KA.DER Genel Başkanı Karaoğlu: Haklarımızı erkekler belirlemeyecek

Kadın Adayları Destekleme Derneği Genel Başkanı Nuray Karaoğlu, genç kızların rol modellere ihtiyacı olduğunu belirterek, kadın haklarının erkekler tarafından belirlenmesine karşı çıkılması gerektiğini söyledi

Kadınların her alanda eşit temsili ve karar alma mekanizmalarında daha görünür olması amacıyla 1997 yılında kurulan Kadın Adayları Destekleme Derneği’nin (KA.DER) genel başkanlığını Nuray Karaoğlu yürütüyor.

“TBMM’deki kadın temsiliyeti oranı sadece yüzde 17,4”

Independent Türkçe'ye konuşan Nuray Karaoğlu, TBMM’deki kadın temsiliyetinin geçmiş yıllara oranla artış kaydettiğini belirtse de hedeflenen sayının çok gerisinde kalındığını söyledi.

“TBMM’deki kadın temsiliyeti oranı sadece yüzde 17,4” diyen Karaoğlu, Meclis’te 102 olan kadın milletvekili sayısını erkeklerle eşit orana getirmek gerektiğini belirtti.

“Bin 389 belediye başkanından sadece 43’ü kadın”

Yerel seçimlerden de örnekler veren Karaoğlu, “31 Mart seçimlerine bakıldığında bin 389 belediye başkanından sadece 43’ü kadın” ifadelerini kullandı.

“50 bini aşkın muhtardan yalnızca bin 71’i kadın”

Bir önceki yerel seçimlerde 50 bini aşkın muhtardan yalnızca 674’ü kadın olduğunu hatırlatan Karaoğlu, son seçimde ise bu sayının yüzde 48’lik artışla bin 71’e çıktığını belirtiyor. Karaoğlu, “Bu rakam yeterli olmasa da artış önemli” dedi.

Kadınları güçlendirmek için eğitim programları düzenlediklerini söyleyen Karaoğlu, yüzlerce kadına eğitim verildiğini belirterek, özellikle muhtar sayısının artışında bu çalışmanın meyvesini aldıklarını söyledi.

“Kadınlar henüz istenilen temsil oranına kadınlar sahip değil”

Kadınların istenilen temsil oranına sahip olmamasına ilişkin olarak ise Karaoğlu, öncelikle eğitimde ve diğer insani haklarda fırsat eşitliğine odaklanıldığını,  siyasette temsil edilme alanındaki mücadelelerin ise daha sonra ortaya çıktığını söyledi.

Karaoğlu, kadınların sivil toplum kuruluşlarına üyeliğinin yüzde 5,5 oranında olduğunu belirten Karaoğlu, “Kadının görünmezliği sadece siyaset alanında değil, yaşamın her alanında” dedi.

Kadınların öncelikle eğitim almalarının şart olduğunu belirten KA.DER Genel Başkanı, eğitim alan kadınların eşit haklar konusunda daha bilinçli olduğunu kaydetti.

 

KA.DER Genel Başkanı Nuray Karaoğlu.jpeg
KA.DER Genel Başkanı Nuray Karaoğlu / Fotoğraf: KA.DER

 

Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrı: Müfredata toplumsal cinsiyet eşitliği bölümü eklensin

KA.DER Genel Başkanı Nuray Karaoğlu’nun Milli Eğitim Bakanlığı’na da çağrısı var.

Karaoğlu, müfredata toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin bölümler koyarak  bilinçlenme sağlanması gerektiğini belirtiyor. Karaoğlu, bu bilinçlenmenin oluşmasıyla birlikte kız çocuklarının ilerde muhtar, belediye başkanı, Meclis üyesi, milletvekili, bakan ve hatta ülkenin başkanı olmayı hayal edebileceklerini söyledi.

“Genç kızların rol modellere ihtiyacı var”

Özellikle genç kızların rol modele sahip olmalarının önemine dikkat çeken Nuray Karaoğlu, Almanya, Yeni Zelanda ve Finlandiya örnekleri vererek kadın başbakanlar, bakanlar ve siyasetteki temsilin önemine vurgu yaptı.

Karaoğlu ayrıca, erkek egemen olarak bilinen şoförlük, kameramanlık gibi mesleklerde de kadın sayısının arttığını belirtti.

