Hizbullah'ı hükümetten çıkarmak

Hizbullah’ın çözüm için çok fazla seçeneği yok, göstericiler kararlı bir şekilde hükümetten çıkmasını istiyor

Fotoğraf: AA

Lübnan'daki halk ayaklanması, çoğu insanın beklediğinden daha uzun sürdü. Göstericilerin iki ayı aşkın eylemleri, siyasi seçkinlerin durumun kontrollerinden çıktığını itiraf etmelerini sağladı. Oyalama taktiğinin sorumlularının yargılanacağı bir çöküş anlamına geleceği artık herkesin malumu.

Göstericilerin talepleri iki başlıkta toplanıyor; tanınmış politikacıların yer almayacağı, sokağın isteklerini dikkate alan bir hükümetin oluşturulması ve Hizbullah’ın yeni hükümette yer almaması.  

Bu iki koşulun yerine getirilmemesi durumunda kriz artarak devam edecektir. Günlük gösterilerde tezahür eden ve ülkeye büyük maliyeti olan, sivil itaatsizliğin sürmesi ve uluslararası güçlerin finans desteğini askıya alması. Sonuç olarak Lübnan lirası çökecek, daha fazla öfkeli insan gösterilere katılacak ve kriz derinleşecektir.

Bölgede alışılagelmişin dışında bir siyasi hareketlilik olsa da sokak hareketlerini sakinleştirmesi beklenmiyor. İran-Rusya-İsrail arasında Lübnan ve Suriye’yi askeri çatışmadan uzak tutmak yönünde bir uzlaşı gerçekleştiği konuşuluyor.

Rusya ve İran’ın yaşadıkları zorlu ekonomik koşullarda bu ülkelerdeki savaşın maliyetlerinden mustarip oldukları söyleniyor. Bu minvalde İran yönetiminin Hizbullah’a, Güney Lübnan’da devriye gezecek İsrail uçaklarını hedef almaması yönünde bir talimat verdiği ifade ediliyor.

Eğer bu söylentiler doğruysa yeni anlaşma güneyde İsrail ile geçici bir barış anlamına gelir ancak ne bankaların durumunu düzeltir ne de liranın çöküşüne engel olur. Yollar yine kesilir gösteriler sürer ve politikacılar halk tarafından kuşatılmaya devam eder.

Her ne kadar Hizbullah ekonomik ve politik krizin baş sorumlusu olsa da hiçbir siyasi parti masum değildir.

Hizbullah’ın çözüm için çok fazla seçeneği yok, göstericiler kararlı bir şekilde hükümetten çıkmasını istiyor. ABD’nin ablukası her geçen gün artıyor, Hizbullah’ın işadamları, şirketleri, kaçakçıları Afrika’da ve Latin Amerika’da yakın markaja alınmış durumda.

Lübnan hükümet sisteminden elde ettiği gelirlerin de halkın siyasete müdahalesi dolayısıyla azaldığı kaydediliyor. İran’ın mali desteğinin ABD takibine takıldığı ve petrol ihracatı üzerindeki ambargo nedeniyle azaldığı, Yemen’deki Husileri desteklemesinin de örgütü mali olarak zor durumda bıraktığı, keza Irak’taki gelirlerinin de düşüşte olduğu ifade ediliyor.

Bilindiği üzere Tahran Hizbullah’ın kalbidir ve şimdi teklemeye başlamıştır, eskiden gücünün ve servetinin kaynağı olan Tahran bugün zaafın ve yoksulluğun kaynağı haline gelmiştir.

Güneyin hâkimi Hasan Nasrallah’ın temenni ettiği üzere durumların düzelmesi mümkün müdür? Muhtemelen daha da kötüleşecektir.

ABD Başkanı Donald Trump, siyasi olarak öncekinden daha güçlü bir konumda görünüyor. Demokratlar tarafından yürütülen izolasyon sürecinden kurtulup bir yıl sonraki seçimlerde yeniden başarılı olması öngörülüyor.

İranlılar ABD Başkanı Trump’ın seçim arifesinde yaptırımları azaltmasını bekliyordular ancak Trump baskısını daha da arttırdı. Körfez ülkelerindeki askeri güçlerini artırarak, bölgede daha fazla savaş gemisi bulundurdu.

İnterpol’deki listelerde kara para aklayan İranlı, Iraklı ve Lübnanlıların sayısı da artış gösterdi.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Mustafa Yıldız

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU