyıllardır Anadolu’da uygulanan hipnoz, hacamat (kupa çekme), hiridoterapi (sülük tedavisi) gibi pek çok yöntemin devlet eliyle gerçekleştirildiğini ve bazı merkezlerde uygulama ücretlerinin SGK kapsamına alındığını kaydetti.