“Siyasi iradenin koruyuculuğu, kararlığı şart”

Koruyucu tedbirler almanın önemine vurgu yapan Nuray Karaoğlu, siyasi iradenin kararlığının şart olduğunu belirtti ve pozitif ayrımcılık ile kota uygulamalarının başarılı olduğu ülkelerden örnekler verdi.

“Karar alma mekanizmalarındaki kadın sayısı artmalı”

İlk etapta niceliği artırmanın önemli olduğunu söyleyen Karaoğlu, özellikle karar alma mekanizmalarında daha fazla kadının bulunması gerektiğini söyledi.

“Erkekler konfor alanından olmamak için…”

Çalışma hayatının kadını aile hayatından kopardığı ve aile yapısını bozduğu eleştirilerine ise karşı çıkan Karaoğlu, şu ifadeleri kullandı:

Evde yemeği hazırlanan, bulaşıkları yıkanan, giysileri ütülenen, her şeyi hazır hale getirilen erkekler, bu konfor alanından olmamak için bu tarz söylemlere başvuruyor. Elde edilmiş bir konfor alanı var, bundan olmak istemiyorlar, anlıyorum tabii ki ama hiç eşitlikçi bir bakış açısı değil.

Geleneksel toplumun getirdiği bir zorunluluk olarak kadınların işten eve geldiğinde de sorumlulukları ve zorunlulukları olduğunu söyleyen Nuray Karaoğlu, bu işlerin de paylaşılması görüşünde.

Karaoğlu, “Paylaşılan yalnızca para kazanma konusu olmamalı, evde yapılan işlere de erkeklerin ortak olması çok önemli” ifadelerini kullandı.

Araştırmalara göre bir kadının işten eve geldiğinde bir erkeğe oranla ortalama dört saat fazla çalışmak durumunda kaldığını belirten Karaloğlu, bunun eşitlikçi yaklaşıma karşı geldiğini söyledi.

 

KA.DER Genel Başkanı Nuray Karaoğlu.jpg
KA.DER Genel Başkanı Nuray Karaoğlu / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

“Kadınlar erkeklere oranla yüzde 58 düşük ücret alıyor”

“Eşit işe eşit ücret” konusunu sorduğumuz Nuray Karaloğlu, dünya genelinde kadınların erkeklere oranla yüzde 58 düşük ücret aldığını belirtti.

“Türkiye’deki ücret eşitsizliği yüzde 20’lerde, sömürü mekanizması”

Türkiye’deki ücret eşitsizliğinin ise yüzde 20’lerde olduğunu hatırlatan Nuray Karaoğlu, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

Aynı işi yapan bir kadının, bir erkeğe oranla daha düşük ücret alması, eşitsizliğin çok çarpıcı bir örneği. Bu durum bir sömürü mekanizmasının olduğunu ortaya koyan bir gösterge!

“Ücretler arasındaki uçurumun ortadan kalkması için 217 yıl geçmesi hesaplanmış”

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) verilerinden örnek veren Karaoğlu, cinsiyetler arasındaki ücret uçurumuna dikkat çekti:

Cinsiyete bakıldığında alınan ücretler arasında uçurum var. Bunu ortadan kalkması için 217 yıl geçmesi hesaplanmış. Ama buna biz kadınların, böyle bir sabrının olmadığını belirtmek istiyoruz. Bu çok büyük bir haksızlık. Bu çok büyük bir eşitsizlik. Liyakatın aynı olduğu, eğitimin aynı olduğu, işin aynı olduğu ortamda 217 yıllık eşitsizlik, biz kadınlar için büyük bir sömürü ve haksızlık.

“Haklarımızı erkekler belirlemeyecek”

Nuray Karaoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

Erkekler, kadınların yaşam hakkının kendi ellerinde olduğunu zannediyor. ‘Benim istediğim kadar varsın, izin verdiğim kadar varsın’ diyor. Biz erkeklerin istediği kadar yaşamayacağız, erkeklerin istediği kadar alanlarla olmayacağız, haklarımızı erkekler belirlemeyecek. Biz erkeklerle eşit olan başka bir cinsiz. Bunu erkeklerin duymasını istiyoruz.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU