Tarım ve Gıda Raporu: 2050 yılında, dünya lideri olduğumuz kayısının yüzde 40’ını kaybedeceğiz

TÜSİAD’ın yayımladığı “Tarım ve Gıda 2020” raporuna göre iklim krizi giderilmezse uzun vadede gıda fiyatlarındaki artış yüzde 84 olacak. Türkiye’de en fazla verim kaybını İstanbul, Bursa, Konya, Kayseri ve Batı Karadeniz yaşayacak

Fotoğraf: Reuters

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), sürdürülebilir büyüme bağlamında tarım ve gıda sektörünün analizinin yapıldığı “Tarım ve Gıda 2020” raporunu yayımladı. 

İklim değişikliği krizinin tarım üzerindeki etkilerinin yer aldığı bölümde Türkiye’de uzun vadede (2050), hemen hemen tüm bölgelerde verim kaybı yaşanacağı belirtildi. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Rapora göre verim kaybının en fazla yaşanacağı ürünler arasında kayısı, fındık ve üzüm de var. 

Buna göre yılda 985 bin ton ile taze kayısı üretiminde dünyada birinci sırada yer alan Türkiye, kayısı verimliliğinin yüzde 40’ını kaybedebilir. 

2017 verilerine göre Türkiye, yılda 64 bin tonluk taze kayısı ihracatıyla dünyada ikinci sırada yer alıyordu. Yine aynı yıl,  küresel 140 bin tonluk kuru kayısı ihracatının yaklaşık yüzde 68’i Türkiye’den gerçekleşti. 

Benzer şekilde yılda yaklaşık 75 milyon ton yaş olarak, 310 bin ton (Dünyanın yüzde 27’si) kuru olarak üretilen üzümün verimliliği, 2021’den 2050’ye kadarki dönemde yüzde 20 gerileyebilir. 

Son olarak dünya iç fındık ihracatının yaklaşık yüzde 65’ini karşılayan Türkiye, fındıklarının yüzde 10’unu kaybedebilir. 

Bölgesel olarak bakıldığında rapora göre verim kaybının en yüksek etkisi İstanbul, Bursa, Konya, Kayseri, Batı Karadeniz bölgesi dahilindeki tüm IBBS-2 bölgelerinde görülecek. 

Diğer taraftan, İzmir, Trabzon ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki IBBS-2 bölgeleri iklim değişikliğinden göreceli olarak daha az etkilenecek. 

2030-2039 yılları arası ortalama verim kayıplarının yüzde 6-7; 2040-2049 arasında verim kayıplarının ortalama yüzde 8-9 seviyesinde olması bekleniyor. 

İlk periyotta reel gayrisafi hasılada yüzde 1, ikinci periyotta ise yüzde 1,4‘lük bir düşüş de ihtimaller arasında. 

İklim modellerinin sonuçlarına dayanılarak yapılan ekonomik modellere göre iklim değişikliğinin yaratacağı fiyat artışlarının ürün bazında yüzde 84’ü bulacağı tahmin ediliyor. 
 

Independent Türkçe 

DAHA FAZLA HABER OKU